Davutoğlu: Kamu Düzeninin Olmadığı Yerde Çözüm Süreci De Olmaz

Başbakan Ahmet Davutoğlu, kamu düzeni dışına çıkan, hukuki olma niteliğini kaybeden ve milletin huzurunu bayramda dahil bozmuş olan yaklaşımlar karşısında tutumlarının açık ve net olacağını açıkladı. Çözüm sürecini yaşanan vandalizme...

Başbakan Ahmet Davutoğlu, kamu düzeni dışına çıkan, hukuki olma niteliğini kaybeden ve milletin huzurunu bayramda dahil bozmuş olan yaklaşımlar karşısında tutumlarının açık ve net olacağını açıkladı. Çözüm sürecini yaşanan vandalizme kurban vermeyeceklerini belirten Davutoğlu, "Bizim çözüm sürecinden anladığımız Türkiye’nin demokratikleşmesi yoluyla her bir vatandaşımızın aidiyet bilincinin güçlenmesi ve istismar edilen bazı konuların istismar alanından çıkarılmasıdır. Eğer çözüm sürecine sadakatten bahsediliyorsa herkes üzerine düşeni yapmalıdır. Kamu düzeninin olmadığı yerde çözüm süreci de olmaz hiçbir süreçte olmaz. Bunun her şeyden önce fark edilmesi lazım. Bu konudaki tutumumuzdaki kararlılığımızdan hiç kimsenin tereddüdü olmasın. Kamu düzeni bu ülkede tesis edilecektir." diye konuştu.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Adalet Bakanlığında bilgilendirme toplantısına katıldı. Adalet Bakanlığı binasında basına kapalı gerçekleyen bilgilendirme toplantısında Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ve bakanlık bürokratlarının Başbakan Davutoğlu'na çalışmalar hakkında bilgi verdi. Yaklaşık 3 saat süren toplantının ardındın Davutoğlu basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Bir gazetecinin, "Selahattin Demirtaş Diyarbakır’da yaptığı açıklamada bölgede sivil silahlı kişilerin olduğunu ve şiddeti bunların arttırdığını söyledi. Ayrıca hükümetten yapılan açıklamalarında şiddeti arttırdığın dile getirdi. Dün Abdullah Öcalan’la mesajlaştığını da anlattı. Çözüm süreciyle ilgili gerekli adımların atılması gerektiğini söyledi. Bu konularla ilgili ne değerlendirmeniz olur?” şeklindeki sorusuna Davutoğlu, "Dün bu konudaki kanaatlerimi açıklamıştım. Her hangi bir şekilde pazarlığa müzakereye açık kanaatler değildir. Kamu düzenini temin etmek bir görevdir ve kamu düzeni herhangi bir müzakere konusu, şöyle olursa şu şekilde tavrı alırız gibi tartışılacak bir konu değildir. Her ne suretle olursa olsun kamu düzeni tesis edilecektir ve herkes bu kamu düzeni ve milletin huzuruna saygı gösterecektir. Bugün açıklamalar ne olursa olsun bizim için bundan sonra hiç taviz vermeden ele alacağımız iki husus vardır. Kamu düzeni ve hukuki sorumluluk. Olayların nasıl çıktığını herkes biliyor. Onun için ek bir izahata ben gerek duymuyorum. HDP’den yapılan açıklamayla nasıl o silahlı denilen şahısların sokağa çıktığını herkes gördü. En çok huzur bozulan, evleri yağmalanan araçları yakılan Kürt vatandaşlarımız gördü. Türkiye herhangi bir etnik ya da mezhep ayrımına dayanmadan bütün vatandaşlarının hukukunu koruma esasıyla kurulmuş bir devlettir. Demokratik hukuk devleti anlayışıyla da bütün vatandaşlarının hukukunu koruma konusunda kararlılığı kesindir." diye cevap verdi.

"ÇÖZÜM SÜRECİNE SADAKATTEN BAHSEDİLİYORSA HERKES ÜSTÜNE DÜŞENİ YAPMALI"

Bundan sonra da kamu düzeni dışına çıkan, hukuki olma niteliğini kaybeden ve milletin huzurunu bayramda dahil bozmuş olan bu yaklaşımlar karşısında tutumlarının açık ve net olacağını dile getiren Davutoğlu, "Çözüm sürecini bu vandalizme kurban vermeyiz. Bizim çözüm sürecinden anladığımız Türkiye’nin demokratikleşmesi yoluyla her bir vatandaşımızın aidiyet bilincinin güçlenmesi ve istismar edilen bazı konuların istismar alanından çıkarılmasıdır. Eğer çözüm sürecine sadakatten bahsediliyorsa herkes üzerine düşeni yapmalıdır. Kamu düzeninin olmadığı yerde çözüm süreci de olmaz hiçbir süreçte olmaz. Bunun her şeyden önce fark edilmesi lazım. Bu konudaki tutumumuzdaki kararlılığımızdan hiç kimsenin tereddüdü olmasın. Kamu düzeni bu ülkede tesis edilecektir. Herkes eğer gösteri yapacaksa gösteri yapma hakkı var. onun usulü ve hukuki çerçevesi belli. Eğer yurt dışındaki olaylarla ilgili kanaat beyan edilecekse bununda yolları var. Türkiye dışında olan ve Türkiye’nin herhangi bir şekilde sorumlu tutulamayacağı bir konuda içeride bir karışıklık sebebi olarak kullanılmak istenmesi mümkün değil. Suriye’deki bütün kesimlere de aynı kardeşlik duygusu ile yaklaşıyoruz. Suriye, Irak bütün komşu ülkelerdeki akrabalık bağlarımız olan her kesime merhametimiz ve şefkatimi z ve elimizden geldiği kadar kudretimizle yardım etmeye hazırız. Bunu da yaptık yapmaya devam ediyoruz. Kobani’den 200 bin kardeşimizi almamız dahi bunun bir yansımasıdır. Bütün bunların görülmeyip istismar konusu edilmesine herkesten önce oradaki Kobani’den gelen Kürt kardeşlerimiz tepki gösterir ve alanda bunu gören vatandaşlarımız gösterir. Ümit ederiz kimse bir daha kamu düzeni bozacak şekilde eylemlere girmez. Çözüm süreci de hepimizin sahiplenmesi ile iç barışı kardeşliği ve huzuru tahkim edecek halde güçlenerek devam eder." şeklinde konuştu.

CİHAN

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Politika Haberleri