Rangelov ve Bajic gibi, kaleye yüzü dönük iki santraforla oyuna başlayan Aykut Kocaman, belli ki, Adanaspor galibiyetinin daha kıymetli hale gelmesi için Başakşehir maçını kazanmlak istiyordu...
Ancak, oyuna Meha ile başlaması, bu kazanma düşüncesini çürütmüş oldu...
Tabi ki, Mehmet Uslu'yla da...
Abdullah Hoca'nın takımı lig standartlarının üstünde olmasa da, en azından altında değil...
Potansiyel bir hedef takım...
Volkan, Yalçın, Emre, Visca, Mossoro, Cengiz, Adeboyar ve diğerleri...
Böyle tehditkar bir rakibe karşı, doğru bir kadro, son derece yüksek bir motivasyon, oynama iştahı ve doğru bir saha içi parselasyonu ile başlamazsanız, kötü sonuç kaçınılmaz olur...
Nitekim de öyle oldu...
Aylardır hem futbola, hem takım arkadaşlarına Fransız kalmış Meha ve özgüvenini kaybetmiş Mehmet Uslu ile bildik problemlerle karşı karşıya kaldı Atiker Konyaspor...
Ne Meha doğru dürüst bir servis yapabildi, ne de Mehmet Uslu, bölgesini istediği gibi savunabildi...
Bu iki oyuncu ile Atiker Konyaspor'un eksikliğini herkes gördü, ama esas görmesi gereken Aykut Kocaman, maalesef göremedi!
Ya da gözlerine perde indi, görmek istemedi!
Kimbilir...
Abdullah Avcı, böyle bir ruh hali ile maça başlayan Atiker Konyaspor'u çok çabuk çözdü ve oyunu tutmayı bildikten sonra 15. dakikada tabelayı değiştirdi...
Sonrasında mı?
Çözüldük...
Böyle olunca da, İstanbul Büyükşehir'in kaliteli ayakları devreye girdi ve sonuç 3-0'a geldi...
Sadece kalite farkı değil, oyunu daha çok oynama, maçı daha çok kazanma isteği baskın çıkınca, İstanbul takımı Konya'da maden buldu...
Bana 3 golün anlattığı buydu...
Anlayacağınız bu maçı Abdullah Avcı'sıyla, Emre Belözoğlu'suyla, kaleci Volkan'ıyla, Adeboyar'ı ile kalite kazandı...
Maçla ilgili daha ne yazılabilir ki?
Dediğim gibi, bu maçı kalite kazandı.
xxx
Atiker Konyaspor-Başakşehir maçının önüne geçen bir konu vardı ki, ister istemez oyuncuların performansına da yansımış belli ki...
Aykut Kocaman açıkladı maçtan sonra...
Fenerbahçe ile anlaşma haberlerinin takımı olumsuz etkileyip etkilemediğinin sorulması üzerine, Kocaman, “Etmez demek çok iddialı bir düşünce olur, mutlaka ediyordur. Bunun olumlu tarafı da olabilir, olumsuz tarafı da olabilir” diyerek, oyuncuların ruh hallerini de gözler önüne sermiş oldu...
Aykut Kocaman'ın Fenerbahçe'yle anlaştığı, yeni sezonda Fenerbahçe'nin başında olacağı, özellikle de Kocaman'ın kendisi ya da birileri tarafından Rıdvan Dilmen'in kulağına fısıldandığı, Dilmen'in de bunu bilinçli bir şekilde kamuoyu ile paylaştığı gibi, “şüyu-u, vuku-undan beter” bir olayla, yani duyulmasının istenmediği bu konuyu, Rıdvan Dilmen'le veya basın yoluyla duyurması ya da duyulması, oyuncuların performansını etkilemiş ise bu 3-0'ın direk sorumlusu Aykut Kocman'ın bizzat kendisidir...
Çünkü...
Oyuncular bundan etkileniyorsa, ki etkilenmişler, Aykut Kocaman, Başakşehir maçı öncesinde çıkıp bunu açıklamalıydı ve bu 3-0'ın önüne geçmeliydi...
Sadece oyuncularına değil, kamuoyuna da açıklamalıydı...
Maçtan sonra yaptığı açıklamanın hiçbir değeri de yok, alıcısı da...
Aykut Kocaman'ın, “kongre sürecini bir görelim ondan sonra oturup konuşacağız” açıklamasını da anlamak mümkün değil...
İnsanlar yanlış anlayabilir...
Neden kongre sonrası?
Neden?
xxx
Şu bir gerçek ki, kurt aylardır elmanın içinde...
Yönetimin ve Aykut Kocaman'ın açıklamaları, köprülerin atıldığını, safların netleştiğini gösterir...
İnşallah Atiker Konyaspor bundan zarar görmez...
Şunun da altını çizmekte yarar var; Konyaspor'da hiç kimse vazgeçilmez değildir...
Ne Aykut Kocaman, ne şu ne bu...
Tek vazgeçilmez Konyaspor'dur...
Bu kadar basit.