1937 Mayıs’ın ilk haftası önce belirttiğim gibi hayvan ve taka otobüsle Konya’ya geliş.
Konya’da çocuklarla oyun ve çocuk mecmuaları okuma aynen devam
Bir ayrıcalık ise Cumhurbaşkanını (Atatürk) görmek
T.C. Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Paşa Konya’daki bir ihtiyarı baba olarak tanımlamış her geldiğinde sadırlardaki evini ziyaret ederdi.
O günlerde yine gelmiş çocuklar olarak görelim diye sadırlara koşuşmuştuk.
İhtiyarın evinden çıkmış yaya olarak yanında sivil ve subay elbiseli ekranla yürürken karşıladık.
Mavi gözleri sert bakış tabiri caizse çakmak çakmaktı.
Biz çocukları görünce çağırmış hepimizin başını okşayarak…
“Bunlar geleceğin istikbali” demişti.
***
Babam Elif, Ba ve Ta’yı öğrenmem için öğretenlere göndermek istemişti.
O zamanlar kanunen bunları ve Kur’an öğretmek öğrenmek yasaktı.
Yasaktı ama bazı evlerin bahçelerinde gizli olarak öğretiyorlardı.
Annem bunlardan birisine götürdü. Öğretme usulleri biraz bilenler bilmeyenlerin önüne düşüp öğretiyor yani ezberletiyordu.
Babama ben ezber istemiyorum. Gitmem buraya deyince Köprübaşı Karakolu karşısındaki bir evde olan özel hocaya gönderdi.
***
Rahmetli Hasan Hoca evvela anlatır benden okumamı isterdi ama ben okuyamaz biraz düşünmek isterken hoca önüme düşüp söyleyivermeye başladı.
Ben yine babama bu hocaya da gitmem benim önüme düşüyor böyle öğrenilmez ezberleme olur demiştim.
Babam hocaya söylemiş ve hocada “tamam ben öne geçmeyecem” sözü verince devam ettim Allah onlardan razı olsun nur içinde yatsınlar.
***
Kur’an-ı Elif, Ba alfabesinden öğrendikten sonra kendim Kur’an-ı okuyabilmeye çalıştım. Arada bir babam yol gösteriyordu.
O yıl tamamen öğrenmiştim.
***
Babam ve diğer bazı çocukların babaları bizleri mağaza veya dükkânlarda çalışmaya başlattılar
İçeriyi ve kaldırımı sulayıp temizleme işini yapıyorduk.
***
Yine Eylül 15’de Gazilere aynı şekilde yolculuk.
Ben artık sekiz yaşıma gelince ikinci sınıflara ait dersleri yapmaya başladım yani hesap ve hayat bilgisi vb.
Tatil günlerinde kendi başıma köyün yukarı ve yanları olarak uzak da olan yerlere gidiyor su kaynakları başına oturup akan ince ırmaklara bent yapıp ortasını deler bu delikten papatyanın dönüşünü seyrederdim.
Keza çiçekleri toplar anneme getirirdim.
***
Ertesi yıl yeni öğretimde üçüncü sınıfta idim ve okulun son sınıfı idi.
Çünkü köy okulları o zaman üç yıl okutur ve diploma verirdi.
Dört ve beşinci sınıfları okumak isteyenler ilçelerdeki okullarda birer ev tutarak öğrenip mezun olurlardı.
Keza ortaokul ve lise şehirlerde idi oralara gidip ev tutarak okurlar idi.
***
Devamını gelecek hafta Allah izin verirse izleriz inşallah.
***
Sağlık ve esenlik içinde sevdiklerinizle yaşam dileğimle.