Corona virüsünün ortaya çıktığı ilk günden beri yaptığı açıklamalarla hem devletlerin hem de insanların fikirlerinde siyonist emperyalist ülkelerin güdümüne girdiği konusunda şaibeler oluşmasına sebep olan WHO Yani Dünya sağlık Örgütü denen hain örgüt kendi eliyle uygulamaya koyduğu Corona Tiyatrosu'nun bu defa devletler ve insanlar üzerindeki etkisini arttırmak için Hill&Knowlton adlı PR firmasıyla sözleşme imzaladığı ortaya çıkmıştır.
Pek çok kişi için Hill&Knowlton adlı firma bir şey ifade etmeyebilir.
Ama 1991 yılında ABD'nin Irak’ın Kuveyt'e girmesi için Saddam Hüseyin denilen ahmak kişinin başrolünü oynattıkları Körfez Savaşında tiyatroyu planlayan ve Saddam’ın çevresiyle birlikte dâhil olduğu ve Amerika’nın Irak’ın hem de Kuveyt’in petrolünü gasp etmesi ile sonuçlanan işgalin tiyatrosunu kuran ve Nayirah denen müfteri ajanın da dâhil olduğu ve parasını Citizens for a Free Kuwait isimli organizasyonun ödediği firmadır Hill&Knowlton denen firma.
Bu kısa bilginin bazı gönüllü ahmak yapılılar için yeterli gelmeyeceği düşüncesiyle Nayirah Tanıklığı denen düzmece PR olayını da bu vesile ile tekrar hatırlatmış olalım.
Olur ki dünya siyasetinde düzmece PR olaylarının nasıl tezgâhlandığı ve nelere mal olduğu daha iyi anlaşılmış olur.
Saddam Hüseyin denilen eli kanlı katilin “Kuveyt Irak’ın 28'inci eyaletidir” gerekçesiyle işgal etmesinden sonra ABD nin haftalarca bu işgale zemin hazırlamak için türettiği ve10 Ekim’de kongre insan hakları Komitesi’nde Nayirah adlı 15 yaşında Kuveytli bir kızın “silahlı ırak askerleri hastaneye geldiler ve yeni doğmuş bebekleri kuvözlerden çıkarıp soğuk betona atarak ölüme terk ettiler” diye ağlamaklı ifade verdiği herkes tarafından unutulmuş olabilir.
Nayirah’ın iftiralarla dolu ölüme terk edilen bebeklerin hikâyesini aynı gece sadece Nbc TV haber programında 35 milyon kişinin izlediği yetmemiş olacak ki videolarla olay 700 ü aşkın TV istasyonuna taşınarak günlerce yayına alındı ve işgale izin verilmesi için ABD kongre müzakerelerinde sürekli olarak tekrarlanması sağlanarak dünya çapında tepkilerin ortaya çıkması elde edildi.
Hill&Knowlton adlı halkla ilişkiler şirketinin on milyon dolar karşılığı, bu kız çocuğunun uydurma hikâyesini yaygınlaştırmak için görevlendirildiği daha sonraları olayın geçtiği söylenen hastanenin doğum bölümünde çalışan iki hemşirenin, bu kız çocuğunun orada hiç çalışmadığını ve onun anlattığı olayların kesinlikle olmadığını anlatmış olmaları bile tepkilerin önünü alamadı.
Yani demek istediğimiz şu dur:
Dünya çapında olduğu iddia edilen bir olayın vuku bulduğu söylenildiğinde özellikle de bu olay nedeniyle işgalci haydut siyonist devletlerden herhangi birisi tarafından kendilerinden olmayan bir başka ülke suçlanıyor ise bu durumda söylenenlere hemen kapılmamak gerekir.
Corona nedeniyle en başından beridir DSÖ tarafından insan sağlığını korumak amacıyla yapıldığı söylenen çalışmalar ile ABD ile yandaşı ülkeler tarafından başta Çin olmak üzere diğer bazı ülkeler hakkındaki yaptıkları suçlamaların yeni bir PR çalışması olup olmadığı açısından dikkatle incelenmesi gerekir.
Ya bu aralar sözde Corona’ ya yakalandığı tedavi olduğu veya kurtulamayarak öldüğü söylenen meşhur bazı kişilerin adlarını duyarsanız bilin ki bu corona tiyatrosunun organizatörü yine bu firmadır.
Corona virüsü musibetinin ilan edildiği ölçüde bir pandemiye neden olmadığı arkasında bir takım Saklı Gerçekler bulunduğu Ve Yeni Dünya Düzeni için ülkeler ve insanlar üzerinde bir korku tüneli oluşturmaya yönelik bir olay olduğu hem yerli hem de yabancı pek çok bilim adamı ve üniversite mensubu akademisyen tarafından söylenildiğini biliyoruz.
Bunun böyle olduğu Dünya Bankası tarafından 2 NİSAN 2020 tarihinde 6 milyar dolar bütçe teklifi ile hazırlanan COVID-19 STRATEJİK HAZIRLIK VE MÜDAHALE PROGRAMI (SPRP) (P173789) ile ispatlanmış durumdadır.
Beklenen kapanış tarihi 31 Mart 2025 olan ve finansmanı da zaten 2023 ortasına kadar onaylanmış olan covid 19 pandemisi ile ilgili olarak bu belgeyi okuyanların aklına gelecek ilk husus dünya çapında ülkelerin ve insanların çok büyük bir seviyede aldatılmış olabilecekleridir.
Türkiye dâhil pek çok ülkenin bilim insanlarının ülkelerin Covid-19 test kit ithalatına 2018 yılında başlamış olmalarını fark etmeleri sadece bu bilim insanlarının çok zeki oldukları anlamına gelmiyor, aslında içine düşürüldüğümüz ve ir tülü çıkış tolunu bulamadığımız korku tünelinin insanların yüz kişiden belki de sadece 1'inin pandeminin sonuç olarak nereye varılacağını araştırmalarıyla anlamalarından kaynaklanıyor.
Bir kez daha hatırlatmak gerekir ki perde önünde figüran olarak kullanılan DSÖ nün arkasında şeytani emellerini gerçekleştirmek isteyen üst akıl 300 ler meclisi başkanı kraliçe, işgalci haydut siyonist Yahudi kontrolündeki ülkeler ile ta 2018 yılında dünya bankası resmi sitesinde ilan edilen COVİD19 test satış kitlerini görmeyerek maske yalanına hala iman etmiş görünen ülke yöneticileri vardır.
BU yalan üzerine kurulu pandemide dünya nüfusunu azaltmayı insanlara ortaya koydukları korku ile dayatanlara karşı devletler ve insanlar bir tavır geliştiremezlerse oyunun son perdesi olarak 2021 - 2025 yılları arasında istisnasız herkese uygulamayı planladıkları aşı ve chip projesi ile karşı karşıya kalmak kaçınılmaz olacaktır.