Güvensiz ve Bağımlı Çocuklar Daha mı Bağımlı Oluyor
Eskiden kendilerine güvensiz çocuklar arkadaş grubun katılmak yerine evde oturup televizyon seyrederlerken günümüzde ise ya telefonda ya da sanal âlemde tanımadığı insanlarla oyun oynamaktadır.
Eskiden bağımlı çocuklar kendilerini güvende hissedebilmeleri için anne babalarının yanlarından ayrılmazlarken günümüzün bağımlı çocukları ise bağımlılıklarını telefonla devam ettirmektedirler. İşte anne ve telefonuna bağımlı bir çocuğun SMS’i:
Çocuk: “Okuldan çıktım, durağa gidiyorum, servis bekliyorum, servisteyim, servisten indim, apartmana geldim, kapının önündeyim, kapıyı açın!”
Çocuk: Anne ya kapıyı niye açmıyorsunuz?
Anne: Senin anahtarın yok mu? Hem sen niye sürekli mesaj atıyorsun ki?
Çocuk: Ama anne, sen haber et demiyor musun?
Telefon Bağımlısı Okul Çocukları
Hatırlanacağı üzere yeni neslin bebeklikleri oyuncak telefonlarla geçtiği gibi çocuklukları da anne babalarının cep telefonlarında oyun oynayarak geçti. Bebeklik ve çocukluğunu cep telefonlarıyla geçiren bir çocuk, gençlik çağında da cep telefonu bağımlısı olacaktır. Düne kadar lise çocuklarının okula telefon getirmesi yasakken bugün ilkokul çocuklarının dahi cep telefonlarıyla okula gelebilmektedirler.
İlkokul 1.sınıfa giden öğrencinin elindeki telefonu görüp nerden bulduğunu soran öğretmene: “Annemin beni aradığı zaman ulaşabilmesi için babam aldı.” cevabı aslında her şeyi anlatmaktadır.
Çocuklara telefon verirsin vermezsin; o ayrı bir meseledir. Özellikle bu yaşlardaki çocukların zihinsel, fiziksel gelişimlerinin yanında sorumluk bilincinin tam gelişmediği için bu durumun çocukları olumsuz etkileyeceği bir gerçektir.
Bu yaşlardaki çocukların telefonunu muhafaza etmesi bir dert iken arkadaşlarına hava olsun diye çıkarması, arkadaşlar arasında konuşmaların telefon üzerine olması, çocuğun derste zihin ve gözünün telefonda olması, sosyoekonomik seviyeleri faklı olan çocukların içinde kullanması yine ayrı bir sıkıntıdır.
Toplu ulaşım araçlarına ve servislere bakıyorsunuz çocukların ellerinde birer telefon. Telefonla kimisi oyun oynamakta, kimisi kulaklığı takmış müzik dinlemekte, kimi SMS atmakta, kimisi sosyal medyada mesajlaşmakta, kimisi internette, kimisi bilmem neyle uğraşmaktadır.
Öğrencilerin sınıflardaki durumları da bunlardan farklı değildir. Çoğu öğrenci teneffüste dışarı çıkıp temiz hava almak ve arkadaşlarıyla oyun oynamak yerine sınıfta kalıp telefonla oynamayı tercih etmektedir.
Bu çocuklar iletişimi ve oyunu sosyal ortamlarda arkadaşlarıyla yapma yerine telefonla yapmaktadır. Bunun sonucunda da yalnızlaşan çocuklar, mutluluğu telefonlarda aramaktadırlar. Dahası bu çocuklar telefon bağımlısı olmaktadır ve telefonsuzluk bunlar için “Nomofobi” haline gelmektedir,
Yemek yerken ve ders çalışırken bir gözü telefonda olan çocuklar, yatarken de telefonlarını yastıklarının altına koyacaklar ve sabah kalktıkları zaman da ilk bakacakları şey, cep telefonları olacaktır. Cep telefonuna bu kadar bağımlı olan çocuklar, zamanla okulların Rehberlik Servislerinin kapısını aşındırmaktadırlar. (Devam Edecek)