Türk mutfağının geleneksel tatlısı olan aşurenin en az 15 farklı besinin karışımı ile hazırlandığını, kuru baklagil ve tahıl grubuna yer verildiği için bitkisel protein içeriğinin oldukça yüksek ve kolesterol içermediğini hatırlatan Mevra Çimili, şöyle devam etti: “İçinde yer alan bir kısım kuru ve yaş meyveler posa içeriğini artırmıştır. Yine servis öncesi eklenen ceviz, fındık gibi kuru yemişler omega 3 yağ asitleri açısından aşure tatlısını zenginleştirmiştir. Aşure aynı zamanda bir miktar da çinko, fosfor, kalsiyum, magnezyum, B grubu vitaminleri içerir.”
Bu özelliklere sahip olduğu için aşurenin özellikle çocuklar, yaşlılar, gebe ve emzikliler ile işçiler için önemli bir besin çeşidi olacağına dikkat çeken Mevra Çimili, yüksek enerji kaynağı olan aşurenin, çocukların direncini artırarak hastalıklara karşı daha dayanıklı olmalarını sağladığını söyledi. Ayrıca gebe, emzikli, yaşlı ve çocukların yetersiz kalan enerji gereksinimini karşıladığını da aktaran Çimili, “Bitkisel protein içeriği yüksek olduğu için günlük protein ihtiyacının karşılanmasında destek olur. İçerdiği posa hazmı kolaylaştırır. Mineral ve vitamin içeriği vücut sıvılarının dengesini sağlar ayrıca vücudu destekler. İçinde hayvansal yağ olmayan aşurenin, sağlıksız olan tek yönü şeker içermesidir, şeker yerine pekmez kullanılırsa besleyici değeri daha da artacaktır. Şeker yerine tatlandırıcı kullanarak enerji değeri düşürülebilir böylelikle çok az miktarlarda şeker hastalarının da tatması sağlanabilir. Ceviz, badem ve fıstık gibi ürünler sayesinde kalp ve damar sağlığını korumaktadır” dedi.