Ciğerimiz sökülüyor!

Kerem İşkan

İlk teravih namazını kıldık

***

Sıcaklıklar ve ortamın ruhani havası dikkate alındığında Konya'da NAMAZGAH bu yılın en iyi teravih alanı olarak dikkat çekiyor...

***

Ölüyle dirinin aynı safta buluştuğu ortak namaz gibi...

***

Yine bu yılda vatandaş, en hızlı imamını bulmaya çalışacak…

***

Hızlı imam bulununca o camide artık yer bulmak imkânsız hale gelecek…

***

Teravih Namazı’nın hızlı kılınışı ile ilgili bir fıkrayı paylaşalım sizlerle…

***

Çok hızlı teravih kıldırmayı bir marifet sayan Hoca Efendi arkadaki cemaat kan ter içinde bırakıp namaza devam ederken, camiden içeri geç kalmış biri girer…

***

O sırada yanında bulunan kan ter içindeki adama namazın rekâtı bitince, "Çok kıldınız mı? Yetişebilir miyim?" diye sorar…

***
Kan ter içindeki adam yeni geleni şöyle bir süzer…

***
"Biz içindeyken yetişemiyoruz amcam, sen dışarıdan nasıl yetişeceksin?"

***

Ramazan bereket ve fazilet ayı…

***

Müftülüğümüz bu ay içerisinde birbirinden etkili vaizleri ile halkımızı aydınlatmaya, Müslümanca yaşamanın sanatını anlatmaya gayret edecekler…

***

Biz de geçmişte yaşanmış komik bir Ramazan Vaazı ile yazımızı noktalayalım

***

İki şair ve edip ahbap Mehmet Celâl ile Faik Esad, Beylerbeyi’nde bir dostun iftar davetine icabet için yola koyulup karşıya geçiyorlar

***

Fakat vakti iyi hesap edememişler ve iftara daha saatler var…

***

Bunun üzerine iki ahbap; ‘- Camiye gidelim, vaaz dinleriz, vakit geçer’ fikriyle Beylerbeyi Camii’ne girip bir tarafa ilişiyorlar

***

Vaiz, kürsüye çıkmış cehennemden bahsetmekte, diliyle etrafa yıldırımlar savurup şimşekler çaktırmakta, “zebanîler, alevler, katran kuyuları” dedikçe cemaat dehşetle tir tir titremektedir…

***

Bizimkiler vaizin tehditlerine pek kulak asmamaktadır... Ama ahalinin çoğu kapıldığı haşyetle hüngür hüngür ağlıyor…

***
Ağlayanlardan biri, gözyaşlarını silerek Faik Esad’ın sırtına dokunur, kısık sesle;

‘- Siz vaizi dinlemiyor musunuz? diye sorar...

***

“Dinlenmez olur muyuz, dinliyoruz elbet” diye cevap verir bizimkiler

***

“Peki, ne dediğini anlıyor musunuz?”

***

Anlıyoruz elbette, niçin soruyorsun?”
***
Adam hayretle devam eder; ‘- Yahu bizim ağlamaktan ciğerimiz sökülüyor, gözümüz dışarıya uğruyor sizde ise hiçbir elem işareti yoktur, nasıl oluyor bu?’
***
Şair cevap verir:

***
“Efendim biz bu mahalleden değiliz, yabancıyız, misafirliğe geldik de!”

***
Allah cümlemizi bu dünya misafirhanesinde; Ramazan’ı Şerif-i hayırla, dua ve ibadetle ihya etmemizi nasip etsin…

***

Âmin diyin Müslümanlar!