Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) milletvekillerinin, geçtiğimiz Ağustos ayında Hakkari 'nin Şemdinli ilçesinde PKK 'lı teröristlerle sarmaş dolaş görüntüleri tartışılmaya devam ediyor.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Parti Meclisi (PM) Üyesi ve Bursa Milletvekili Sena Kaleli, görüntülerle ilgili ilginç açıklamalarda bulundu. Katıldığı televizyon programında sunucunun 'Siz olsaydınız ne yapardınız?' sorusuna, “Ne yapayım, o bana sarıldığı zaman iteyim mi, yoksa elini...” karşılığını verdi. Seçim bölgesi Bursa 'da Bursa TV 'de yayımlanan '10'un Getirdikleri' programına katılan Kaleli, Türk ve Kürt halkının birlikte yaşama iradesine sahip olduğunu söyledi.
'Ne Türk halkı ne de Kürt halkı bölünmek istiyor'
Kürtlerin 'Bize Türk demeyin, Kürt olma hakkı tanıyın ' talebinin Atatürk döneminde kabul gördüğüne işaret eden Kaleli, 'Atatürk taleplerini kabul etmiş, ancak devam eden yıllarda bu insanlar (Biz Kürdüz) demişler, devlet kurmamışlar. 'Kürtçe, birkaç kelimeden oluşur, dilleri yok' demişiz. Ama bu gerçek değil. Sorunun çözümü ertelendikçe talepler artmış. Talepler, demokratik özerkliğe dönmüş. Şu bir gerçektir ki ne Türk halkı ne de Kürt halkı bölünmek istiyor. Biz bir arada yaşama iradesine sahibiz. Herkes birbirlerine özgürlüğünü, haklarını verdiği zaman bu sorun kalkar mı kalkmaz mı Allah 'ınızın aşkına. Hükümet halen görüşmelerin sürdüğünü açıkladı, ama şehit haberleri geldikçe daha da ajite oluyor. ' dedi.
'O bana sarıldığı zaman iteyim mi?'
Program sunucusunun 'BDP'li milletvekilleri PKK'lı militanlara sarıldı. Siz oraya gitseydiniz sarılır mıydınız?' sorusunu cevaplandıran Kaleli, şunları kaydetti: 'O bana sarıldığı zaman iteyim mi mesela? Diyelim ki 'Ne yaparsınız?', 'Git lan Allah kahretsin, sen benim arkadaşlarımı, kardeşlerimi öldürdün mü?' diyeceğiz, yoksa o elini uzattıysa... Çukurca'da, Şemdinli'de PKK yol kesiyor. 6 -8 saat yol kesiliyor. İki kilometre ötede Karakol var. Hiç kimse hiçbir şey demiyor. Bursa 'nın dağ köyüne gidin, görün. Köylü kadın atına binmiş, köyünden tarlasına gidiyor. Tarlasından akşam köyüne dönüyor. Şimdi orada sıkar mı? 'Mayın var' diye çocuklar oynayamıyor. Bir taraftan yıllardır çok masum insanlar olağanüstü hal ve sıkıyönetim sebebiyle perişan edildi. '