Chp Genel Başkan Yardımcısı Matkap Uşak’ta

Uşak'a gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap, partisinin il başkanlığında basın toplantısı düzenledi.

Uşak'a gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap, partisinin il başkanlığında basın toplantısı düzenledi. Uşak’ta CHP’nin yıldızının giderek parladığını söyleyen Matkap, “Ciddi güç topladık ve toplamaya da devam ediyoruz. Önümüzdeki yerel seçimlerde bütün ilçelerdeki belediye başkanlıklarını kazanma azmi var, heyecanı var, şevki var. 2009 seçimlerinde altı ilçenin dördünde belediye başkanlıklarını kazanmıştık. Şimdi hedefimiz altıda altı yapmak. Uşak'ta daha önce hatırlayın, 1991’de üçte üç yapmıştık milletvekilliğini, şimdi de altıda altı yapmak uzak bir hedef iddia değil Uşak için. Ben inanıyorum ki önümüzdeki genel seçimlerde de milletvekili sayısını çoğaltmak için bir zemin hazırlayacaktır.” dedi.

Dünyada aralarında en büyük husumetlerin bulunduğu ülkeler arasında dahi barış rüzgarları eserken Türkiye'nin giderek yalnızlaştığını iddia eden Genel Başkan Yardımcısı Matkap, şunları söyledi: “Daha önce Türkiye, Ortadoğu ile Avrupa arasında bir köprüydü ama şimdi yalnızlaşan bir ada haline dönüştü. Bütün komşularımız ile kavgalı hale geldik. Irak ile kavgalıyız, Suriye ile kavgalıyız, Rusya ile problemler yaşıyoruz, İsrail ile problemler yaşıyoruz, Lübnan ile problemler yaşıyoruz, Amerika ile problemler yaşıyoruz. Neredeyse kavgalı, sorunlu olmadığımız ülke kalmadı. ABD'nin yıllardır husumet içerisinde olduğu İran ile ilişkilerinin düzeldiği bir dönemde ne yazık ki Türkiye yalnızlığa itildi. Bir Ortadoğu ülkesi olan Mısır, bizden 50 yıl geride olan Mısır dahi bizim büyükelçimizi geri gönderdi. Türkiye’yi istenmeyen ülke ilan etti. AKP hükümeti, çağdışı kalmış ideolojik hırslarına teslim oldu. Ne yazık ki bütün dünyanın terör örgütü ilan ettiği El-Kaide ile ittifak halinde, o nedenle bütün dünyada dışlanır bir pozisyonda. Konya'da bir tornacıda havan mermileri imal ediliyor ve Türkiye’nin yol göstericiliği ile Suriye’ye geçiriliyor, yani Türkiye El Kaide’ye yataklık eden bir ülke haline dönüştürüldü. AKP hükümeti, Türkiye’nin geleceğine dinamit koyuyor. Türkiye’nin prestijini, itibarını bütün dünyada düşürüyor.“

Ekonominin parlak gösterildiğini fakat aslında iyi olmadığını öne süren Nihat Matkap, “Değerli arkadaşlarım, bundan üç yıl önce, 31 Aralık 2010 tarihinde kredi kartlarıyla yapılan borçlanmaların taksitli miktarı 19 milyar lira düzeyindeydi. Bugün bu rakam 48 milyar lira düzeyine geldi. Ekonomide bahar sadece borsada esiyor ama halkın düzeyine indiğiniz zaman giderek yoksullaşan bir Türkiye ile karşı karşıyayız. Gerçek bu ama nedense farklı bir biçimde Türkiye’nin ekonomisinin güçlendiği söyleniyor.” şeklinde konuştu.

Dershanelerin kapatılması konusuna da değinen Matkap, fırsat eşitliğinin olmadığını savunarak, “Türkiye’nin 81 ilini düşünürseniz, bir fırsat eşitsizliği söz konusu. Hakkari’deki öğrenci ile Ankara’daki öğrenci arasında çok büyük bir fark var. Geçenlerde bana bir ziyarette bulundular. Cizre’de dershane açıldıktan sonra üniversite sınavını kazananlar olmuş, daha önce hiçbir öğrenci kazanamıyormuş. Bu eğitimdeki çarpıklık bitirilmeden, fırsat eşitsizliği devam ettiği sürece dershaneleri kaldırıyorum demek, çok doğru bir yaklaşım değil. Kabul görmedi zaten. Eğer bu, basına yansıdığı gibi koalisyonun gizli ortakları arasındaki bir çatışma ise öğrencilerimizi buna feda etme hakkı yok kimsenin.” dedi.

CHP Milletvekili Kamer Genç’in, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan ile ilgili yanlış anlaşıldığını da savunan Genel Başkan Yardımcısı Matkap, şunları kaydetti: “Genel başkanımız Balıkesir’de işadamları ile yaptığı toplantıda düşüncelerini söyledi. Konu abartıldı. Genel başkanımızın bu değerlendirmesine ilave edilecek bir şey yok. Yargı kararını verir, bu doğal bir şey. Kamer Bey'in dün basın toplantısı vardı. O da kendi penceresinden bakıyor olaya. Kadın boyutu açısından baktığımızda CHP olarak kadınlara zarif davranmaktan yanayız, yani bu böyle anlaşılmış ise zaten hoş olmamıştır ama Kamer Bey, bu boyutu ile incelemedi konuyu dikkat ederseniz. Yerleşmiş gelenekler üzerinden konuya baktığını, yanlış anlaşıldığını söyledi. 'Ben Başbakan'ın eşine saygısızlık yapmak istemedim. Kendi eşim de olsa bu müdahalede bulunurdum.' dedi. Belki müdahalenin yönteminde bir hata var, bu bir tarz meselesi. CHP milletvekillerinin, böylesine basit konularla gündeme gelmesi hoş değil.” CİHAN

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Politika Haberleri