Cennete giden yollar

Nurten Selma Çevikoğlu

İnsanoğlu kâinat içinde tam beş safhadan geçer. Bunlar; 1-Ruhlar âlemi 2-Anne karnında geçirdiği dönem 3-Dünya hayâtı 4-Kabir hayâtı 5-Âhiret hayâtı. Bu evrelerin her birinin ayrı ehemmiyeti vardır cenneti kazanmak isteyenler için. Âhiret hayâtı bunların içinde en önemlisidir zira içinden hiç çıkılmayacak sonsuzluk âlemidir orası yâni daha ötesi yok. Dünya âlemi de önemlidir çünkü ebedi hayat olan ahret hayâtı dünyâda kazanılıyor. Kabir hayâtı da dünya hayâtına göre dizayn ediliyor. Bu sebeple dünya hayâtı insan için çok çok önemli bir sermâyedir. Sonsuzluk âlemi dünya âlemi üzerinden şekilleniyor.

Dünya hayâtına yönelik Cenâb-ı Hakk Kur’ân-ı Kerim’inde insanoğlunu uyarı mâhiyetinde şöyle buyuyor: “Bu dünya hayâtı sâdece bir eğlenceden, bir oyundan ibârettir. Âhiret yurduna gelince, işte asıl hayat orasıdır. Keşke bilmiş olsalardı.” (1) Âyetten anlaşılacağı üzere dünya hayâtı geçici ve sonlu ama ahret hayâtı ise insan için kalıcı ve ebedi. Yine buradaki hayâti önemi anlatmak kabilinden Allah Teâlâ: “Yeryüzünde bulunan her canlı yok olacak. Ancak azamet ve ikram sâhibi Rabb’inin Zâtı bâki kalacak.” (2) Âyetiyle dünya gerçeğindeki acı vurucu mesajı bize iletiyor Cenâb-ı Hakk. Anlaşılacağı üzere dünya ve üzerindekiler her şey ama her şey fâni, bitici, yok olucu tek bâki Hak Teâlâ olacak. O zaman insan şu üç kuruş etmez dünya keyfi için ebedi âlemi kazanmak adına aklı varsa çalışmalı, ahret azığı biriktirmelidir.

Cenneti kazanmak isteyen akıl sâhibi kişi, dünyâya ahreti hedefleyerek değer vermeli beyhude yorulmamalıdır. Ancak uhrevi geleceği kadar ona kıymet biçmelidir. Bu gerçeği zihnimizden hiç çıkarmamalıyız. İki cihânın Sultânı Peygamber aleyhisselam; ‘Allah katında dünyânın bir sinek kanadı kadar kıymeti olsaydı, kâfirler ondan bir yudum su bile içemezlerdi.’ (3) Buyurarak dünyânın Hakk katındaki ehemmiyetini bizlere vurguluyor. İyi de, dünya hiç mi kıymetli olmayacak canım? Öyle de değil tabi ki, helal çerçeve keyfe kâfidir, ölçülü, dengeli faydalanmalı dünyâdan, gönle de sokmamalı aksi takdirde insan bu, dalıp gidiyor bir de bakıyorsun insan yolun sonuna gelmiş! O vakitte iş işten geçiyor. Heyhat! Aldananlardan olmamalı.

Mümin kişi söz ve davranışlarında, giyim ve kuşamında, yemesinde-içmesinde hep ifrat ve tefritten kaçınarak hesap verme bilinciyle ölçülü hareket etmeli. Dünya hayâtına en ince teferruatlarına kadar ehemmiyet verip dînî prensipleri hayâtın kıyısına koymamalı. Dâima  Kur’an ve sünnet çizgisinde yürümeli, şaşma olursa, kayma olursa; ‘Aman Ya Rabb’i’ demeli, hemen tevbe etmeli. Dünya yaşanırken ahret gerçeğinde kopmamalı. Dünya ve ahret dengesi’ gözetilerek yaşamalı. Cenâb-ı Hak buyuruyor ki: “Ey İmân edenler! Allah’tan korkun ve herkes, yarına ne hazırladığına baksın. Allah’tan korkun, çünkü Allah, yaptıklarınızdan haberdardır.” (4) Demek ki, insan ahrete hazırlıklı gitmeli.

Bu hususta Arif Nihat Asya’nın çok güzel bir dörtlüğünü buraya almak istiyorum;

Dediler: Cehennemde odun bulunmaz,

Yolcu, kendi yakacağını kendi götürür.

Anladım ki cennete giden de buradan,

Gülünü, zambağını kendi götürür.

Hayırlı, nurlu, feyizli Cumalar.

 ------------

1- Ankebut, 64

2- Rahman, 26-27

3- Tirmîzî, Zühd 13

4- Haşr, 18

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.