Kurulduğu ilk günden itibaren dünyanın birçok noktasında çalışmalar yürüten Cansuyu Derneği, yaklaşan Kurban Bayramı için çalışmalarını sürdürüyor. Derneğin çalışmalarına ilişkin açıklamalarda bulunan Dernek Genel Başkanı Mustafa Köylü, 2005 yılında kurulduklarını hatırlatarak, 19 yılda birçok alanda çalışmalar yürüttüklerini belirtti. Köylü, dünya üzerinde bütün muhtaçlara ulaşmak için çalışmalarını yürüttüklerini kaydetti.
“MİLLÎ GÖRÜŞ CAMİASININ BİR HAREKETİ OLARAK ÇALIŞMALARIMIZI SÜRDÜRÜYORUZ”
Cansuyu Derneği’nin 31 Ağustos 2005 tarihinde merhum Millî Görüş lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın talimatı ile kurulduklarını belirterek, “Cansuyu Derneği, rahmetli Erbakan Hoca hep anlatırdı, yardım kamyonunun arkasından yalın ayak koşan çocuğun hikâyesini. Bu hikâyelerin azalması, ortadan kalkması için dünyadaki bütün insanlara yardım elini uzatacak bir dernek olması hasebiyle, o istek ile kurulmuş bir dernektir. Rabbime hamdolsun, o günden bugüne kadar Hocamızın çizdiği rotada yürümeye devam ediyoruz. Millî Görüş camiasının bir teşkilatı olarak Hocamın gösterdiği istikamette yolumuza yürüyoruz ve ne rotamızdan ne de camiamızın temel görüşlerinden bir milim dışarı çıkmadan işlerimizi bugüne kadar yürüttük, yürütmeye de devam edeceğiz” dedi.
“GENİŞ ÇAPTA ÇALIŞMALARIMIZI SÜRDÜRÜYORUZ”
Cansuyu Derneği’nin her sene kapasite artırarak çalışmalarını sürdürdüğünü belirten Köylü, ilk açıldıkları senelerde ver-çık politikası ile çalışmalarını yürüttüklerini, ardından ise ver-yerleş politikası ile çalışmalarını sürdürdüklerini ifade ederek, “Şimdi, bir yerde kurban organizasyonu yapıyorsak, kuyu açıyorsak oraya kalıcı müesseseler de yaparak varlığımıza devam ediyoruz. 25 ana kalemde faaliyet yürütüyoruz. Bu 25 ana kalemin hepsi eş zamanlı olarak yapılıyor. Bu anlamda çok çaplı bir çalışma yapıyoruz. Şimdi bir tarafta Filipinler’in, Bangsomoro özerk bölgesinde kardeş 5-6 dernek ile birlikte bir üniversite kuruyoruz, aynı zamanda Çad’da bir külliyemiz devam ediyor. En az 5 ülkede kuyu çalışmalarımız devam ediyor. Kurban çalışmalarının hazırlıklarını yapıyoruz, fonlar oluştukça katarakt ameliyatları yapıyoruz, sünnetler yapıyoruz, Kur’an-ı Kerim mealleri dağıtıyoruz, canlı hayvanlar dağıtıyoruz. Türkiye içerisinde de çalışmalarımız sürüyor. Bir deprem yaşadık, halen deprem bölgesinde çalışmalarımız sürüyor. Arama kurtarma ekibimizin sayısını 500’e çıkartmak için çaba sarf ediyoruz” diye konuştu.
“BU SENE 100 BİN KURBAN HEDEFLİYORUZ”
Bu yıl gerçekleştirilecek Kurban organizasyonunun 20’nci kez düzenlendiğini belirten Köylü, bu sene 100 bin kurban bağışı hedeflerinin olduğunu kaydeden Köylü, “Gerçekleşecek kurban sayısına göre aile sayısına ulaşmamız mümkün olur ama biz bu sene hedefimiz 100 bin kurban. Geçen sene 48 bin kurban aldık, evvelki sene 36 bin kurban aldık. Bu sene 100 bin kurban kesecek şekilde altyapımızı hazırladık. 100 bin kurban gelirse bağışçılarımızdan tamamını hiç aksatmadan kesebilecek potansiyelimiz var. Aşağı yukarı 50 bölgede çalışma yapacağız, tabii bu 20 küsur ülke. Biz en fakir ülkelere gidip, o ülkelerin en fakir bölgelerine gidiyoruz” dedi.
“GAZZE İÇİN KURBAN FİYATLARINI ÖNÜMÜZDEKİ GÜNLERDE AÇIKLAYACAĞIZ”
Kurban fiyatlarını açıkladıklarını hatırlatan Köylü, bölgesel fiyat belirlediklerinin altını çizerek, “Bu sene için belirlediğimiz kurban fiyatlarını açıkladık. Buna göre, Afrika 3 bin 800 TL, Asya 4 bin 300 TL, Arakan ve Yemen’de 6 bin TL, Filistin kampları 11 bin TL, Türkiye 11 bin 700 TL olarak belirlendi. Gazze’yi Allah nasip ederse önümüzdeki günlerde açıklayacağız. Çünkü Gazze’de hayvan tedarik sorunu var. O bakımdan işi şansa bırakmak istemiyoruz. Neden kademeli fiyat uyguluyoruz? Şimdi Kurban zekât mükellefi olan ve de o gün itibarıyla kurban kesecek parası olan insanların üzerine vaciptir. Eğer gücün var ise kurban paran da var ise kesersin. Hâl böyle olunca bu bireysel bir ibadet. Eğer senin üzerine vacip olmuşsa kurban bütünüyle kurbanın bedelini sen karşılamak zorundasın. Bu yüzden her bölgenin maliyetini yazıyoruz, kim nereye vermek isterse o verdiği para ile o kardeşimizin kurbanını kesiyor ve dağıtıyoruz. İnsanımız güvendiği kurumlara bağışta bulunuyor ama güveni her sene tazelemek icap ediyor. Yani insan netice itibarı ile hayrını yapıyor ve o hayrını görmek istiyor. Dolayısıyla biz 2010 yılından beri her sene mutlaka her bölgeye kameraman ve kamera gönderiyoruz. Çekimleri yaptırıyoruz ve hayır sahiplerine bunu izlettiriyoruz. Herkes kurbanının kesildiğini izliyor” ifadelerini kullandı.
“DEPREM BÖLGESİNDE VE GAZZE’DE YARDIMLARIMIZI SÜRDÜRÜYORUZ”
Geçtiğimiz yıl yaşanan deprem bölgesinde de çalışmalarının devam ettiğini ifade eden Köylü, Gazze özelinde de çalışmalarına değinerek, “Biz deprem bölgesinde 6 Şubat’ta olmuştu deprem, 7 Şubat’ta ekiplerimiz oradaydı. Diğer kardeş kuruluşumuz olan Anadolu Gençlik Derneği ile müşterek faaliyet yaptık. Bir ay süre ile 4 bin kardeşimiz sahada çalışma yaptı. Her yere lojistik merkezlerimizi açtık, aşevlerimizi kurduk ve oradaki muhtaç insanların günlük ihtiyaçlarını temin etmek için faaliyetlerde bulunduk. Bizim kadar böyle yaygın bir kadro ile çalışma yapan çok nadirdir. Halen de bölgede çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Gazze’de de 7 Ekim’de olaylar başladı, 9’unda biz 2 ayrı bölgede günlük 200’er bin kişiye yemek dağıtmaya başladık. Her gün 200 aileye gıda paketi verdik. Sadece orada kalmadık, Refah kapısının açılması ile ilgili bir varsayım gündeme gelince orada 7 TIR’ımızı yükledik, Refah kapısında 12 gün beklediler. Ardından kapı açıldı, 107 TIR girdi, ilk giren 7 TIR bizim TIR’larımızdı. Akabinde 16 TIR daha gönderdik, akabinde Kızılay iki gemi kaldırdı, üçerden 6 TIR oraya malzeme verildi, akabinde 27 TIR daha gönderdik. Toplam 60 TIR malzememiz Gazze’ye gitmiş oldu. Onun yanı sıra Ürdün’de 500 çadır imalatını yaptırdık, Refah’a kurulumunu gerçekleştirdik. Hem içerden, hem dışarıdan yardım yapmaya devam ediyoruz. Biz Gazze’den uzak kalamayız. Bizim Gazze’de iki tane kalıcı eserimiz bulunuyor. Birisi rahmetli Erbakan Hocamızın adını taşıyan Yetim Merkezi idi, İsrail yakın zamanda orayı yıktı. İnşallah şartlar müsait olunca orayı tekrar yapacağız. İkincisi Oğuzhan Asiltürk Meslek Edindirme Binası idi, o daha duruyor, henüz yıkılmadı, inşallah yıkılmaz” dedi.