Münferit ya da ‘bu ülkede her zaman olan şeyler’ deyip geçebilir misiniz? Hadi siz geçtiniz varsayalım, olayın mağdurları, yani Konyaspor tarafı aynı sizin gibi düşünür mü?
Sanmıyorum…
Meseleyi ‘3-5 çapulcu, çakal, ayak takımı’ diye geçiştirebilir misiniz?
Geçiştiremezsiniz…
Ve geçiştirmemelisiniz…
Evet…
Var ise bir bedel, bunu sadece o “çakal”lar ödememeli… Daha büyüğünü Antalya’yı yönetenler, Antalyaspor’u ve Antalyaspor ile müsabakası olanları ‘kuş uçmaz kervan geçmez’ ve bu “çakal”ların sevdiği bir ortama mahkum edenler de ödemeli…
Maç bitmiş…
Kazanan Antalyaspor…
Kaybeden Konyaspor…
O zaman bu “çakal”lığın, bu “sırtlan”lığın alemi ne?
Ortada “fol” yokken “yumurta” yokken, nedir bu “cinnet” halleri… Hele de Antalyaspor taraftarının çoğunluğunun olmasa da, bu çakal takımının Konyaspor ile alıp veremediği ne?
Bu neyin kinidir, neyin intikamıdır?
Olmadı…
Konyaspor ne yenilgiyi ne de yenilgiden sonra o taşları hiç hak etmedi… Bu ülkeyi yönetenler, öve öve bitiremedikleri, gözlerinin bebekleri gibi sakındıkları Antalya, o Antalya değil… Birilerinin “Türkiye’nin Dünya’ya açılan Medeniyet kapısı” dedikleri Antalya da, Antalyaspor da resmen bu “çakal”lar tarafından kuşatılmış durumda…
Yazıklar olsun…
Hiç mi vicdanınız sızlamadı, sizin gibi “çakal”ların attıkları taşlarla yaralanan Mehmetçiklerimize… Anaları babaları, siz “çakal”larla uğraşsınlar diye mi, yoksa vatanı savunsunlar diye mi gönderdiler Peygamber ocağına…
Dağa çıkanlarla farkınız ne?
Çakal oğlu çakallar…
Antalyalı, Konyalı, Avrupalı, Dünyalı, isterseniz uzaylı olun…
Ama “çakal”sınız…
Çakal, her yerde çakaldır…
***
Maçtan sonraki yaşananlar, Konyaspor’un ligdeki kötü gidişinin önüne geçmeli, geçirilmemeli... Yaşananlar futbol adına ne kadar üzüntü verici ise Konyaspor’un maçı kaybetmesi de bir o kadar üzücü ve düşündürücü…
Antalyaspor maçı Konyaspor için yeni bir sürecin ya da kötü günleri geride bırakmanın başlangıcı olabilirdi…
Olmadı…
Konyasporlu oyuncular, özellikle ikinci 45’te maçı çevirebilme adına oyunu tutan taraf olmalarına rağmen, final vuruşlarında beceri noksanlıkları, çoğunlukta da kısmetsiz oluşları, ürettikleri bu özverili çabaların bir adım önüne geçti…
Eğriye eğri, doğruya doğru…
Konyasporlu oyuncuların ikinci yarıda çok şey yapmayı istemeleri, bir şey yapamamalarına neden olurken, Ziya Doğan’ın oyuna hamleleri de ne yazık ki işe yaramadı…
Maçın teknik ve taktik tarafı bir kenara…
Aslolan şu; Konyaspor’u sıkıntılı ve zor bir süreç bekliyor… Konya’yı ve Konyaspor’u yönetenler, bu takımı bu ligde tutabilme adına seferberlik mi ilan ederler, sıkıyönetim mi ilan ederler bilemem, ama bildiğim tek bir şey, bu takımı kötü günlerin beklediğidir.
Sanmıyorum…
Meseleyi ‘3-5 çapulcu, çakal, ayak takımı’ diye geçiştirebilir misiniz?
Geçiştiremezsiniz…
Ve geçiştirmemelisiniz…
Evet…
Var ise bir bedel, bunu sadece o “çakal”lar ödememeli… Daha büyüğünü Antalya’yı yönetenler, Antalyaspor’u ve Antalyaspor ile müsabakası olanları ‘kuş uçmaz kervan geçmez’ ve bu “çakal”ların sevdiği bir ortama mahkum edenler de ödemeli…
Maç bitmiş…
Kazanan Antalyaspor…
Kaybeden Konyaspor…
O zaman bu “çakal”lığın, bu “sırtlan”lığın alemi ne?
Ortada “fol” yokken “yumurta” yokken, nedir bu “cinnet” halleri… Hele de Antalyaspor taraftarının çoğunluğunun olmasa da, bu çakal takımının Konyaspor ile alıp veremediği ne?
Bu neyin kinidir, neyin intikamıdır?
Olmadı…
Konyaspor ne yenilgiyi ne de yenilgiden sonra o taşları hiç hak etmedi… Bu ülkeyi yönetenler, öve öve bitiremedikleri, gözlerinin bebekleri gibi sakındıkları Antalya, o Antalya değil… Birilerinin “Türkiye’nin Dünya’ya açılan Medeniyet kapısı” dedikleri Antalya da, Antalyaspor da resmen bu “çakal”lar tarafından kuşatılmış durumda…
Yazıklar olsun…
Hiç mi vicdanınız sızlamadı, sizin gibi “çakal”ların attıkları taşlarla yaralanan Mehmetçiklerimize… Anaları babaları, siz “çakal”larla uğraşsınlar diye mi, yoksa vatanı savunsunlar diye mi gönderdiler Peygamber ocağına…
Dağa çıkanlarla farkınız ne?
Çakal oğlu çakallar…
Antalyalı, Konyalı, Avrupalı, Dünyalı, isterseniz uzaylı olun…
Ama “çakal”sınız…
Çakal, her yerde çakaldır…
***
Maçtan sonraki yaşananlar, Konyaspor’un ligdeki kötü gidişinin önüne geçmeli, geçirilmemeli... Yaşananlar futbol adına ne kadar üzüntü verici ise Konyaspor’un maçı kaybetmesi de bir o kadar üzücü ve düşündürücü…
Antalyaspor maçı Konyaspor için yeni bir sürecin ya da kötü günleri geride bırakmanın başlangıcı olabilirdi…
Olmadı…
Konyasporlu oyuncular, özellikle ikinci 45’te maçı çevirebilme adına oyunu tutan taraf olmalarına rağmen, final vuruşlarında beceri noksanlıkları, çoğunlukta da kısmetsiz oluşları, ürettikleri bu özverili çabaların bir adım önüne geçti…
Eğriye eğri, doğruya doğru…
Konyasporlu oyuncuların ikinci yarıda çok şey yapmayı istemeleri, bir şey yapamamalarına neden olurken, Ziya Doğan’ın oyuna hamleleri de ne yazık ki işe yaramadı…
Maçın teknik ve taktik tarafı bir kenara…
Aslolan şu; Konyaspor’u sıkıntılı ve zor bir süreç bekliyor… Konya’yı ve Konyaspor’u yönetenler, bu takımı bu ligde tutabilme adına seferberlik mi ilan ederler, sıkıyönetim mi ilan ederler bilemem, ama bildiğim tek bir şey, bu takımı kötü günlerin beklediğidir.