Çadır kurmak…!

Kerem İşkan

Karıkoca birlikte tatile çıkarlar…

Gittikleri yerde kamp kurarlar, tatillerinin ikinci gününün akşamı güzel bir yemek yiyip uykuya dalarlar…

Birkaç saat sonra kadın uyanır ve kocasını da uyandırır

***

Adam uyku sersemidir, güzel bir rüyadan uyandırıldığı için de biraz kızgındır;

''Ne oldu? Ne istiyorsun?'' diye sorar…

***

Kadın; ''Yukarıya bak ve bana ne gördüğünü söyle.'' der..

Adam gökyüzüne bakar ve yanıtlar;

“Bir sürü yıldız görüyorum ışıl ışıl parlayan milyonlarca yıldız…”

Karısı tekrar sorar;

Peki, bu sana neyi gösteriyor?..”

***

Artık iyice uykusu kaçan adam biraz düşünür ve yanıtlar:

-Teolojik olarak Allah'ın kudretini ve kendi acizliğimi görüyorum.

-Felsefi olarak, evrenin sonsuzluğunu ve onun karşısındaki önemsizliğimizi görüyorum.

-Astronomik olarak galaksilerin, yıldızların, gezegenlerin varlığını görüyorum.

-Yıldızların konumuna bakarak saatin üç olduğunu görüyorum.

-Meteorolojik olarak da bugün havanın çok güzel olacağını görüyorum…”der…

***

Kadın öfkeyle bağırır;

“-Herif herif, çadırımızı çalmışlar..!”

***

Aklı erenlerle zaman zaman etrafımızda olup bitenleri tartışıyoruz

Kimi teolojik yaklaşıyor meselelere…

Kimi felsefi

Kimi meteorolojik…

Kimi jeopolitik

Kimileri de ekonomik

***

Ama bazen en basit yaklaşımın en doğru yaklaşım olduğunu unutuveriyoruz

Görünen köy, kılavuz istemez...

Etrafımızdaki birçok meselede görünen o ki;

Birileri hızla çadırı götürüyor...