Bugün bayram, Ramazan'ın sonu, orucun bitip yeme içmeye kavuşmanın başladığı gündür, bayram. Midemizin, damağımızın bayram ettiği gündür bayram. “Uhille lekümmüttayyibat=Temiz olanlar size helal kılındı.” Temiz ve helal olan rızıklardan yemek şartıyla...
Bugün bayram, çocukların temiz, güzel ve yeni elbiselerle, güzel kokularla, sabah bayram namazına gidip sonra en güzel yemekleri yiyip para topladıkları gündür bayram.
Bugün bayram, babaların anaların işi gücü bırakıp eşle dostla çoluk çocuk ve torunlarla hoş vakit geçirdiği gündür bayram.
Bugün bayram, genç delikanlıların bayramıdır bu bayramlar. Beraber buluştukları ve toplu eğlenip (helal olanlardan) yiyip içtikleri gündür bayram.
(Temenniler, umutlar, ...............)
Bugün bayram, unutulmuş veya ilginin iyice azaldığı ihtiyarlarımızın yeniden hatırlanıp ellerinin öpüldüğü, hatırlarının sorulduğu gündür bayram. Baş köşeye oturtulup bir dediklerini iki etmeden sevildikleri gündür bayram.
Bugün bayram, günahlardan arınmış, tertemiz yeni bir sayfa açmış, ibadetlerle kuşanılmış, (tabiri caizse) cennetin kapılarının açılmasını bekleyen, orada bayram eden -biz- Salih müminlerin günüdür bayram,
Bugün bayram, ülkemizdeki tüm ekonomik sosyal, siyasal ve ahlaki tüm sıkıntıların bitip insanımızın saadete kavuştuğu gündür bayram
Bugün bayram, tüm dünya Müslümanlarının özgür ve huzura kavuştukları gündür bayram.
Bugün bayram, esir Kudüs’ümüz ve Mescidi Aksa’mızın özgürlüğüne kavuştuğu gündür bayram. Selahattin’in keskin kılıcıyla İslam düşmanlarını bertaraf edip İslam’ın şeref ve izzetini kuşandığı, Mescid’i Aksa’nın kurtarıldığı gündür bayram.
Bugün bayram, İslam Birliği’nin kurulup D-8 lerin üstünlüğü ele geçirdikleri ve de Müslümanlarla birlikte tüm dünyaya saadet ve huzurun getirildiği gündür, bayram.
Bu dilek ve temennilerimizin gerçekleşmesi Allah için, (Allah katında) basit bir an meselesidir.
“Kun fe yekûn= ol demesiyle (hemencecik) oluverir, zaten olacakta... Zaman Allah’ın elinde olan bir şeydir. Dünyanın her tarafı bozuk, zehir zemberek ise de; zaman ilerliyor, zaman durmuyor ve bayram günü geldi işte. Zaman bize uymaz, biz zamana uyarız, zamanın sahibine Allah’a uymalıyız. Orucu oruç gibi orucun vaktinde, bayramı da bayram gibi yaşayalım.
Ebu Said el Hudri (r.a)şöyle demiştir: Ben bir grup fakir ve zayıf muhacirle oturuyordum. Çıplaklık- larından dolayı birbirlerine siper olmuşlardı. İçlerinden birisi Kur’an okuyordu. Derken Allah resulü (s.a.v) çıkageldi ve “Ne yapıyorsunuz? ”dedi. Biz de ya Resulullah birisi Allah’ın kitabından okuyor biz de onu dinliyoruz dedik. Bunun üzerine Hz. peygamber (s.a.v): “Ümmetimden, kendileri ile oturup kalkmam ve beraberliklerine sabretmem emredilen kimseler nasip eden Allah'a hamdolsun. ”buyurdu, sonra ortamıza oturarak: Ey fakir muhacirler, kıyamet günü (sizin olacak) mükemmel nurdan dolayı sevinin sizler cennete zenginlerden 50.000 sene (Ebu Davut taki rivayete göre yarım gün, yani 500 sene) önce gireceksiniz” buyurdu. Yani bizim bin yada ellibin yılımız meleklerin ve ahiretin bir günü.
Cenabı Allah ankaribüzzamanda bizlere en güzel bayramlar nasip etsin inşallah. Hasbünallahü ve nığmel vekil, nığmel mevla ve niğmennasır.