Hayli işlemler için hafta veya gün ayırdık. O gün veya hafta için tören, kutlama vb. günlerimiz var
Aslında bazıları, hafta veya gün anısı değil.
Ömür boyu namütenahidir ama bunları bile hafta veya güne bağlayıverdik.
Kimlere mi?
Anne, Baba günü yanında birde…
Yaşlı olan erkek ve kadınlara hafta (!)
***
Yaşlı olarak görüşlerimiz, ilgilerimiz de bir başkacadır.
Kimine göre ak, kara sakallı olanlar!..
Yaş mühim değil. Kırk yaşında ki sakallı yanında sakalsız yetmişi geçmiş sakalsızlar ihtiyar sayılmaz!
Başı açık bayanın saçları boya veya erken ağarmış görünmesi yanında,
Başı kapalı daha çok yaşlı da olsa aynı kategoriye girmez!
Bunlara otobüslerde, oto raylar da, yolda önlerinden sürtünerek geçen gençler olarak yer bile vermeleri, pek gerekmez!
Bir yönü de yaşlıların sadece Huzur evi vazifesi yapan resmi. Vakıf veya özel yerlerde olanları görmekteyiz.
***
Bu yaşlıları nereler de bulunur ilgi gösterebiliriz?
Çok kolay!
Yukarıda belirttiğim gibi Hepsi huzur evlerinde hazır ve nazırdırlar(!)
Yaşlılar haftasında, bayramlarda, seçim günleri veya herhangi bir sebeple Ticari reklam, şahsi gösteriş işlemlerimiz de koşarız buluveririz.
Oradadır onlar...
***
Hediyeler götürürüz, ellerini öper kucaklaşır hal, hatır sorarız, onlarla müzik içinde kaynaşır şıkır şıkır oynaşırız!
Hatta otobüslerle geziler tertip eder lüks lokantalarda yemekler yediririz, beş yıldızlı otellerde bile ağırlarız.
***
Nasıl kokusunu almış, nereden öğrenmiş veya hissetmişlerse!
Bu işlemler sırasında birden endam ediverenler vardır!
Gazete muhabir ve fotomanlar ile TV kameramanları!
Bol bol flaşlar çakılır. Kameralar o tarafa bu tarafa dönerek kaydeder...
***
Akşam TV. haberlerinde, ertesi gün medyanın renk renk baskısı içinde...
Kahvemizi içerken gururla seyreder, okur iftihar ederiz.
Yaptığımız veya yapılan bu işlem ve ziyaretleri görmekle
Ne güzel değil mi?
Bakın İhtiyarlara nasıl şevk verdik hayat yaşattık... Dualarını aldık...
***
Her ne kadar...
Yaşlılık yanında. Bazılarının evlatları yakınları bakmasa, hatta aramasa da...
Onlar, bir yolunu bulup yeter varlıklı, elli yaşlarında da olanlar da nadiren de olsa.
Yaşlı olarak(!) huzur evlerine yerleşebilen bu yaşlıların...
Yaşamı içinde her şey için bakımlı, kışın sıcak, yazın serin yerde yaşamakta.
Sağlıkları ile ilgilenen doktor lüzumlu ilaç vb. bulunurken
O ortamda günlerini esenlikle devam ettirmelerinin sağlanmış olması hasebiyle de...
Geçirdiğimiz hafta bizi mesut etmiş, gurur duymuş olmaktayız...
İnşallah gelecek haftalarda tekrarlamak üzere...
***
Telefon çalıyor kim ki acaba?
“Aloo! Buyurun...”
“Ahmet Amca. Yaşlılar haftası için, geçmiş yıllarda yazdığınız yazıları okumaktayım.
Her halde bu günlerdeki yaşlılar haftasında da bir şeyler yazacaksınız.”
***
“İlginize teşekkür ederim. Nasıl buldunuz? Eleştiriniz var mı?”
“Güzel anlatıyorsunuz ama bir şeyleri daha doğrusu birilerini unutuyorsunuz!”
“Tabii olabilir insanız dır hatamız olabilir. Kimmiş bu unutulanlar genişçe açıklar mısınız Sayın kardeşim?..”
“Sokaklarda kışın palto ne gezer lime lime yırtık elbise içinde titreyerek...
Yazın güneşten yanmış teniyle...
Bulduğu yıkıntı köşe, açık tahta baraka veya parktaki kanepelerde yatan...
Çöp bidonlarından, artık ekmekleri veya yerlerden toplayıp açlığını gidermeye çalışan,
İhtiyarlar dolaşıyor sokaklarda..
Hele hasta karı koca ihtiyarlar veya tek başına hasta da olabilen ihtiyarlar var
Onları bilmiyor veya bulamıyor musunuz?
Yazılarınızdan anladığıma göre sizde hayli yaşlısınız.
Acaba aranıyor ilgi görüyor musunuz hiç?”
***
“Söylediğin doğruda muhterem kardeşim...
Ama nereden bulacaklar veya bulacağız onları. Hem de Medya ile birlikte...
Fellik fellik arama imkân derdimiz yok ki!
Hem onlar yaşlılar haftası kategorisine girmez…
Kimsesiz Fakir kişiler onlar diye düşünürüz(!)
Ayrı ilgilene bilinirler…
Aloo... Neye kapattınız telefonu?”
***
Sağlık esenlik içinde sevdiklerinizle yaşam dileğimle…