Bitmeyen acı: Srebrenitsa

Dr. İbrahim Büyükeken
Tarihler 11 Temmuz 1995'i gösterdiği gün Avrupa'nın göbeğinde bir insanlık dramı, bir vahşet, bir soykırım yaşandı. Bosna-Hersek'in Srebrenitsa şehrinde 2 gecede  8 bin Müslüman silahsız erkek gözüdönmüş Sırp milisler tarafından katledildi. 2 gecede 3 nesil bir arada katledildi. Dünyanın hatta Sırbistan kamuoyunun bile  kamuoyunun bile katliamdan aylar sonra haberi oldu...
**
Katliamın daha doğrusu soykırımın üzerinden 21 yıl geçti. 1992-95 yılları arasında Bosna’da yaşanan katliamlar insani duygular taşıyan herkesin yüreğini parçaladı. 40 yıllık komşular politikacıların ve dış güçlerin kışkırtmasıyla birbirine düştü. Bugünlerde Suriye'de Irak'ta, Libya'da hatta Türkiye'de oynanan oyunların aynısı 22-23 yıl önce Bosna'da oynandı...
**
Katliamın hazırlıkları aylar önceden yapılmıştı. Sırbistan'dan iş makinaları, dozerler, grayderler bile getirilmişti. Öldürdükleri insanların cansız bedenlerini yok etmek için herşeyi yaptılar. Toplu mezarları bile oradan oraya taşıdılar. Amaç soykırım kurbanlarına ait izleri tamamen yok etmekti. Bölgeye gazetecilerin girmelerine izin verilmedi. Fotoğraf çeken gazetecilerin ise makinalarına el koydular...
**
Katliam günü geldiğinde Bosnalı Sırpların askeri lideri Ratko Mladiç, amatör bir kameraya "Bugün 11 Temmuz 1995. Tamda Sırp kutsal günün arefesinde Srebrenitsa kasabasını Sırp milletine hediye ediyoruz. Türklere karşı olan isyanın anısına Türklerden intikam alma zamanı gelmiştir" diyerek, bilinç altında biriken tarihi kini de ortaya çıkardı. Sırplara göre Bosna'da soykırım yaptıkları Türklerdi. Hem de Sırpların dini gününde böyle bir katliam yapmak onlar için büyük bir gururdu...
**
Sözde BM koruması altındaki şehirde yaşanan katliamın en önemli sorumlularından biri de şüphesiz Hollandalı askerlerdi. Aralarında homoseksul askerlerin de bulunduğu Hollanda birliği şehri Sırplara teslim ederek, soykırıma ortak oldular. Yıllar sonra Srebrenitsa'da görev yapan Hollandalı askerler madalya takılarak, ödüllendirildi. Bazı vicdan sahibi Hollandalı askerler arasında akıl ve ruh sağlığını kaybedenler ve intihar edenler oldu... 
**
Katliamın baş sorumlusu Ratko Mladiç, 2011 yılında Sırbistan'ın başkenti Belgrad'da yakalandı. Şimdi Lahey'de yargılanıyor. Kanser hastası. Ama masum insanların öldürülmesinden dolayı hala en ufak bir vicdan azabı (!) duymuyor. Mahkeme heyetine hakaretler ediyor, Srebrenitsalı annelere tehditler savuruyor. Lahey Savaş Suçları Mahkemesi'nde bir çadır tiyatrosu oynuyorlar. Katiller 5 yıldızlı hapishanelerde yatıyor...
**
Srebrenitsa Katliamı'nın üzerinden 21 yıl geçse de acılar hala taze. Acılar aslında hiç bitmedi. Srebrenitsalı anneler hala kayıp evlatlarınının bir parçasını bulma ümidiyle yaşıyor. En azından evlatlarının bir mezarı olsun istiyorlar. Yeni nesil Bosnalı gençler, savaşı konuşmak, hatta hatırlamak bile istemiyor.
**
Sırbistan devleti ise katliamdan yıllar sonra "özür dileyerek" kendi adına günah çıkarttı (!). Sırbistan, Ratko Mladiç, Goran Hadziç,  Radovan Karadziç gibi savaş suçlularını teslim ederek, karanlık ve kanlı geçmişiyle hesaplaşıp, bu defteri kapatmak istiyor...Miloseviç, Arkan gibi yasal ve yasal olmayan haydutlar ise hesap vermeden, karanlık bir şekilde gebertildi...
**
Bütün bu yaşananları ne Bosna halkı, ne Türk halkı ne de tüm dünya unutabilir. Tarihin en acımasız savaşlarından birisi Bosna'da yaşandı. Silahsız insanların üzerine yıllarca bomba yağdırıldı. Kadınlar, yaşlılar, çocuklar acımasızca katledildi. Bosnalı Müslümanlar, direndi ve kazandı. NATO ve BM müdahale etmeseydi savaş Boşnaklar lehine sonuçlanacaktı... Boşnaklar, Avrupa'nın göbeğinde ikinci bir Endülüs vakasının yaşanmasına izin vermeyerek, tarihi bir destan yazdı...
**
11 Temmuz günü yani yarın Srebrenitsa'da acılar tazelenecek. DNA testi tamamlanan ve kimlikleri belirlenen katliamın kurbanları yeniden toprağa verilecek.. Potaçari Mezarlığı'nda  zaman duracak, takvimler 11 Temmuz 1995 tarihini yeniden gösterecek.  İnsanlar ağlayacak, gökyüzü ağlayacak... Bizim görevimiz bu yaşananları unutmamak, unutturmamak olacaktır
**
Srebrenitsa annelerinin acısı bizim acımızdır. Bosnalı Müslümanların ayağına diken batsa bizim canımız acır. Boşnaklar çocuklarını kin ve nefretla büyütmüyor. Ama kendilerine yapılanları da unutmayacaktır. Çünkü unutulan soykırım yeniden tekrarlanır. Tarihin tekerrür etmemesi için unutmayacağız, unutturmayacağız..
 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.