Bitkisel ilaçta önemli adım

Dünya standartlarında ilaç, kozmetik ve gıda takviyesi ham maddesi üretimini amaçlayan, Selçuk Üniversitesi (SÜ) Ziraat Fakültesi ve Ankara Üniversitesi (AÜ) Eczacılık Fakültesi öncülüğünde yürütülen ulusal projede sona geliniyor.

Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yüksel Kan yaptığı açıklamada, halen dünyada tıbbi ilaçların büyük bölümünün sentetik maddelerden imal edildiğini ancak, son 10 yılda tüm dünyada doğal ürünlere yönelimin ilaç firmalarını da doğal bitkiler kullanarak ilaç üretmeye zorladığını ifade etti.
Sadece tıbbi ilaç değil, kozmetik ve gıda takviyesi için kullanılan ürünlerde de doğal bitkisel üretime olan talebin, bol miktarda tıbbi ve aromatik bitki üretimi ihtiyacını gündeme getirdiğini anlatan Kan, bu alanda giderek artan tüketici talebinin yeni bir tarım alanının doğmasına neden olduğunu vurguladı.
Türkiye'nin iklim ve toprak yapısının, tıbbı ve aromatik bitki üretimi için son derece elverişli olduğunu dile getiren Kan, ancak Türkiye'de halen uluslararası standartlarda tıbbi ilaç ham maddesi üretimi yapılmadığını, tıbbi ilaç ham maddesinin yüzde 100'ünün yurt dışından karşılandığını anlattı.
Yrd. Doç. Dr. Kan, Türkiye'nin bu alandaki açığını kapatmak, çiftçiler için yeni bir gelir kaynağı oluşturmak, yurt dışına yüksek miktarda döviz çıkışını engellemek için SÜ Ziraat Fakültesi öncülüğünde Türkiye'de ilk olma özelliği taşıyan ulusal bir proje başlattıklarını söyledi.
Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi ile birlikte 2 yıl önce başlattıkları İlaç, Kozmetik ve Gıda Takviyesi Ham Maddesi Üretimi Projesi'nde, Karaman Valiliği, bazı kamu kurumları ve ilaç firmalarıyla birlikte çalıştıklarını dile getiren Kan, şunları kaydetti:
''Proje için Ziraat Fakültesinde bir laboratuvar, Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Çiftliği, SÜ Teknokent'te ise Ar-Ge ölçekli üretim sistemi kurduk. Ayrıca, tıbbi ve aromatik bitkilerin en kolay ve kaliteli şekilde yetiştiği Karaman'ın Taşeli bölgesinde ekinezya, melisa, adaçayı, kekik gibi bitkilerin deneme üretimine başladık. Burada ürettiğimiz bitkileri kurutup, daha sonra Ar-Ge ölçekli üretim sisteminde özlerini alarak toz haline getirdik. Yaptığımız deneme üretimlerinden çok başarılı sonuçlar aldık. Bu çalışmalarda ilaç, gıda ve kozmetik firmalarıyla birlikte çalıştığımız için, bu bitkilerin çiftçilere yaygın şekilde ürettirilmesinde sorunla karşılaşmayacağız. Proje Ar-Ge çalışmaları bu yıl içinde tamamlanacak ve çiftçilerimiz bu bitkileri yaygın şekilde üretmeye başlayacaklar.''
Kan, yetiştirilen bitkilerden, ''bitki kökenli ekstre'' olarak da bilinen bitki ham maddesi üretimini çeşitli ilaç firmalarınca kurulacak tesislerde üretileceğini, bitki üretiminde ise Karaman ilindeki arazilerin büyük bölümünü bu iş için kullanmayı hedeflediklerini vurguladı.
Uluslararası standartlarda tıbbi ve aromatik bitki yetiştirmenin kolay olmadığını anlatan Kan, ''Yetiştirilen bitkilerin içeriğinde bulunan madde değerleri belli bir seviyede olmalıdır. Bunun için tıbbi ve aromatik bitki yetiştirecek çiftçilerin, organik tarım tekniklerini iyi bilmeleri gerekiyor. Yani burada nitelikli bitki üretimi çok önemli. Bitki kökenli ekstre üretimi yapacak firmalarla birlikte, Karaman'da çiftçi eğitim çalışmaları da yapacağız'' diye konuştu.
Bu projenin, Türkiye'de tıbbi ilaç ham maddesi üretimi için çok önemli bir adım olduğunu vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Kan, tıbbi ve aromatik bitki yetiştiriciliğinin yaygınlaşması durumunda Türk tarımına ve ülke ekonomisine çok ciddi katkılar sağlayabileceğini sözlerine ekledi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sağlık Haberleri