Ötekileştirdiğimiz, ruhsal kamplara ayrıldığımız, ideolojilerle avlandığımız, birinin diğerine ağır geldiği günler yaşıyoruz…
***
İçinde yaşamak zorunda bırakıldığımız atmosferde öylesine sevgisizlik hâkim ki, imkân verilse kendi sulbümüzden başka kimseyi istemeyecek hadsizliğe yükselmiş(!) insanlığımız…
***
Bizden olanlar ile olmayanların sürtüşmesi, sürekli tarafgir olmamız konusunda yapılan ağır tahrik, hayatımızın tüm siperlerine bir kanser hücresi gibi yayılıveriyor…
Hepsini sürüp, hepsini uzaklaştırınca, kimlerle yaşayacağımız gerçeğini bile düşünmeden, sürü psikolojisi altında “toplumsal linç” halini yaşamamız isteniliyor…
***
Bu ülkede toplumsal uzlaşıyı sağlamak hakikaten bu kadar zorlaştı mı?
O kadar mı koparıldık birbirimizden… Artık yer ve gök bir araya gelse birlikte olamaz mıyız?
Partileri bir tarafa bırakarak…
Bu ülkenin gerçek sahipleri olarak eski komşuluklarımızı, dedelerimizin, babalarımızın deneyimlerini referans alarak yeniden bir araya gelemez miyiz?
***
Bunca ayrışma ve kin ile daha ne kadar barış içinde kalabileceğimizi kimse düşünemiyor…
Bu kadar yüksek dozda sevgisizliğin ruhlarımızı hastalandıracağına da inanan yok gibi…
İmam-ı Rabbani, insanların diğerine nasıl bir bakış açısı geliştirmesi gerektiği ile ilgili kendinden nefis örnekler vermiştir…
***
Toplumsal barış ve iç huzura muhtaç olduğumuz; siyasi ve çeşitli nedenlerle ötelenen insanların, içlerindeki biriktirdikleri kin ile sebep olduğu komşu coğrafyalardaki onca acı ve yıkımın bizleri bir ateş gibi yalayıp geçtiği şu günlerde, İmam-ı Rabbani’ye kulak vermek gerek sanırım;
“Eğer bir ihtiyarı görsem Allah(cc) bu uzun ömrü vermiş, bu şahıs belki ömrünü değerlendirip, ibadet-i taatla geçirmiş olabilir, bu benden üstündür, derim.”
***
“Bir genci görsem bu kişi daha genç, Allah(cc) mühlet verir de o da güzel ameller işler, bu benden daha iyidir, derim.”
***
“Bir çocuğu gördüğüm zaman bu günahsızdır, bu ise benden çok daha iyidir, derim.”
“Bir fasığı gördüğümde bu kişi şu haliyle bir asi bir fasıktır ama olur ki Tövbe-i Nasuh yapar, Allah(cc) da günahlarını affeder, o da benden iyi olabilir derim.”
“Bir kızıl kâfir görsem o şu an bir kâfirdir, fakat güzel ahlakının hürmetine Mevla iman nasip eder de, o da benden iyi olur, kurtuluşa erenlerden olur, derim.”
***
“Bir uyuz köpek görsem o da benden daha iyidir, selamettedir diye düşünürüm, çünkü köpek geçmişinden sorumlu değil, geleceğinden endişeli değil. Ben ise geçmişimden sorumlu, geleceğimden endişeliyim.”
***
Ya biz?
***
Bazen bizden olmadıkları söylenenlerin içindeki insanlık bizi bile utandırabiliyor... İnanın bu kadar sevgisizlik bizi çok ama çok hasta edecek…