Biraz daha sukunet!

11 ayın sultanı Ramazan ayında her alanda olduğu gibi trafikte de saygı ve hoşgörünün artması gerekirken, Konya trafiğinde bazen tam tersi durumlar yaşanabiliyor.  Geçtiğimiz yıllarda ramazan ayında yaşanan kazalar sonucu onlarca kişi yaşamını yitirdi, onlarca kişi yaralandı. İftar saatinin yaklaşması ile birlikte trafikte yaşanan hareketlilik ve kalabalık sürücüleri sinir küpüne çeviriyor. Seyir halindeki araç sürücülerinin bazıları, iftar vaktinin son saatlerinde trafikte adeta terör estirerek, kural tanımıyor. Aceleci davranan ve kuralları ihlal eden sürücüler, trafikte karşı tarafı düşünmeden hareket edince, kazalar ve kavgalar da kaçınılmaz oluyor. Uzmanlar, sürücüleri trafikte özellikle iftara az bir vakit kala, daha temkinli olmaları gerektiği konusunda uyardı.

İSTENMEYEN GÖRÜNTÜLER ORTAYA ÇIKIYOR

Selçuk Üniversitesi Kazaları Araştırma Önleme ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Osman Nuri Çelik, iftar öncesi trafikte yaşanan sorunların insan psikolojisi ve toplum sosyolojisi ile yakından ilişkili olduğunu dile getirerek, “Oruçlu kişiler trafikte tehlike yayabilir. Trafikte istenmeyen görüntüler ortaya çıkabiliyor. İnsan oruçlu olduğu için kan şekeri düşebiliyor ve sinirleri yıpranabiliyor. Ama ne olursa insan, sabır gösterip sinirine hakim olmalıdır. Bu da karakter meselesidir. Ben ramazan ayında hareket alanımı azaltıyorum. Minibüs şoförleri ve buna benzer saatlerce araç kullanmak zorunda olan vatandaşlarımız var. Sorunların azalması için bu kişilere yönelik yeni çalışma saati düzenlemesi yapılabilir. 4 saatten fazla araç kullanmak mümkün değil. Bakıyoruz ki 10 saate yakın araç kullananlar var. Araba kullanmak bütün vücut ile yapılan bir eylem olduğu için daha hassaslık gerektiriyor. Bunun dışında trafikte sadece kendinin varlığını hisseden, diğer sürücüleri görmezden gelenler de unutulmamalı. Şerit ihlali yapmamaya özen gösterilmeli” diye konuştu

DİKKAT DAĞINIKLIĞI KAZA RİSKİNİ ARTIRIYOR

Sinirlerine hakim olamayan sürücülere tavsiyelerde bulunan Zirve Sürücü Kursu Yönetim Kurulu Başkanı Tevfik Dündar da şunları söyledi: “Beslenme ve sahurdan dolayı kişinin günübirlik yaşam tarzı ve davranışları değişmektedir. Sabah uykulu ve yorgun trafiğe çıkmanın ve birde sigara ve benzeri başka alışkanlığı var ise kişide gerilimin olacağı mümkündür. Birde kişi kendisini buna şartlandırmış ise psikolojik davranışları bozulacaktır. Oruçlu kişinin, dikkat dağınıklığı olması ve kontrol dışı hareketler sergilemesi kaza olasılığını yükseltiyor. Akşam aç karnına ve bir an önce iftara yetişme davranışı, aynı saatlerde trafikteki yoğunluk, kişideki gerilim ve dikkatin azalması durumunu ortaya çıkartıyor. İftar vaktine yakın bir süre içinde sinirlerine hakim olamayanlar ve işi olmayanlar mümkün olmadığı müddetçe trafiğe çıkmasın. Ramazan ayında uykusunu tam alamadan trafiğe çıkanlar da var. Vatandaşlar sahura kalkmaya bağlı olarak uykularının, uyku döngülerinin tam ortalarında uyanabiliyorlar ve buna bağlı olarak da uykularını tam alamıyorlar. Haliyle bu durum kişi bedeninde bir gerginlik oluşturuyor. Trafiği yoğun olan kentlerde veya yollarda iftara yetişecek olan oruçluların iftardan en az bir saat önce yola çıkmasını tavsiye ediyorum. Ayrıca iftara evlerine gideceklerin sert araç kullanmamaları gerekir. Çünkü biz, kimsenin canının yanmasını istemiyoruz.”

ALİ İBİLEME