İşi, şehre yapılan hizmeti takip etmek, doğru hizmetin gelmesi için kamuoyu desteği ve baskısı oluşturma gayretinde olan basın emekçileri, gelir pastasından en düşük kazancı elde edenlerdir…
***
Eleştirilmeleri, tehdit edilmeleri ya da akreditasyonlarının iptali de cabasıdır…
***
Çoğu bir taraftan mesleğini namusuyla icra ederken; diğer taraftan İCRA dairelerinde sürünürler…
***
Onlardan mesleği icra ederken de onurlu bir duruş sergilemeleri beklenir…
***
Kimseye eğilmeden, bükülmeden bu güç ve şatafatın içerisinde GANDİ gibi yaşamaları arzu edilir…
***
Birçoğu da böyle yaşar…
***
Gücü yaşam tarzından gelen onlarca gazeteci tanırım… En canlı örnek NAİL GÜRELİ’dir…
***
Konya’da örnekleri çoktur… İzinleri olmadan isimlerini burada zikretmek bize yakışmaz…
***
Basın emekçilerinin omurgalı duruşlarını bozmadan, hayatlarını iyileştirmek adına kamunun yapacaklarına sıra gelince; biranda herkes sağır dilsiz oluverir…
***
Bu dar gelirli onurlu insanların, küçük bir oda, bir salonluk ev sahibi olma hayalleri, kimsenin vicdanında ses bulmaz…
***
Günlük mesaide omuz omuza durdukları siyasileri, bürokratları birden Hz. Ömer kesilirler…
***
Kesilmelidirler de… Ama hakkaniyeti de elden bırakmadan…
***
Çok sayıda meslektaşımızın asgari ücretin altında paralara çalıştıklarını buradan sizle paylaşsak acaba onları toplum önünde rencide etmiş olur muyuz?
***
Ya da birçoğunun kömür ve gıda yardımı hak eden fakir fukara ile aynı yaşam koşullarını paylaştığını ifşa etsek onları utandırmış mı oluruz…
***
Kimse beytülmal sayılan bu imkânlardan hakkında fazlasını almamalı…
***
Milletvekillerinin bile TOKİ’den konut edinebildiği dönemde, bir avuç basın emekçisine bu hak çok görülmemeli…
***
Kimsede onurlu, haysiyetli meslektaşlarımızı fakrü zaruret içerisindeyken görmezden gelmemeli…
***
Dik durabilen bir basın istiyorsanız, bunlar kamunun eliyle yapılmalı…
***
Konunun şahsımızla ilişkilendirilmesi bizi üzer… Hamdolsun kazandığımız ziyadesiyle karnımızı doyuruyor…
***
Ama meslektaşlarımız sıkıntı da iken tok yatmanın ıstırabından kurtulmakta insani bir istektir…
***
Sorumluluk sahiplerini samimiyetle göreve davet ediyoruz…
***
Bu hassasiyet, bu dönemde gösterilmezse, kervanın samimiyetine olan inancımız zedelenecektir…
***
Eleştirilmeleri, tehdit edilmeleri ya da akreditasyonlarının iptali de cabasıdır…
***
Çoğu bir taraftan mesleğini namusuyla icra ederken; diğer taraftan İCRA dairelerinde sürünürler…
***
Onlardan mesleği icra ederken de onurlu bir duruş sergilemeleri beklenir…
***
Kimseye eğilmeden, bükülmeden bu güç ve şatafatın içerisinde GANDİ gibi yaşamaları arzu edilir…
***
Birçoğu da böyle yaşar…
***
Gücü yaşam tarzından gelen onlarca gazeteci tanırım… En canlı örnek NAİL GÜRELİ’dir…
***
Konya’da örnekleri çoktur… İzinleri olmadan isimlerini burada zikretmek bize yakışmaz…
***
Basın emekçilerinin omurgalı duruşlarını bozmadan, hayatlarını iyileştirmek adına kamunun yapacaklarına sıra gelince; biranda herkes sağır dilsiz oluverir…
***
Bu dar gelirli onurlu insanların, küçük bir oda, bir salonluk ev sahibi olma hayalleri, kimsenin vicdanında ses bulmaz…
***
Günlük mesaide omuz omuza durdukları siyasileri, bürokratları birden Hz. Ömer kesilirler…
***
Kesilmelidirler de… Ama hakkaniyeti de elden bırakmadan…
***
Çok sayıda meslektaşımızın asgari ücretin altında paralara çalıştıklarını buradan sizle paylaşsak acaba onları toplum önünde rencide etmiş olur muyuz?
***
Ya da birçoğunun kömür ve gıda yardımı hak eden fakir fukara ile aynı yaşam koşullarını paylaştığını ifşa etsek onları utandırmış mı oluruz…
***
Kimse beytülmal sayılan bu imkânlardan hakkında fazlasını almamalı…
***
Milletvekillerinin bile TOKİ’den konut edinebildiği dönemde, bir avuç basın emekçisine bu hak çok görülmemeli…
***
Kimsede onurlu, haysiyetli meslektaşlarımızı fakrü zaruret içerisindeyken görmezden gelmemeli…
***
Dik durabilen bir basın istiyorsanız, bunlar kamunun eliyle yapılmalı…
***
Konunun şahsımızla ilişkilendirilmesi bizi üzer… Hamdolsun kazandığımız ziyadesiyle karnımızı doyuruyor…
***
Ama meslektaşlarımız sıkıntı da iken tok yatmanın ıstırabından kurtulmakta insani bir istektir…
***
Sorumluluk sahiplerini samimiyetle göreve davet ediyoruz…
***
Bu hassasiyet, bu dönemde gösterilmezse, kervanın samimiyetine olan inancımız zedelenecektir…