Hakim ve savcıya bin 155 TL verildiğini hatırlatarak memur ve emekliye de ek zam istediklerini söyleyen Türkiye Kamu Sen İzmir İl Temsilcisi Ahmet Doğruyol, “Toplu sözleşme sonunda kamu görevlilerinin hakkı enflasyon farkı ödemesi dahi gasp edilmiş, memurlar kendi kaderlerine terkedilmiştir. Bütçede memurlara ayrılan kaynağın 2,97 milyar TL’si hükümete peşkeş çekilmiş ve masada bırakılmıştır.” dedi. Türkiye Kamu Sen İzmir İl Temsilciği üyeleri, "Hakkımız olan ek zammı istiyoruz" sloganıyla Basmane Tren Garı önünde toplandı. "Bu daha başlangıç, mücadeleye devam", "AKP şaşırma, sabrımızı taşırma" şeklindeki sloganlar eşliğinde Konak Meydanı'na yürüdüler. Burada saygı duruşu ve İstiklâl Marşı’nın ardından tiyatro gösterisi yapıldı. Gösteride hükümetle toplu sözleşme yapan yandaş sendikanın, memurun arkasında durmaması anlatıldı.
Sokak ortasında şehit edilen askerlere rahmet dileyen Türkiye Kamu Sen İl Temsilcisi Doğruyol, terörün dağdan sokağa indiğini belirtti. Basın açıklamasını okuyan Doğruyol, “2014 ve 2015 yılı maaş zamlarının belirlendiği toplu sözleşme görüşmelerinde sözde yetkili konfederasyon, memurları masada yüzüstü bırakmıştır. Kanuna göre 30 gün sürmesi gereken toplu sözleşme süreci 7 günde, ikinci toplantı sonunda anlaşmayla sonuçlandırılmış, toplu sözleşme sonunda kamu görevlilerinin hakkı enflasyon farkı ödemesi dahi gasp edilmiş, memurlar kendi kaderlerine terkedilmiştir.” dedi. Bütçede memurlara ayrılan kaynağın 2,97 milyar TL’sinin hükümete peşkeş çekildiğini ve masada bırakıldığını söyleyen Doğruyol, “Sözde sendika yöneticileri, 2014 yılı içinde maaşlara yansıyan 123 TL’lik net maaş artışını tarihi başarı olarak memurlara anlatmaya çalışmaktadır. Oysa 123 liralık zam aslında toplu sözleşme görüşmelerinde hükümetin ilk teklifi olan yüzde 3+3 maaş zammının bile altında olan bir artıştır. 123 TL’nin en düşük memur maaşına oransal yansıması yüzde 6,6, ortalama memur maaşına yansıması ise yalnızca yüzde 5,2’dir. Toplu sözleşme sonunda enflasyon farkı hakkımızın gasp edilmesinin yanında ek ders ücretleri, nöbet ücretleri, ek ödemeler, aile yardımı, çocuk parası, özel hizmet tazminatı, fazla mesai ücretleri gündeme bile alınmamıştır.” diye konuştu.
Hakim ve savcılara yapılan zammı hatırlatan Doğruyol, sözlerine şöyle devam etti: “Hakim ve savcılarımızın, bilimadamlarımızın maaşlarının yükseltilmesi elbette hepimizin arzusudur ancak talebimiz, bütün kamu görevlilerinin ekonomik sorunlarının çözülmesi yönündedir. Memurların özellikle 2014 yılında yaşadıkları ekonomik hak kayıplarının ele alınıp değerlendirilmesi gerekirken yalnızca bir kesimin sorunlarına eğilmek, doğru bir yaklaşım değildir. İstendiğinde toplu sözleşme hükümlerinin dışına çıkılabilmektedir. Bu durumda tüm kamu görevlilerinin ekonomik sorununu çözecek bir çalışma yapılması için iktidarın kaçacak yeri kalmamıştır. Gelinen süreçte enflasyon farkı ödemesi dahi memurların eriyen maaşlarını kurtarmaya yetmemektedir. Dolayısıyla 2014 ve 2015 yıllarını kurtarmak için memur ve emeklilerimize ek zam yapılması zorunlu hale gelmiştir. Bizim milletimizin âkil adamlara ihtiyacı yoktur. Bizim milletimizin özü sözü bir olan, kul hakkı yemeyen, görevini en iyi şekilde yapan dürüst yöneticilere ihtiyacı vardır.” CİHAN