Epey zamandır hayâtımızdan silinmeye çalışan bereket kavramına bugün de devam etmek arzusundayız efendim. Zira bize göre yeniden diriltmeye çalışılacak her biri birbirinden değerli pek çok hasletimiz var. Kültürel dokularımızı yeniden hayâtımıza hâkim kılmalıyız. En son yazımızda ‘Bereket Hayattır’ demiştik. Devam edelim;
Evlenmek berekete vesiledir. “İçinizdeki bekârları, kölelerinizden ve câriyelerinizden iyi olanları evlendirin. Eğer yoksul iseler, Allah onları lütfü ile zenginleştirir. Allah lütfü bol olandır, bilendir.” (Nur, 32) Kişi Allâh’ın yardımına güvenerek ve O’nun rızâsını kazanmak için geçim ve rızık endişesi çekmeyerek Allah Teâlâ’ya tevekkül ederek evlenirse, Hz. Allah onu zengin edecek ve bereketlendirecektir. (Suyûtî, Celâledddin Abdurrahman b.Ebi Bekr, Câmiüs-Sağîr, Şam, trhsz, c.I, s.462)
İslam’da yaşanan hayâtı bereketli kılan pek çok durum vardır. Meselâ; cemaatle yemek yemenin bereketli olacağına dâir Peygamber aleyhisselam; ‘Birlikte yemek yemek, öncesi ve sonrası elleri yıkamak, besmele ile başlamak ve yemek kabının kenarından yemek berekete sebeptir.’ Buyururlar. (Tirmîzi, Et’ime, 12) Bunların tersi de bereketi giderir. (Tirmîzi, Et’ime, 11) Yine: “… Allah tarafından mübârek ve pek güzel bir yaşama dileği olarak kendinize (birbirinize) selâm verin. İşte Allah, düşünüp anlayasınız diye size âyetleri böyle açıklar.” (Nur, 61) Demek ki selam vermek de berekete vesiledir.
Şükretmek de bereket vesilesidir. "Hatırlayın ki Rabbiniz size: Eğer şükrederseniz, elbette size (nimetimi) artıracağım ve eğer nankörlük ederseniz hiç şüphesiz azâbım çok şiddetlidir! diye bildirmişti." (İbrâhim, 7) İsraf, yalan, alışverişte yemin de bereketi götürür. (Gazâli, İhya, C.2, s.536) Zulüm icra etmek, haddi aşmak, haksızlık yapmak gibi durumlar da bereketsizliğe vesiledir. (Neml, 52) Fâiz (Bakara, 276), karaborsa (İbni Mâce, Ticâret, 6) bereketi giderir. Günah ve mâsiyetin çokluğu da bereketsizliğe sebeptir.
Hâsılı, şu yaşadığımız devirde berekete ve bereketsizliğe vesile olan pek çok hâdise vuku bulmaktadır. Biz inanıyoruz ki, hayat Kur’an’la bereket kazanmıştır. Faziletli davranışlar, peygamberlerin ahvâliyle bereket kazanmıştır. Son peygamber Hz. Muhammed aleyhisselâm’ın güzel ahlâkıyla ameller bereketlenerek sâlih hâle yükselmiştir. İnsan gençlik yaşında eğer güzel değerlendirirse ömrünün en bereketli ve en verimli zamanlarını yaşar. Günün bereketi seherler sâyesindedir. Mevsimler de baharla bereketlenmiştir.
Nice azlar bereketle çoğaldı. Vâr olanla yetinmeyenler bereketsizliğe düçâr oldu. Bugün maalesef herkeste bir şükürsüzlük ve kanaatsizlik mevcut! Devamlı halden şikâyet etme farkında değiliz ama neredeyse hastalık hâline geldi. Bu menfi bir bakıştır, inanç zayıflığıdır, kendi yanlışını görmemektir. Bütün bunlar bereketsizliğe sebep oluyor.
Halbuki verilen nimetlerin kadri kıymetinin bilinmesi yâni şükretmek ayni zamanda insanın hayâtını pozitif etkiler, kişiye iç huzûru temin eder. Şükür selâmettir, sevinçtir neticesi de berekettir. O zaman;
Bereket, insanı hayâta tutundurur. Bereket insanın iç âlemine neşe bahşeder. Duygular dahi bereketle bereketlenir. Bereket her yönü ile Hak Teâlâ’nın insanlara olan pek çok ikrâmından bir ikrâmıdır. Hz. Allah dünyâyı, içindekileri, yeri-göğü-denizleri ve dahi yeryüzünün derinliklerindeki sayısız varlıkları bereketiyle kuşatmıştır. İnsanı da akıl-fikir-düşünme nimetleriyle bereketlendirmiştir. Yüce Mevla hepimizi bunları idrak edenlerden kılsın. Bereketli günlerimiz, bereketli bir ömrümüz olsun inşaALLAH (Amin)
Bereketli Cumâlar