Geride kalan 11 haftada 5 galibiyet, 4 beraberlik ve 2 yenilgi ile 19 puan topladı. k, 6Sırada yer aldık. Ümraniye karşısında aldığımız galibiyet sonrası oynadığımız üç maçta Antalya ve Adana ile berabere kaldık, Antep’ e ise yenildik. İşin özü son üç maçta galibiyet alamadık.
Şimdi ise evimizde Kasımpaşa’yı konuk ediyoruz. Her maçta olduğu gibi yerime oturur oturmaz tribünlere göz atarım. Başımı kaldırıp bakınca yine hayal kırıklı yaşadım.
Taraftarlar maçlara ilgi göstermiyor. Bunun sadece ekonomik olduğunu düşünmüyorum. Acaba başka sıkıntılar mı Var? diye kendime sormadan da edemiyorum. İnşallah yoktur.
İlk dakikalarda Kasımpaşa sahamızda pres ile başladı. Biz de oyunu kendi sahamızda kabul ettik. Ancak hemen ifade edeyim sahanın konumu itibariyle ilk yarı için atılan şutlarda güneş kaleci Ibrahım Sehıc’ın gözünü alabilirdi.
Bu arada; Hakem kararları sebebi ile canı yanan bir takım olduğumuz için, Atilla Karaoğlan’ ın iyi bir yönetim sergilemesi ister istemez dikkatimi çekmedi değil.
20. dakikadan itibaren Kasımpaşa’nın baskısını kırıp etkili olmaya başladık. 28. Dakikada bir topumuz direkten döndü.
İlk yarı itibariyle sahanın hâkimi olmamıza rağmen golü bulamadık. Aklıma Antep maçı gelmedi değil, çok üstün oynayıp yine talihsiz bir gol yemeyelim düşüncesinde iken, birkaç tehlike de atlattık, ancak ilk yarı 0-0 tamamlandı.
İlk yarıda olduğu gibi ikinci yarıya da presle başladı Kasımpaşa. Ayağa toplar ile sabırlı bir oyun ortaya koyarken 50. Dakikada, kaleciye geri pasta Sehıc topa vuramayınca Hajradinovic takımını 0-1 öne geçirdi.
Yenik duruma düşünce daha hızlı oynamaya, dolayısı ile de daha çok pas hatası yapmaya başladık. Elimizle ayağımızla rakibin özgüvenini artırdık, daha sert bir oyun ortaya koymaya başlayan Kasımpaşa kalemize daha sık gelmeye başladı.
Ancak oyunu bırakmadık, karşılığını da 82. Dakikada organize bir atakla Guılherme’nin ayağından bulduk galibiyet için ümitlendik. Ama, defansımızda da boşluk vermeye başladık.
Ne yazık ki golü bulamadık, beraberlik için gelen Kasımpaşa amacına ulaştı. 1-1 Maç sonunda yaşananları asla onaylamıyorum. Her iki takıma da yakışmadı.
Geride kalan 12 haftada 5 galibiyet, 5 beraberlik ve 2 yenilgi ile 20 puan topladık.Ancak şunu da ifade edeyim.
Konyaspor olarak dökülüyoruz. Acı ama gerçek bu…
FENERBAHÇE ve SİVAS
Perşembe akşamı Fenerbahçe evinde Rennes karşısında 0-3 yenik duruma düştüğü maçı 3-3’e getirerek berabere bitirmeyi başardı. Başakşehir Fiorentina’ ya 2-1 yenildi. Sivas evinde Cluj karşısında 3-0 kazandı. Trabzon, Kızılyıldız’a ile 2-1 kaybetti.
0-3 yenik duruma düşmesine rağmen maçı 3-3’e getiren Fenerbahçe’ yi ve evinde Cluj’ u yenen Sivasspor’u tebrik ediyorum.
Ligde ve Avrupa kupalarında oynadığı oyun ile rakiplerinin beğenisini kazanan Fenerbahçe, özellikle Beşiktaş ve Galatasaray’ın paniklemesine sebep oldu. Trabzon ise etkilenmedi, bunun nedeni tecrübeli teknik direktörleri Abdullah Avcı ve uzun süredir yerli yersiz konuşmayan Başkan Ahmet Ağaoğlu’ dur. Avcı ve Ağaoğlu’ nu tebrik ediyorum.
2. GÜNEŞ DÖNEMİ
Valerien Ismael ile yolların ayrılmasının ardından Beşiktaş’ da 2. Güneş dönemi başladı. 70 yaşında olan tecrübeli teknik adam başarılı olacak mı? Zaman gösterecek.
Güneş egosu çok yüksek bir teknik adam, bu egosu yüzünden Milli takımı nerede ise amatöre düşürecekti. Bakalım Beşiktaş’ da ne yapacak?