Belçika Büyükelçisi: Başbakan Erdoğan’ın Brüksel Ziyareti Çok Olumlu

Belçika’nın Ankara Büyükelçisi Marc Trenteseau, Türkiye’nin AB üyeliğine Belçika olarak destek verdiklerinin altını çizerek, Başbakan Erdoğan’ın gelecek hafta gerçekleştireceği Brüksel ziyaretinin ‘çok olumlu’ olduğunu söyledi.

Belçika’nın Ankara Büyükelçisi Marc Trenteseau, Türkiye’nin AB üyeliğine Belçika olarak destek verdiklerinin altını çizerek, Başbakan Erdoğan’ın gelecek hafta gerçekleştireceği Brüksel ziyaretinin ‘çok olumlu’ olduğunu söyledi.

Belçika Büyükelçisi Marc Trenteseau, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Brüksel ziyareti öncesi Cihan Haber Ajansı’na (Cihan) gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Ev sahibi ülke konumundaki Belçika’nın Ankara Büyükelçisi Trenteseau, Başbakan Erdoğan’ın 5 yılın ardından Brüksel’e gitmesini ‘çok olumlu’ olarak değerlendirdi. Trenteseau, AB’nin ‘Hıristiyan kulübü’ olmadığını ifade ederek, yarım asır önce Belçika’ya gelen Türk toplumun entegrasyonun tam olduğunu kaydetti.

Türklerin Belçika’ya göçünün 50. yılı nedeniyle etkinliklerin düzenleneceği 2014 yılı münasebetiyle Başbakan Erdoğan’ın da katılacağı bir törene Belçika’da üst düzeyde katılım olacağını ifade eden Belçika’nın Ankara Büyükelçisi Trenteseau, ‘‘Birçok Avrupa Birliği (AB) üye ülkesinden önce Belçika’da Türk asıllı senatörler, federal milletvekilleri ve mahalli temsilcilerin görülmesi, yarım asırlık süre içinde Türklerin ne kadar başarılı bir entegrasyon süreci geçirdiğini gösterir. Bununla birlikte göç eden toplumların yerine getirmesi gerekenlerin olmadığı anlamı çıkartılmamalı.’’ şeklinde konuştu. Bir yere göç etmenin ne kadar zorlu bir karar olduğunun farkında olan Belçika devletinin kurumsal olarak mültikültürel yaşamın hayata geçirilmesi noktasında yapılması gereken adımları bilinçli bir şekilde attığını ifade eden Büyükelçi, Türklerin Belçika’ya gelişlerinin yıl boyunca farklı etkinliklerle değerlendirileceğini kaydetti.

‘YABANCI ASILLI SİYASİLERİN VARLIĞI ENTEGRASYONUN BAŞARISIDIR’

Almanya Başbakanı ve eski Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy’nin ‘Çok kültürlülük projesinin iflas ettiği’ yönündeki iddialara katılmadığını kaydeden Belçikalı Büyükelçi, ‘‘Bu bana çok tehlikeli bir genelleme geliyor. Gerçekten bazı yerlerde entegrasyon süreçleri başarısızlıkla sonuçlanmış olabilir ama bu, birçok Avrupa ülkesinde yabancı vatandaşların istenen düzeyde ev sahibi toplumla uyumda başarı gösterdiği gerçeğinin önüne geçmemeli. Bir ülkede yabancı asıllı siyasiler seçilebiliyorsa, bu bana göre entegrasyonun çift taraflı başarıya ulaştığına işarettir. Ayrıca ikinci ve üçüncü nesil göçmen asıllıların farklı birçok alandaki başarıları da sürecin iyi yönetildiğini gösterir.’’ dedi. Tecrübeli Büyükelçi, başarılı bir entegrasyonun temelinde ev sahibi toplum kadar yeni gelenlerin üzerinde sorumlulukların bulunduğunun altını çizerek, karşılıklı çabaların gerekliliğine dikkat çekti.

‘AVRUPA TOPLUMUN GENELİ AŞIRI SAĞ PRİM VERMİYOR’

Ekonomik kriz dönemlerinde işsizliğin arttığına dikkat çeken Trenteseau, bu zamanlarda insanların hoşnutsuzluğu üzerine siyaset yapmanın ‘sorumsuzluk’ olarak değerlendirdi. Avrupa’da yükselen aşırı sağ partilerin varlığına rağmen toplumun çoğunluğun bu tür siyasetin kendilerine gelecek sunmadığının farkında olarak prim vermediklerini anlattı. Büyükelçi, Belçika’da İslamofobi’ye dair herhangi bir sorunun olmadığını ifade ederken sağduyulu Müslümanlardan İslamiyet’ın El Kaide olmadığını anlatmalarını istedi.

‘TÜRKİYE, DEMOKRATİK ÜLKE OLARAK KALMALI’

Beş yılın ardından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Brüksel’i ziyaret edecek olmasının Türkiye-AB ilişkileri açısından çok önemli olduğu değerlendirmesinde bulunan Büyükelçi Trenteseau, 22. Faslın müzakereye açılması ve vize muafiyeti görüşmelerinin başlatılmaş olmasını üyelik sürecinin sağlıklı bir şekilde sürdürülmesi için bir çıkış noktası olarak görülmesi gerektiğini belirtti. Trenteseau, ‘‘Türk tarafın da talep ettiği 23. ve 24. Fasılların açılabilmesi noktasında Belçika, Türkiye’yi destekliyor. Ancak, bu fasıllar Kopenhag kriterlerine uymayı gerektiyor. Türkiye demokratik bir ülke ve böyle de kalmalı.’’ dedi. Aksi yönde bir endişesinin olup olmadığının sorulması üzerine Belçika Büyükelçisi, hukukun üstünlüğü ve kuvvetler ayrılığına vurgu yaparak ‘‘Mevcut durumu gözlemliyorum ve görüyorum ki bazı problemler yaşanıyor. Yargının bağımsızlığı demokratik ülkelerin vazgeçilmezidir. Lakin, Türk Parlamentosu’na, hükümetine ve toplumuna demokratik yollarla sorunların üstesinden geleceklerine inanıyorum.’’ dedi.

‘BAŞBAKANIN BRÜKSEL ZİYARETİ BİR FIRSAT’

Başbakan Erdoğan’ın Brüksel ziyareti kapsamında AB liderleriye bir araya gelecek olmasının karşılıklı fikir alış alış verişi bağlamında çok önemli olduğunu kaydeden Trenteseau, ‘‘Bu görüşmeler sayesinde yaşanan son gelişmeleri (yargıya müdahale iddiları) daha iyi anlaşılır. Ancak bu şekilde yanlış değerlendirmelerin önüne geçilebilir.’’ dedi. Belçika’nın Ankara Büyükelçisi Trenteseau, Türkiye’nin AB tam üye olması için herhangi bir engel görmediğini ifade ederek ‘‘Türkiye’deki toplumun ortak paydası demokrasi. Öte yandan birçok AB üyesi ülkenin ortağı olduğu uluslar arası birlik ve ittifaklara üye.’’ dedi. AB’nin ‘Hıristiyan kulübü’ olmadığının altını çizen Trenteseau, Birliğin temelinde din ve inanç özgürlüğü yattığını kaydetti.

‘BELÇİKA MODELİNİN KIBRIS’A ‘ÇÖZÜM’ OLDUĞUNU SÖYLEYEMEM’

İki toplumlu federatif yapıya sahip Belçika’nın Kıbrıs sorununda bir zaman ‘çözüm’ olarak dillendirilmesi hususunda ise Büyükelçi, ‘‘Kıbrıs konusunda Belçika’nın ‘çözüm’ olacağını söylemeye cesaret edemem. Bir kere yapı ve ortak geçmiş farklı. Belçika’da Flamanlarla Valonlar arasında kanlı çatışmalar yaşanmadı. Fakat Belçika’dan hareketle AB’ye baktığımızda şunu söylemek isterim: Avrupa’da olduğu gibi toplumlar ne kadar kanlı olursa olsan geçmişi bazen geride bırakıp geleceğe bakabilmeli.’’ sözlerine yer verdi.

‘YÜKSEK TAHSİLLİLERİN TÜRKİYE’YE DÖNMESİ BELÇİKA İÇİN BİR KAYIP’

Belçika’nın Ankara Büyükelçisi Trenteseau, son dönemde çok sayıda yüksek tahsilli Türk vatandaşın Belçika’dan ayrılarak Türkiye’de yaşamayı tercih etmesinin kendi ülkesi için kayıp olduğu kadar bir kazanç da olduğunu vurguladı. Bu insanların Belçika’dan ayrılmış olmalarının kayıp hanesine yazılabileceğini söyleyen Trenteseau, diğer yandan da her iki ülke arasında köprü vazifesini ifa etmelerinden dolayı da bunun bir kazanç olduğunun altını çizdi.


CİHAN

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Dünya Haberleri