Geçtiğimiz Pazartesi günü başlayan ve neredeyse 48 saatte Başkan ve bir kaç yönetim kurulu üyesinin etkin rol oynadığı operasyon sonunda gelinen nokta hiç de tasvip etmediğimiz tezahüratlarla sonuçlandı.
Maçın 75. dakikasından sonra özellikle batı üst ve alt kısımlar ile Güney alt kısımlarda bulunan tribünlerden 'Yönetim istifa', 'İlhan Palut' tezahüratları alınacak bir mağlubiyet sonrasında beklediğim bir sonuçtu açıkçası..
Maç sonunda da protokol tribünün önünde toplanan yaklaşık 500 kişi de aynı tezahüratlara devam ederken, 'Siyasi Başkan istemiyoruz', ve bu yönetimle birlikte basın işlerine baksın diye gelen ve sonrasında da acayip bir şekilde terfi alarak CEO olan Mustafa Göksu için istifa sesleri yükseldi.
Uzun zamandır bu tür söylemleri duymuyorduk Konyaspor'a gönül verenler tarafından.
Geçtiğimiz hafta başında yaşanan olaylar sonrasında ve alınan mağlubiyet sonunda bu tür eylemler gayet normal...
Malum gelişmelerle ilgili olarak Başta Sayın Fatih Özgökçen ve yönetim kurulu ne yaşanmışsa açık açık bunu kamuoyu ile paylaşmalı.
Yoksa her geçen gün, söylenenlere bir iki kelime daha ilave edilerek ithamlar, kartopu misali daha da büyüyecek.
Bu yüzden gerekli olan tüm açıklamalar vakit geçirilmeden kamuoyu ile paylaşılmalıdır. Aksi halde en büyük zararı yönetim değil Konyaspor görür.
*******
Kupa maçını ayağının tozuyla kapatan Sırp teknik adamın Ankaragücü karşısında neler yapacağını açıkça merak ettim.
Partizan'da ki başarısını sık sık dile getiren kupa maçının spikerini de dinleyince ciddi anlamda heyecanlandım..!
Ligin alt sıralarında bulunan ancak iyi futbol oynayan Ankaragücü karşısında neler yapacağını dikkatlice izledim.
Sonuç maalesef hüsran..
Önceden berabere kalıyorduk, şimdi kendi sahamızda mağlubiyet aldık..
Karamsar olmayalım...
Sırp teknik adamın iyi yaptığı yok muydu?
Elbette vardı...
Kupa maçında soğukkanlı bir şekilde penaltı atışını kullanan Mehmet Ali Büyüksayar ile Ahmet Karademir'in aynı esame listesinde yer almasıydı..
Bir de,
İkinci yarıda çok pas hatası yapan ve çok top kaptırarak oyundan tamamen kopan Ahmet Oğuz'un kendi isteği ile de olsa kırmızı kart görmeden oyundan çıkartmasıydı...
Başka iyi veya iyiler var mıydı?
Açıkçası ben göremedim...
Sehic'in 4 hafta aradan sonra görev alması Konyaspor için gelecek haftalardaki en önemli kozu.
Transfer dedikodularında adı geçen Sehic tabii Konyaspor'da kalırsa..
Kupa maçında Erhan'ı gördükten sonra Sehic'in en kötü hali bile Konyaspor için bir kazanç...
*******
Maça gelecek olursak, ilk yarı Konyaspor daha diri daha istekli ve daha arzuluydu. Girdiği bir iki pozisyonda golü bulabilirdi. Hele ki, 19. dakikada Michalak'ın direkten dönen topu gol olsa belki farklı bir sonuç çıkardı.
25 ile 30. dakikalar arasında en az 5-6 kez Sehic'le pas alışverişi yapılması da acaba Sırp teknik adamın bir taktiğimi yoksa oyunu ileriye taşımada bir sorun muydu onu da anlamakta güçlük çektim...!
Ve ikinci yarı...
Ankaragücü bu yarıda topa daha çok sahip oldu ve golü de ikinci yarının hemen başında buldu.
Maçın rakamsal istatistiğinde Konyaspor rakibinden daha iyi bir konumda olmasına rağmen 3 puanı alan Ankaragücü oldu.
Zaman ilerleyip gol beklentisi de azalınca tribünlerden o tezahüratlar yükselmeye başladı ve maç sonunda da devam etti.
Yöneticiler, teknik adamlar futbolcuların hepsi yolcu...
Bunu her zaman söyledik yazdık ve söylemeye yazmaya da devam edeceğiz.
Bizim öznemiz KONYASPOR...
Umarım alınan bu kötü sonuç son olur...