Dünyaca ünlü bir ip cambazı bir gösteri anında düşüp ölür. Durumu inceleyen uzmanlar, ünlü bir ip cambazının böyle küçük bir hataya bağlı olarak ölmesine şaşırırlar. Uzmanlar ip cambazının ölüm sebebini araştırmaya karar verirler.
İnceleme sonucunda elle tutulur ve gözle görülür bir neden bulamayan uzmanlar, ip cambazının ailesiyle de görüşmeye karar verirler. Cambazın eşiyle görüşen uzmanlar ip cambazının hayatında önemli bir değişiklik olmadığını anlarlar. Ünlü ip cambazının sadece hanımına ölmeden birkaç hafta önce:
-“Ben bir gün buradan düşüp ölürüm ama…” dediğine ulaşırlar.
Uzmanlar ip cambazının bu sözü üzerine: “İp cambazının aslında tüm dikkatini eskiden oyununa verirken o düşünceden sonra dikkatini düşmeye odaklamıştır. Yani bilinçaltı, düşme eylemi için beyne sürekli mesaj yollamıştır. Bu gelen mesajı beynin dikkate alması sonucu ip cambazı da düşerek ölmüştür.” sonucuna ulaşırlar.
***
Bir gün Ebu Cehil yolda Peygamber Efendimiz (s.a.v)’i gördü ve: “Haşim oğullarından çirkin bir yüz belirdi.” dedi.
Peygamber Efendimiz (s.a.v) de ona: “ Haddini geçtin; ama doğru söyledin.” buyurdu.
Biraz sonra Hz. Ebu Bekir (r.a) çıkageldi ve Peygamber Efendimiz (s.a.v)’i görünce: “Ey güneş, sen ne doğudansın, ne batıdan, dünyayı latif bir nurla parlattın.” diye buyurdu.
Peygamber Efendimiz ona da: “Ey şu değersiz dünyadan kurtulan aziz varlık, doğru söyledin.” diye buyurdu.
Orada bulunanlar: “Ey insanların en şereflisi, en büyüğü, ikisi de birbirine aykırı düşen söz söyledi. İkisine de; ‘Doğru söyledin’ diye buyurdunuz; bunun sebebi nedir?” dediler.
Peygamber Efendimiz (s.a.v): “Ben, Hakk’ın kudret eli ile cilâlanmış bir aynayım, kim bana bakarsa bende kendini görür.” buyurdular.
Bilinçaltı Nedir?
Bilinç, kişinin uyarıcılara bağlı olarak davranışlarındaki farkındalık hali iken; bilinçaltı ise kişinin farkında olmadığı fakat davranışların temelinde yatan duygu ve düşüncelerdir
Psikologlar bilinci, kişinin kendisinden ve çevresinden haberdar olma hali olarak tarif ederlerken; bilinçaltını ise kişinin zihninde bulunan fakat farkında olmadığı dürtüler, yaşantılar ve tutumlar olarak tarif etmektedir.
Psikologlar, bilinç ve bilinçaltını buzdağına benzeterek açıklamaktadır. Buzdağının görünen kısmı bilinci temsil ederken, görünmeyen kısmı ise bilinçaltını temsil etmektedir.
Buz dağının görünen kısmına benzetilen bilinç; günlük hayatta bilerek ve farkında olarak yapmış olduğumuz her türlü hal ve hareketlerin yönetildiği bölümdür. Buzdağın altında kalan kısmına benzetilen bilinçaltı ise bilinç dışı çalışan ve bedenin istemsiz kaslarını yönetildiği, çoğu zaman kişinin farkında olmadığı ve toplum tarafından tasvip edilmeyen duygu ve düşüncelerin saklandığı bölümdür. Ancak bilinçaltı, toplum tarafından onaylanmayan duygu ve düşüncelerinin bastırılıp saklandığı yer olarak gösterilse de bilinçaltı olumlu duygu ve düşüncelerin de saklandığı yerdir. Bilinçaltının istenilen şekilde programlanabileceği konusunda Joseph Murphy: “Bilinçaltı aptaldır. Ne söylerseniz, ne düşünürseniz onu doğru kabul eder. Şakadan hiç anlamaz. Analiz bilincin görevidir.” der.
Beyinde filtre görevi yapan bilinç; zihne dış dünyadan gelen uyarıcıları süzerek işleme tabii tutarken; bilinçaltı uyarıcıların doğruluğuna ve yanlışlığına bakmadan kaydeder. Yani bilinçaltı kişinin beş duyu organlarıyla algıladığı her şeyi doğruluğuna ve yanlışlığına bakmadan kaydeder. Yeri ve zamanı geldiği zamanda kullanmak üzere bilinci emrine verir.
Bilincin emrinde olan ve bilincin her dediğini yapan bilinçaltı, çocuk gibi muhteşem bir kapasitesi vardır; ama saftır, bilincin her söylediğine inanır. “Bir insana kırk defa deli dersen deli olur.” örneğinde de olduğu gibi çocuklara küçükken söylenen; “Yapamazsın, edemezsin, sen anlamazsın, sen adam olamazsın!” gibi olumsuz ifadeler, çocukların bilinçaltı tarafından doğru olarak kabul edilmekte ve ileriki zamanlarda kişinin başarısızlığına neden olabilmektedir.
(Daha geniş bilgi için Tebeşir Yayınları’ndan çıkan “Bilinçaltı Aptaldır Şakadan Anlamaz” kitabıma bakılabilir…)
Tüm İslam âleminin Kurban Bayramı’nı tebrik eder, birlik ve beraberlik, huzur içinde geçirmek dileğiyle…