Bayram mı Uzak, Arakan ile Suriye mi?

Bir Ramazan ayı daha geldi geçti hayatımızdan. Eskilerin deyişiyle seneye kim öle kim kala?
Oruç tutup, iftar ve sahur yapıp 30 gün hiç kaçırmadan teravih namazı kılmamıza rağmen Ramazan ve Kur’an gündemimize ne kadar yerleşti veya gündemimizi ne kadar değiştirdi acaba?
Ramazan ayı gelmeden önce Allah’(cc)ın emrine ve Peygamber Efendimiz(sav)in sünnetine uymayı hedefleyerek gündüzleri saim, geceleri kaim olmaya niyetlenenler bu niyetlerini ne kadar yerine getirebildiler acaba?
Gündemini Kur’an ve oruç oluşturanlara, orucu sadece midesine değil, tüm bedenine ve ruhuna tutturabilenlere ne mutlu.
Bayram elbette onların hakkı.
Ramazan ayını tıka basa dolu sofralarda bir çeşit diyet(!) günleri, bayramı ise bir tatil fırsatı olarak gören zihniyetin bayram yapmaya hakkı olmadığı gibi Müslümanların bayramlarını da kutlamaya hakları olmasa gerektir.
30 gün süreyle televizyonlarda göstermelik iftar programları düzenlemesine rağmen hemen akabinde İslami anlayışa zıt bir şekilde ve özellikle yatsı ile teravih namazı vaktinde konser, eğlence, film ve tiyatro gösterisi düzenleyerek insanları cami yerine eğlence yerine davet eden zihniyetlerinde bayram yapmaya hakkı olmasa gerektir.
Aynı dine mensup olmasına rağmen farklı farklı coğrafyalarda farklı kültür(!)lerin zulmü altında inleyen milyonlarca Müslüman’ın Mübarek Ramazan ayı ve Bayramında birlik ve beraberlik içinde bayramı idrak edememesi vicdanları sızlatırken çarşaf çarşaf ilanlarla bayram kutlamak hak olmasa gerektir.
Hadi Myanmar Arakan sizin için uzakta bir yer.
Suriye’de mi uzak sizin için?
Bütün bir Ramazan ayı süresince Budistlerce katledilen Arakan’lı Myanmar’lı Müslümanlar uzakta oldukları için bir şey ifade etmiyorsa, hemen elimizi uzattığımız zaman ulaşabileceğimiz Suriye’de Nusayri esedin katil sürülerince hunharca öldürülen Müslümanlar da mı bir şey ifade etmemektedir?
Bayramlar dinimize göre ümmetçe topyekûn idrak edilmesi gereken kardeşlik ve dayanışma günlerdir.
İçinde yaşadığı toplumdan kaçarcasına bulunduğu mahalli, şehri terk ederek kutlanacak şahsi dinlenme veya tatil günleri değil.
Cahiliye dönemindeki günleri hatırlatırcasına çalgı, oyun ve eğlence içinde geçen bir Ramazan sonrasında bize ait olan bayramlarımızı da lütfen cahiliye bayramlarına benzeterek kutlamayalım.
Bayramınız Mübarek Olsun