Batı bizi yakacak

Konya ve ülke gündemini değerlendiren SP İl Başkanı Mehmet Şen, Hükümet dış politikada büyük ikilemlere düşüyor
Konya ve ülke gündemini değerlendiren SP İl Başkanı Mehmet Şen, “Hükümet dış politikada büyük ikilemlere düşüyor. Bir taraftan kınamalar yapılırken, diğer taraftan ticari ilişkiler geliştiriliyor. Batı batı diye batacaksınız haberiniz yok” diye konuştu
Saadet Partisi (SP) Konya İl Başkanı Mehmet Şen parti il binasında düzenlediği basın toplantısında ülke ve Konya gündemini ilgilendiren konularda görüş beyan etti. Hükümetin kendi içerisinde ikileme düştüğünü ifade eden Mehmet Şen, bir taraftan Başbakan Erdoğan’ın ‘Daha da Davos’a girmem’ demesine rağmen diğer taraftan geçtiğimiz günlerde Davos’ta yapılan toplantıya 4 bakanın katılmasını hükümetin tezada düşmesi olarak değerlendirdi. Mehmet Şen ayrıca, Türkiye’nin birçok bölgesinde olduğu gibi Konya’da da açık hava reklamlarını yapan bir şirketin Alman firması gibi görünmesine rağmen Fransız firması olduğunu belirterek, belediyenin bir an önce bu reklam şirketiyle olan bütün anlaşmasını feshetmesi gerektiğini söyledi.
TEPKİNİZİ İCRAATLA KOYUN
Hükümetin dış politikada büyük zafiyetler verdiğini söyleyen SP İl Başkanı Mehmet Şen, “Kamuoyu, Fransız parlamentosunun aldığı karar üzerine fiili olmasa da sözlü tepkiler ortaya koymuşlardı. Saadet Partisi olarak biz demiştik ki sadece söz değil, icraat tepkisi olması gerekir. Yıllardır Türkiye dış politikada yönünü batıya çevirmiştir, gördük ki batı batırıyor. Batı batırmadan yönünüzü doğuya çevirin. Doğu demek İslam birliği demek, batı demek ise Hıristiyan kulübü demek. Yaşanan bu acı olaylar karşısında genel idarecilerimizin ortaya koyduğu tavırlar bizleri üzmektedir” dedi. Geçtiğimiz hafta Egemen Bağış, Fatma Şahin, Ali Babacan ve Mehmet Şimşek’in Davos’a katılıp ekonomik form adı altında masaya oturduğunu ifade eden Mehmet Şen, “Halbuki bundan birkaç yıl önce sayın Başbakanımız Davos’a bir daha gitmeyeceklerini belirtmişti. Burada bir tezat, çelişki yok mu? Yine geçen hafta Dışişleri Bakanlığımız pasaportla ilgili yazılım ve kitapçık temin ihalesi gerçekleştirdi. Her ikisini de Fransız şirketleri aldı. Bir taraftan reddedeceksiniz, protesto edeceksiniz, bir taraftan da 7 milyon liralık ihaleleri vereceksiniz. Bu tezatlar nereye kadar gidecek. Sayın Dışişleri Bakanımızı şahsi olarak severiz ancak, icraatlar bizi ilgilendirdiği için susamayız. Aynı Davutoğlu, Makedonya’da İslam’a ve Müslümanlara yapılan hakaret üzerine verdiği mesajda bile bir acziyet belirtiyordu. Dinlere eşit mesafe anlayışı ve diyalog anlayışından bahsediyordu. Bu senin anlayışın, batının böyle bir anlayışı yok. Batı İslam’ı dize getirmeyi, yok etmeyi düşünüyor. Diyalog sizde var. Batı bizi hiç yerine koyarken hala bakanlarımızın Türkiye’yi temsil noktasında diyalog demesi bizleri üzmektedir” diye konuştu.
İSRAİL’LE TİCARETİMİZ 2,2 MİLYAR TL
İsrail’in geçtiğimiz yıldan bu yana Başbakanlık nezdinde protesto edildiğini ve burada da ilginç bir çelişkinin yaşandığını söyleyen SP İl Başkanı Mehmet Şen, “Maliye Bakanlığı’ndan aldığımız bilgilere göre İsrail’le son 5 yılın ticari olarak en yüksek cirosuna ulaşmışız. 2011 yılının sonunda ticaret hacmimiz 2,2 milyar TL olmuş. İsrail’i telin etmemizin o zaman ne faydası var bu şartlarda” dedi. Diğer taraftan Fransa’nın da sürekli olarak tel’in edildiğini, mecliste alınan kararın büyük tepkilere yol açtığını fakat burada da aynı çelişkinin devam ettiğini bildiren Şen, “Konya’da geçenlerde mahalli gazetelerde tam sayfa ilan vardı. Fransız sermayesinde çalışan çimento fabrikasının ilanlarıydı bu ilanlar. ‘Bizler Fransa parlamentosunda çıkarılan bu kanunlara uymuyor ve protesto ediyoruz’ mahiyetinde bir metin vardı. Bu bizleri bir an sevindirdi ama ne kadar samimi olduğunu düşündük. Bakın özelleştirilin önemli firmalar hep yabancılara veriliyor. Özelleştirmede milli düşünmemenin sonuçları bunlardır. Bunları sadece dinlemek durumunda kalırsınız. Bugün Konya’da yapılan inşaatların birçoğunda bu çimento kullanılıyor. Elde edilen karların tamamı Fransa’ya aktarılmaktadır. Kamuoyu bu şekilde idare edilmeye çalışılıyor” ifadelerini kullandı.
BİLBOARD GELİRLERİ DE FRANSA’YA
5-6 yıl önce ihalesi yapılan ve şehrin bütün kavşaklarını, göbeklerini kaplayan bilboard ve megalightların da araştırıldığında temelinin Fransa’ya dayandığını kaydeden Mehmet Şen, “Alman firması olarak görünüyor isimlere bakıldığında ama biraz daha araştırdığınız zaman firmanın kendi kaynaklarında hisselerin yüzde 90’ının Fransa’ya ait olduğunu görürsünüz. Egemen güçler, bir ülkeye Ahmet ismiyle girmek gerekiyorsa Ahmet, Hans ismiyle girmek gerekiyorsa Hans ismiyle giriyor. Göstermelik bir miktarı Alman ve Türk isimlerine ait ama paranın tamamı yine Fransa’ya gidiyor. İyi niyetlerle esnaflık yapan tüccarımız reklam veriyor ama maalesef bizim idarecilerimiz halkımızın imkanlarını çarçur ediyorlar. Bu noktada özelleştirmenin bu anlayış şekliyle gerçekleştirilmesine tamamen karşıyız. İlla özelleştirme yapılacaksa milli bir özelleştirme yapılmalıdır. Bizim de insanımız, şirketlerimiz, holdinglerimiz var. Niçin illa ki yabancı deniliyor? Konya Büyükşehir Belediye Başkanı’na soruyoruz, şehrin kavşaklarını ihale ettiğin firma 6-7 yıldır bu paraları sürekli bir yerlere veriyor. Biz ne yapman gerektiğini bekliyoruz. İhaledir, kanundur, nizamdır denebilir ama bunları yapan da Türkiye’nin idarecileridir. Eğer yöneticiler nezdinde yapılan kınamalar samimiyse, onları besleyen kaynaklar bir an önce kesilmelidir” diyerek sözlerini tamamladı.
RASİM ATALAY
 

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Politika Haberleri