Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Başbakanlığa giden yolda son düzlükte, dillendirmediği halde Konya’dan beklentisi hayli yüksekmiş…
***
Ama Konya’nın sesinin çıkmadığını gördü, herkesin tam siper gömüldüğünü de… Hayal kırıklığını her zaman olduğu gibi hiç mevzuu bahis etmedi…
***
Aynı Belediye Başkanları seçimlerinde Konya Teşkilatı'ndan bazılarından yediği ters köşe golden sonra sesini çıkartmadığı gibi…Üstünde bile durmadı...
***
Şimdi Konyalı(!) siyasetçiler gelecek kaygısıyla Ahmet Hoca’yı yere göğe sığdıramıyor…
***
Daha dün “Konya bir BAKAN’a teslim edilecek kadar küçük değildir” diyeler bugün Ana muhalefet partisi liderinin eleştirisine Başbakan’dan önce cevap veriyorlar…
***
Yine dün; “Dışişleri Bakanını gözünüzde büyütüyorsunuz” diyenlerin bugün gözü Başbakan Davutoğlu’ndan başka kimseyi görmüyor…
***
Siyaset böyle bir şey…
***
Tiksinerek tükürdüğünüzü sonra döner büyük bir iştahla yalamaya çalışırsınız...
***
Kamuoyuna oynayarak PR (parlatma) çalışması yapanların unuttuğu bir şey var... AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Konya'yı, hem kendi hem de Konyalı danışmanlarıyla çok iyi tanıyor...
***
STK'lardan siyasete ısınanlarında pek bir şansı gözükmüyor bu süreçte...
***
Anlayacağınız önümüzdeki süreçte Konya’da sürprizler peş-peşe gelecek… Siyaseten hiçbir rütbesi olmayanlar, siyaseten anlı-şanlı rütbelilere galebe çalacağa benziyor…
***
Değerli şairimiz Cengiz Numanoğlu’nun “Rütbe var, yazılır mezar taşına. Zaman sellerinde aşınır gider… Rütbe var yazılır cennet arşına, sonsuzdan sonsuza taşınır gider“diyor...
***
Yalan dünyanın yalandan işlerine kafa yoranların, güzergahıda menzilide yalandan olur… Bunlar da diğerlerinin geçip gittiği gibi “gelirler-geçerler” Asıl olan cennet arşına rütbeyi yazdırabilmek…
***
Başlığın cevabını verelim… “Başbakan Konya’dan mı çıktı?”
***
Hayır…
***
Başbakan Konyalı çıktı…Kendi gayret etti, Erdoğan niyet etti, Allah takdir etti…Vesselam…