Vatanına ve yurttaşlarına bulunduğu vazifeli kurumda daha iyi hizmet verebilme oluşumunda olan Başkan, Genel Müdür, Bölge ve Baş Müdürler yanında bunlara bağlı diğer personel hiçte az değil.
Siyasiler olduğu kadar sivil özel sektör yanında bilhassa kamu hizmeti yapanları da kapsar.
Şunu açıklıkla belirteyim ki bizlerin çoğunluğu, maalesef bunları bilemezlik, göremezlik, haberini alamazlık, içinde olabilmeleri de su götürmez.
Ancak bazı hususlar ayırım yapar. Örneğin siyasetçiler. Bilhassa ellili yıllara kadar olan başkanların tayinle gelmelerinden doğan rakip olmaması içinde yapacakları veya yaptıklarını açıklamaya gerek görmemeleri
1950’densonraki sadece Belediye başkanlıkları yaptıklarını, Basın son yıllarda ise görüntü de eklenince Medya olan iletişim kuruluşları vasıtası ile halka duyurmaktalar.
Sadece Medya’mı? Caddelerdeki ilan yerleri yanında bizzat kitap, broşür, dergi yayınlamak ve dağıtmak suretiyle halkını bilgilendirme yarışındalar.
Özel sektör de yeni açılımları ile ticari ve ekonomi işlemini ilerletmede…
Yıllar öncesine göre böylece ilerleme kaydettikleri gözden ırak değildir.
Öyledir ama onlar halka faydalı olma yanında bizzat kendilerinin kazancına kazanç katmak için uğraşı vermeleri de doğaldır.
Ticaret ve Sanayî sektörünün İlerlemesinde John Davison Rockefeller’in meşhur sözü olan “Sermayenizin yarısını reklama yatırınız” demesi boşuna değildir.
***
Birde bunları yani yaptıklarını bildiremeyen, reklamını yasak da olduğu için asla yapamayan idareciler vardır.
Bunlar yaptıkları ilerlemede kendilerine bir fayda getirmediği ve gerektirmediği halde bulunduğu idarenin yanı sıra daha çok vatandaşlarına yarar sağlama atılımını yaparken zevk içinde kalır daha şevkle çalışırlar.
Bu özeniş içinde olanları da medya ve yazarlar olarak bizler, tarafsız ve adam kayırma düşüncesinden uzak olarak vatandaşlarımızın da bilgilerine sunmalıyız ki….
Bu özeniş içinde olanların şevkini, diğer vazifeliler de örnek alabilmesi ile adetlerinin daha da kabarmasına vesile olalım.
Sadece onların başarısını bilmekle mi kalalım? Hemen hemen çok az bilebildiğimiz, bu değerlerimizin…
Başarı içinde olurken, daha da başarılı olma atılımları yapmaları anında bazı zorluklarla hatta onları soğutabilecek hareketlerle karşılaştıklarını da bilmemizde fayda olur düşüncesindeyim.
Çünkü “yahu falanı yerinden almışlar. Tayin olmuş…” duygusu içinde leh veya aleyh dedikodusu ile gün geçirmemizin faydası olamayacağı kanısındayım.
Tabi ki bu vurgularım “Salla başını. Al maaşını” prensip edip sadece verilen program ve ödenekle yetinip “Ben başka ne yapabilirim…” düşüncesi içinde olanlar için geçerli değildir. Başlarına öyle bir şey gelebilenler için. “Zaten hak etmişlerdi” diye de düşünebiliriz.
***
Kimseyi hakkı olmadan, taraf tutarak yükseltmek veya alçaltmak prensibimiz olmamalıdır.
***
Sağlık ve esenlik içinde sevdiklerinizle yaşam dileğimle…