Tv8’de Ankara Temsilcisi Erkan Tan’ın hazırlayıp sunduğu Erkan Tan ile Başkent’ten programına bugün MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Konya Milletvekili Faruk Bal konuk oldu. Bal, seçim sonrası gündemi değerlendirirken CHP’nin de siyasi bir tavırla hukuki bir sonuç peşinde olduğunu iddia etti.
Faruk Bal, CHP’nin şaşırmış bir vaziyette olduğunu belirtti ve ekledi: “CHP’liler, benim iki milletvekilimi serbest bırakmazsanız gitmem diyorlar. Bu anlam çıkıyor. Siyasi bir kararla hukuki sonucu almaya teşebbüs etmek yanlıştır. Hukuki mücadeleyi hukuk zemininde yapacaksınız, siyaseti de TBMM’de ve siyaset zemininde yapacaksınız. İkisini birbirine karıştırdığınız zaman olmuyor. CHP’nin yaptığı da BDP’den farksız. Sadece biri terörü kullanıyor, diğeri siyaseti. Elde etmek istedikleri sonuç milletvekillerini meclise sokmaktır.”
“Kaçsaydı, tutuklanmadan önce kaçardı!”
Tutukluluk halini belirleyen yasada önemli istisnalar olduğunu belirten Bal, asıl olanın tutuklu kişilerin tutuklanmaması olduğunu kaydetti.
Bal: “Engin Alan bugün milletvekili seçilmiştir. Mazbatasını da almıştır. Bugün yemin etmesi gerekmektedir, gelemiyor. Çünkü tutuklu. Tutukluluk halini belirleyen yasada önemli istisnalar vardır. Asıl olan tutuklu kişilerin tutuklanmamasıdır. Gidip savunmasını destekleyecek delilleri arayıp bulup mahkemenin huzuruna getirmesi gereklidir. Bu kişi kaçsa nereye kaçacak? Meclise kaçacak. Ayrıca neden kaçsın ki? Kaçsaydı tutuklanmadan önce kaçardı. Dolayısıyla yargının daha özenli davranması gerekmektedir.” diye konuştu.
“Kişiye özel anayasa değişikliği yapılmaz!”
Bal, meseleyi anayasal düzenleme önerileriyle ilgili de, “Yargı, siyasi hedefler için kullanılmamalıdır. Yargı kendi içinde çözümünü bulur. Bunun için de bütün anayasa değişikliği ve ceza muhakemesi kanunundaki değişikliklerden ayrı olarak kişiye özel kanun çıkarılmasına gerek yoktur diye düşünüyorum. Fakat bağımsız aday için anayasa değişikliğine gerek vardır. Çünkü orada durum farklıdır. Bağımsız adayla ilgili olmak üzere milletvekili yeterliliğini, milletvekili seçilebilme ehliyetini ortadan kaldıran mahkeme kararı vardır. Anayasa hükmünü değiştirmediğiniz sürece amacınıza ulaşamazsınız.” dedi.
“Okur’u tanırım, severim; ama açıklaması müdahale anlamını taşımaktadır!”
Faruk Bal, HSYK Birinci Daire Başkanı Okur’un tutuklu vekillerin tahliyesinden yana olduğunu söylemesi ile ilgili de, “Kendisini tanırım, severim. Eminim ki müdahale anlamında söylememiştir. Ancak işgal ettiği mevki itibariyle müdahale anlamını taşır. Amaç bu olmamış olabilir; ama bu şekilde algılanabilir.” açıklamasında bulundu.
Faruk Bal, CHP’nin şaşırmış bir vaziyette olduğunu belirtti ve ekledi: “CHP’liler, benim iki milletvekilimi serbest bırakmazsanız gitmem diyorlar. Bu anlam çıkıyor. Siyasi bir kararla hukuki sonucu almaya teşebbüs etmek yanlıştır. Hukuki mücadeleyi hukuk zemininde yapacaksınız, siyaseti de TBMM’de ve siyaset zemininde yapacaksınız. İkisini birbirine karıştırdığınız zaman olmuyor. CHP’nin yaptığı da BDP’den farksız. Sadece biri terörü kullanıyor, diğeri siyaseti. Elde etmek istedikleri sonuç milletvekillerini meclise sokmaktır.”
“Kaçsaydı, tutuklanmadan önce kaçardı!”
Tutukluluk halini belirleyen yasada önemli istisnalar olduğunu belirten Bal, asıl olanın tutuklu kişilerin tutuklanmaması olduğunu kaydetti.
Bal: “Engin Alan bugün milletvekili seçilmiştir. Mazbatasını da almıştır. Bugün yemin etmesi gerekmektedir, gelemiyor. Çünkü tutuklu. Tutukluluk halini belirleyen yasada önemli istisnalar vardır. Asıl olan tutuklu kişilerin tutuklanmamasıdır. Gidip savunmasını destekleyecek delilleri arayıp bulup mahkemenin huzuruna getirmesi gereklidir. Bu kişi kaçsa nereye kaçacak? Meclise kaçacak. Ayrıca neden kaçsın ki? Kaçsaydı tutuklanmadan önce kaçardı. Dolayısıyla yargının daha özenli davranması gerekmektedir.” diye konuştu.
“Kişiye özel anayasa değişikliği yapılmaz!”
Bal, meseleyi anayasal düzenleme önerileriyle ilgili de, “Yargı, siyasi hedefler için kullanılmamalıdır. Yargı kendi içinde çözümünü bulur. Bunun için de bütün anayasa değişikliği ve ceza muhakemesi kanunundaki değişikliklerden ayrı olarak kişiye özel kanun çıkarılmasına gerek yoktur diye düşünüyorum. Fakat bağımsız aday için anayasa değişikliğine gerek vardır. Çünkü orada durum farklıdır. Bağımsız adayla ilgili olmak üzere milletvekili yeterliliğini, milletvekili seçilebilme ehliyetini ortadan kaldıran mahkeme kararı vardır. Anayasa hükmünü değiştirmediğiniz sürece amacınıza ulaşamazsınız.” dedi.
“Okur’u tanırım, severim; ama açıklaması müdahale anlamını taşımaktadır!”
Faruk Bal, HSYK Birinci Daire Başkanı Okur’un tutuklu vekillerin tahliyesinden yana olduğunu söylemesi ile ilgili de, “Kendisini tanırım, severim. Eminim ki müdahale anlamında söylememiştir. Ancak işgal ettiği mevki itibariyle müdahale anlamını taşır. Amaç bu olmamış olabilir; ama bu şekilde algılanabilir.” açıklamasında bulundu.