Bakan Çelik'e, 'Adli Ve İdari Yaptırımların Sözünü Verebiliyor Musunuz?' Sorusu

CHP Giresun Milletvekili Selahattin Karaahmetoğlu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'e "Soma ve Ermenek'in ardından milletimizi kahreden kaza ya da katliamların tekrar etmemesi için adli ve idari yaptırımların hayata geçirileceği...

CHP Giresun Milletvekili Selahattin Karaahmetoğlu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'e "Soma ve Ermenek'in ardından milletimizi kahreden kaza ya da katliamların tekrar etmemesi için adli ve idari yaptırımların hayata geçirileceği sözünü verebiliyor musunuz?" diye sordu.

CHP’li Selahattin Karaahmetoğlu, TBMM Başkanlığı’na sunduğu soru önergesinde

"AKP Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde iş güvenliğine ilişkin önergeleri 12 yıldır neden reddediyor? diye sorup, felaketin asıl sorumlularının vatandaşların birlik beraberliği ile yürütülen yardım kampanyaları ile büyük bir maddi külfetten de kurtulduğunu ve bu kadar can kaybına rağmen faaliyetlerine devam edecek ekonomik güce sahip olabildiklerini söyledi. 13 Mayıs'ta Manisa ili Soma ilçesinde bir maden ocağında meydana gelen yangın sonrasında 301 işçinin yaşamını yitirdiğini hatırlatan CHP’li Karaahmetoğlu, "Kaza öncesi maden ocağında iş sağlığı ve iş güvenliği açısında incelemelerde bulunan iki müfettişin, olumlu rapor verdiği ortaya çıkmıştı. Aralarında bu iki müfettişin de bulunduğu diğer kamu görevlileri için savcılık, soruşturma dosyasına bunları dâhil edip, şüpheli olarak ifadelerini almak, kusurları bulunması halinde ise yargılanmalarını sağlamak için izin talebinde bulunmuş ancak Bakanlığınızın adli soruşturma için izin vermediği ortaya çıkmıştı. O dönemde Başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Soma faciası sonrasında yaptığı açıklamada ‘İngiltere'de 1862'de yaşanan göçükte 204 kişi ölmüş. 1860'ta İngiltere'de kömür tozu patlamasında 260 kişi ölmüş.’ ifadelerini kullanmıştır. Buna karşılık İngiltere'de bir maden işçisinin ayda 16 bin lira kazandığını söyleyen İngiliz Ulusal Maden Sendikası Başkanı Nicky Wilson, ‘Sizinki gibi bir faciayı 100 senedir görmüyoruz. Ve sebebi şanslı olmamız değil. İş güvenliğini sağlama alacak yasalar yaptık. Ölüm ve kaza madenciliğin normal bir parçası değildir’ demiştir." bilgisini tekrarladı.

Karaosmanoğlu ayrıca yaşanan acıları bir nebze azaltmak üzere tüm vatandaşların seferber olmakla geride kalan aile fertlerine maddi yardımda bulunduğunu belirterek, Bakan Çelik’e "Ardından ülkemiz 28 Ekim'de Karaman ili Ermenek ilçesinde 18 işçimizin ocağı su basması sonucu meydana gelen göçükte kaldığı haberiyle sarsılmıştır. Ermenek faciası ardından konu ile ilgili olarak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Soma'daki kazanın ardından madenlerle ilgili önemli yasal düzenlemeler yaptıklarını belirtmiş, ‘Yapılan yasal düzenlemeleri hazmedemeyen işverenler var. Bunların üzerine daha kararlılıkla gidilecek’ demiştir. Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Enerji Bakanı Taner Yıldız cinayet mahallinde yaptıkları açıklamalarla adli ve idari soruşturmaların başlatıldığını ve sorumluların cezalandırılacağını söylemiştir. Yine son olarak Ermenek'teki maden kazası sonrasında zatıâlinizin ‘İşveren, daha fazla kar için yatırım yapmıyor. İşte bu tür madenler kapatılmalı’ biçiminde açıklamanız olmuştur." hatırlatmasında bulundu.

'YAŞANAN KAZALARDA 12 YILDA HANGİ İŞVEREN NE CEZA ALDI'

Bakan Faruk Çelik'e ‘devlet ve hükümet yetkililerinin kendi sorumluluklarını bir kenara bırakıp sadece işverenleri suçlaması tedbir almak için değil tepkiyi azaltmak için bir taktik mi?’ diye soran Karaahmetoğlu diğer sorularını ise şöyle sıralandı:

"Soma'da 301 işçinin hayatını kaybettiği madenin sahipleri, kazadan bir süre sonra faaliyetlerine devam edebilmiştir. Soma sonrası hükümetin 'her şey kontrolümüz altında, ailelerin her ihtiyacı karşılanacak' biçiminde sözleri yerine getirilmediği, vatandaşlarımızın birlik ve beraberlik yardımseverlik kültürüyle yürüttüğü yardım kampanyaları ile yaraların sarılmaya çalışıldığı her felaket sonrası olduğu gibi ortada durmaktadır. Son felaket sonrası da benzer açıklamalar yapılmaktadır. Bu süreçte maddi olarak en az bedel ödeyen kişilerin felaketin asıl sebebi, işletme, firma sahipleri olduğu ve büyük maddi sorumluluktan böylelikle kurtuldukları algısına katılıyor musunuz?

Felakete sebep olanlar, buna göz yumanlar ekonomik bedeller ödemekten kurtulabilmekte midir? Aksi halde bu işletme sahipleri bu kadar can kayıpları ardından faaliyetlerine devam edecek ekonomik güce sizce nasıl sahip olabilirler?

Soma'da ve Ermenek'te maden işçilerimizin hayatına neden olan son felaketlerin ardından milletimizi kahreden bu kaza ya da katliamların tekrar etmemesi için adli ve idari yaptırımların hayata geçirileceği sözünü verebiliyor musunuz? Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı olarak suçluların hak ettikleri cezaya çarptırılacaklarına inanıyor musunuz?

AKP iktidarının ülkemizi yönettiği 12 yıl zarfında, işverenin ihmali sonrası gerçekleşen iş kazaları ve maden kazaları ya da diğer acı işçi ölümleri ile ilgili olarak suçluların gereken cezayı aldığını, hesabının sorulduğunu düşünüyor musunuz? Düşünüyorsanız vatandaşlarımızın ve bizlerin de hatırlaması için bir örnekle açıklar mısınız? Bu süre zarfında kaç işveren ceza almıştır? Aldıkları hapis ve para cezası ne kadardır?

Bu 12 yıl zarfında, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde AKP'nin iş güvenliğine ilişkin tüm önergeleri reddetme nedeni nedir? Artık, her iş cinayeti yaşandıktan sonra devletin en yetkili makamlarının olayın sıcaklığı ile 'sorumlular hak ettiği cezayı alacak' biçiminde sözleri inandırıcılığını yitirmekte değil midir? Devlet ve hükümet yetkililerinin kendi sorumluluklarını bir kenara bırakıp sadece işverenleri suçlaması tedbir almak için değil tepkiyi azaltmak için bir taktik midir?" CİHAN

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Politika Haberleri