Avrupa Birliği ve Türkiye -19-

Şevki Çobanoğlu
AVRUPA BİRLİĞİ VE KIBRIS MESELESİ

Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne tam üyelik için resmen başvurusu üzerine Topluluk üyesi Yunanistan, itirazda bulunmuş ve uyum anlaşmasını imzalamakta bazı şartlar ileri sürmüştür. Uzun tartışma ve müzakereler sonucu Türkiye ile Yunanistan arasında görüşmeler yoluna gidilmiş olup, zamanın Türkiye Başbakanı Turgut Özal ile Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu, 30-31 Ocak 1988 tarihinde Davos’ta bir araya gelmişlerdir. Gerek Davos’ta, gerekse 4 Mart 1988 tarihinde NATO Toplantısının yapıldığı Brüksel’deki Türkiye ve Yunanistan Başbakanlarının görüşmelerinde ele alınan konuların ağırlık noktası Türkiye’de yaşayan Rumların malları üzerindeki, blokajı öngören 1964 kararının kaldırılması ile Kıbrıs meselesi olmuştur. Türkiye, Rum malları üzerindeki blokajı kaldırarak, AB uyum anlaşmasını imzalayan Yunanistan’ın isteği doğrultusunda karar almaya zorlanmıştır. Rum mallarının serbest bırakılmasını öngören kararın açıklanması üzerine Davos Toplantısından sonra İngiliz gazeteleri bu konuya geniş yer vermişlerdir. İngiliz Guardian Gazetesi haberinde “Bu karardan etkilenen gayrimenkuller 300 milyon dolar değerinde, nakit para miktarı ise bilinmemektedir” şeklinde değerlendirme yapmıştır.
Kıbrıs meselesinde AB ile bağlantı kurularak, Türkiye’den tavizler istenmektedir. Hatta AB’nin en yüksen karar organı olan “Ortaklık Konseyi”nin Türkiye’nin tam üyelik başvurusunu görüşmek üzere 25 Nisan 1988 tarihinde gerçekleştirmesi öngörülen toplantı öncesinde Yunanistan’ın Kıbrıs meselesinin masaya getirilmesini istemesi, zamanın Türkiye Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz’ın başkanlığındaki heyetin toplantıya katılmamasına neden olmuştur.
Avrupa Birliği üyesi ülkeler, Kıbrıs’ın Yunanistan’a verilmesinden yanadırlar. Bu konudaki düşüncelerini zaman zaman ortaya koymaktadırlar. AB Ortaklık Konseyi’nin, 25 Nisan 1988 tarihli toplantısının yapılamaması üzerine Lüksemburg Dışişleri Bakanı Jacques Poos şu açıklamayı yapmıştır: “Türkiye bu işi neden büyütüyor anlamadım. Artık adadan asker çekilmesi meselesini tartışmaları gerekir. AT zaten Kıbrıs’ın istilâsına karşı çıkmıştır ve KKTC’yi tanımamıştır. Kıbrıs artık Türkiye ile AT ilişkilerinin normalleşmesinde ilk şart olmuştur ve değiştirilemez. ”
Devam Edecek

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.