Av. Özterzi: Bu Bir Cezalandırma Yöntemidir

İzmir'de düzenlenen operasyonda gözaltına alınan polis memurlarından bazılarının avukatı Mehmet Şener Özterzi, deliller ortaya çıkmadan, hepsi memur olan ve kaçma şüphesi olmayan kişilerin sanki mafyanın elemanları gibi evlerinden çoluk...

İzmir'de düzenlenen operasyonda gözaltına alınan polis memurlarından bazılarının avukatı Mehmet Şener Özterzi, deliller ortaya çıkmadan, hepsi memur olan ve kaçma şüphesi olmayan kişilerin sanki mafyanın elemanları gibi evlerinden çoluk çocuğu, eşleri, mağdur edilerek, korkutularak alınmasının, tamamen bir cezalandırma yöntemi olduğunu söyledi.

Av. Özterzi, İzmir Emniyet Müdürlüğü Bozyaka Hizmet Binası'nda müvekkilleri hakkında bilgi aldıktan sonra basın mensuplarına açıklama yaptı. Dört kişinin avukatlığını yapan Özterzi, bazı müvekkillerinin hukuka aykırı şekilde evlerinde arama yapılmak üzere alındığını söyledi. Özterzi, "Türkiye'de yasaları, mahkeme kararlarını, savcıların emirlerini uygulayan polis memurları, emniyet amirleri ve müdürleri, hukuka aykırı bir şekilde çıkartılan bu kararla sabah 05.30'dan beri evlerinde çoluk çocukları ile rahatsız edildiler ve baskınlara uğradılar. Dünyanın hiçbir yerinde olmayan hukuk garabeti yaşamaktayız. Şöyle düşünün ki hukuk herkese lazım. Yasama, yürütme, yargı erklerinin birbirinden ayrılması ve gerçekten asıl suçluların yargılanması lazım. Bugün hukukun evrensel prensiplerinden biri olan tabii hakim, doğal yargıçlık kuralları çiğnenmiştir. Bir soruşturma başladığında, o şehirde o iddia ile ilgili soruşturmaya bakacak savcı ve hakim kim ise soruşturmada yine onlar davaya bakacakken çıkan bir yasa ile sulh ceza hakimleri tayin edildiği için, adli tatil dörtte ikisi yok zaten bir de doğal hakim, tabii yargıç ilkeleri çiğnendi. Hem Anaysa'nın hem de evrensek hukuk kurallarının tüm prensiplerine aykırı olan bu yargılama yöntemiyle o zaman Türkiye'de herkes içeri alınabilir hale geldi. Bugün çok büyük suçlarda, ruhsatsız silah ile yakalanan, savcı önüne daha çıkmadan serbest kalırken ortada olmayan bir şeyden, özel yetkili mahkeme kapatıldığı halde. İstiklal mahkemelerine niye karşıyız, hukukçular olarak prensipte? Çünkü kişinin suçu işlediği esnada orada hakim olanların önüne değil de sonradan tayin edilmiş, kurulmuş mahkemeye sunulduğu ve o mahkemeye sevk edildikleri için, tabii hakim ilkelerine aykırı olduğu için karşıyız. Bugün Yassıada hakim ve mahkemelerine niye karşıyız? Velevki suçluydular Menderes ve arkadşları, o zaman normal suç işledikleri zamanki mahkemeye sevk edilmeleri gerekirken sonradan adada kurulmuş mahkemede yargılanmışlardı. Bugün de sonradan kurulmuş bir mahkemeyle ve onların verdiği bu kararlarla yargılanmak, kararlar ileride doğru çıksa bile hukukun temel prensiplerine, tabii hakim ve doğal yargıç ilkelerine aykırıdır. Deliller ortaya çıkmadan, hepsi memur olan, kaçma şüphesi olmayan kişiler sanki caniler, mafyanın elemanları gibi evlerinden çoluk çocuğu, eşleri, mağdur edilerek, korkutularak bu şekilde alınması tamamen bir cezalandırma yöntemidir. İleride müvekillerimiz kesinlikle beraat edeceklerdir. Zaten bu ülkede suçsuzsanız, mağdur edilebilirsiniz ama şunu unutmayın, yargılamak da bir cezadır. Biz hukukçular olarak, kim mağdur ise güçlünün değil, her zaman mağdurun yanında olduk. Bugün hukukçuların hukuku çiğnediği, diyanetçilerin diyaneti çiğnediği, Müslümanların Müslümanlığı çiğnediği bir ülkede yaşıyoruz, bir dünyada yaşıyoruz. Biz avukatlar olarak her zaman doğru söylemeye ve doğrunun yanında olmaya, haklının yanında olmaya devam edeceğiz." dedi.

'SORGULAR HENÜZ BAŞLAMADI'

Müvekkillerinin isimlerini vermek istemeyen Av. Özterzi, birbirinin içine geçmiş soruşturmalar olduğunu söyledi. Özterzi, şöyle konuştu; "Sorgular henüz başlamadı. Şehirdışında olan birkaç kişi var. Muhtemelen bir kısmı bugün başlayacak. 24 saat aslında gözaltı süresi fakat ek süreler alınacak mı alınmayacak mı, dosyalar hakkında tam malumat sahibi olmadık. Sabahtan beri gelip gidiyoruz fakat su sıcakta, 35 derecede bu yapılan şey hukuk değil. Yargılamanın usulü bellidir. Eğer uygulamayacaksak CMK'yı, TCK'yı çöpe atın. CMK ve TCK'da, bu tür soruşturmalarda yapılacak şey şudur. Tebligatı yaparsın, bensem sanık, polissem alırım tebligatı gelirim, burada veya savcılıkta ifademi veririm. Bu nedir Allah aşkına? İleride beraat etseler bile bir caydırma, bir cezalandırma yöntemidir."

'LİMAN OPERASYONUYLA ALAKALI'

Suçlamaların liman operasyonundaki dinlemelerin de arasında olduğu birkaç olayla ilgili olduğunu belirten Özterzi, sözlerini şöyle tamamladı: "Bugün sadece bu davada değil, Türkiye'de birçok davada bu tür mağduriyetler yıllardır yaşanmakta. Türkiye'de moda oldu. Dünyanın hiçbir yerinde yok, sabah 5'te adam almak. Tebligatı yaparsın, hepsi memur, hepsi amir. Kaçak köçek değiller, bir kısmı halen görevlerinde. Bir kısmı görevde değil fakat şu anda yapılan şey, Türkiye'de evinde rahat oturan vatandaşımıza sesleniyorum, yarın hepimizin başına gelebilir. Bu mağduriyeti görün ve bu mağduriyete karşı çıkın. Liman operasyonundaki dinlemeler, gizli dinlemeler ve birkaç şey daha var. Burada hepsini açıklayamam, savunma vermeyen müvekillerimiz var. Klimasız ortamda, zor şartlarda arkadaşlar. Allah sabır versin." CİHAN

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Türkiye Haberleri