Astronot Alper Gezeravcı: Günlük ortalama 12-15 farklı görev gerçekleştiriyorum

Türkiye'nin ilk astronotu Alper Gezeravcı, zamanını nasıl geçirdiği sorusuna, "Günlük işlerime, görev kontrol merkeziyle planlama toplantısı yaparak başlıyorum" dedi

Türkiye'nin ilk astronotu Alper Gezeravcı, Türkiye Uzay Ajansı'nda (TUA), Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Ahmet Yozgatlıgil ve TUA Başkanı Yusuf Kıraç'ın katılımıyla düzenlenen basın toplantısında, Uluslararası Uzay İstasyonu'ndan (ISS) gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Gezeravcı, "Türkiye'nin ilk astronotu olarak tarihe geçtin. Neler hissediyorsun?" sorusuna şu yanıtı verdi:

"Hislerimin bugüne kadar yaşadığım hiçbir duyguyla kıyaslanması mümkün değil. Olağanüstü bir mutluluk ve gurur bu. Duygular insanın kalbine bile sığmıyor. Ülkemizin ve devletimizin iradesini ortaya koyduğu bu çok değerli ve önemli görevin bir parçası olmaktan, gelecek nesillerimizin hayallerini, gökyüzünün ötesine, uzayın derinliklerine taşıyabilmiş olmaktan inanılmaz derecede mutluyum. Beni buraya taşıyan şanlı bayrağımızın, istasyonda asılı olduğu yerden her geçişimde, iradesi ve kararlılığıyla buraya adım atan devletimizin milletimize yaşattığı mutluluk, gurur ve heyecanı hissediyor ve ürperiyorum. Ülkemin yanımda olduğunu bilmek, desteğini hissetmek çok değerli, bana yaşattığı gurur çok büyük. Uzayı, uzayda kalıcı insan varlığının simgesi olmuş bu istasyonu tarif edebilirim ama yaşadığım gururu tarif etmek çok zor."

"HAYALLERİMİN BİLE ÇOK ÖTESİNDEYDİ"

Gezeravcı, "Astronot olmak için seçim sürecine katıldığın günden bugüne hayatında ne gibi değişiklikler oldu?" sorusuna şu cevabı verdi:

"Yıllardır jet pilotu olmama rağmen, Milli Uzay Programı'mızın açıklandığı ana kadar aklımdan bile geçirmediğim bir alanda ülkeme hizmet etmek, benim için hayallerimin bile çok ötesindeydi. Bu göreve yakışır bir seçim sürecinin ardından, ülkemin ilk insanlı uzay görevini gerçekleştirebilmek için bir astronotun alması gereken tüm eğitimleri aldım. Bu göreve özgü yeni bir yaşam şeklini benimsedim ve o andan itibaren artık tamamen bu yeni göreve kanalize oldum."

Gezeravcı, ISS'ye gitmeden önce ne tür eğitimler aldığı yönündeki soru üzerine, "Görevin fizyolojik gerekliliklerini karşılamaya yönelik alçak basınç çemberi ve santrifüj eğitimleri aldık. Vücudumuz yer çekimi kuvvetine maruz kalırken görevlerimizi yerine getirebilmek için gerekli bedensel yeteneklerimizi geliştirdik. Dragon uzay aracının normal operasyonuna ve her ihtimale karşı acil durum senaryolarına yönelik eğitimleri aldık. Uzay istasyonunun normal operasyonu ve acil durum prosedürlerini öğrendik. Kendi görevimize özgü ve gerçekleştireceğimiz bilimsel deneylerin teorik ve sonrasında uygulamalı eğitimlerini tamamladık. Dünyaya dönüş sürecinde karşılaşabileceğimiz, suya iniş sonrası acil durum senaryoları için hayatta kalma eğitimleri aldık" dedi.

"ACİL DURUM SENARYOLARINI ZİHNİMDE TEKRAR EDİYORDUM"

Gezeravcı, "Fırlatma sürecinde, koltuğa bağlandığın andan itibaren neler hissettin?" sorusuna şu cevabı verdi:

"Uzun ve meşakkatli bir hazırlık sürecinden sonra, nihayet milletimizin heyecanla beklediği o anın geldiğini, tüm ülkemin tek yürek bu fırlatma sürecini ekranları başında takip ettiğini bilmek beni çok duygulandırdı, gülümsedim, içimdeki mutluluk bünyeme sığmadı. Yaşadığım bu inanılmaz süreci ve bulunduğum anın ne kadar olağanüstü olduğunu düşündüm. Kendimi çimdiklerdim ama ne yazık ki astronot kıyafetiyle bu mümkün değildi. Diğer taraftan olası acil durum senaryolarında göstereceğimiz reaksiyonlar ve uygulayacağımız prosedürleri zihnimde tekrar ediyordum. Bunlar da bu görevde ihtiyaç duyulabilecek bilgiler ve bu nedenle de her an hazır olmak çok önemliydi."

Tüm vücuduna dağılması gereken sıvıların, yer çekimi olmadığı için üst kısımlarda birikmesi nedeniyle yüz çehresinin dünyadakinden daha şişkin göründüğüne işaret eden Gezeravcı, kemik yoğunluğu ve kas kütlesinin azalmasını engellemek için özel egzersiz programları uyguladıklarını söyledi.

Gezeravcı, vücut sıvılarındaki basıncın değişimi nedeniyle bazı görme sorunları ve bağışıklık sistemi zayıflıklarının da oluşabildiğine dikkati çekerek, "Çok şükür şu ana kadar ben böyle bir problem yaşamadım. Hem Türk hem de yabancı bilim insanları tarafından, uzayda yaşamanın vücut üzerindeki etkilerini anlamak ve bunlara karşı önlemler geliştirmek için sürekli araştırmalar yürütülüyor. Hatta, ben de bu konuda Türk bilim insanlarının çalışmalarına katkıda bulunmak için burada bazı çalışmalar yürütüyor ve veriler topluyorum" diye konuştu.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri