Asrın Kalıcı Dostlukları ve Bush

Ahmet Güldağ
Asrın dostlukları, sadece çevrenizde karşı karşıya kurduğunuz dostlukların çok üstünde olabilmekte.
Tabii bilgisayarı olup da dünyada ki kimselerle önceleri E-Mail sonra Hotmail son zamanlarda da Facebook ve Twitter yolu ile yüz yüze karşılaşarak tanımadığınız ama resmini bile görebildiğiniz binlerce arkadaşlık ve dostluklar kurulabilmekte.
Bilhassa gençlerimiz bu yönde hayli ileride ama tabii ciddiyet dışı olanlar konumuzun içine girmez
Sadece dostluklar mı? Bilgisayarlar yolu ile İnternet’ten pek çok istifadeler olduğu hepimizin malumu...
Bilgiler, öğrenimler için arayıp bulmalar, haber almalar, gazete ve kitapları okuyabilmeler, e-posta ile yakın veya en uzak yerlerle yazışmalar, ticaret işlemleri vb. birçok şeyler...
Bizlerin savaş manasında anladığı, bilgisayar başından ayrılmada kendilerini alamayan gençlerimizin ise karşılıklı konuşma ve sair işlemlerin yapıldığı “Chat” yapma daha bir başka!..
Bilhassa bu konum iyi niyet ve ciddiyetle kullanıldığında, hangi milletten, dinden olursanız olun, en uzak yerlerden birbirinizle hoşgörü içinde dostluklar kurabilmektesiniz...
***
Bizim kuşak; yalancı dünyamıza erken geldiği için, gençliğinde bunlardan nasibini alamamış durumda olup, yeni kuşaklara gıpta ile bakmakta!..
Ama yine de karınca kaderince yaşamını sürenlerden, geç kalmış olsalar da bir şeyler yapmaya, istifade etmeye çalışanlarımız az değil!..
Tabii; merakı var ve de yapabiliyor, başarabiliyorsa?..
Diğerlerinde olduğu gibi bilgisayarımla yazı yazarken, püf noktası olarak sık sık ortaya atılan, “Piyano öğrenmek için de geç kalmadınız.” Cümlesi bendenizi bile teşvik etmekte!..
***
Esas anlatmak istediğim, yukarda da arz ettiğim gibi genç- yaşlı, uzak- yakın herkesin, isterse “kalıcı dostluk” kurabilmesi!..
“Eski dostlar, eski dostlar...Ne bir Mektup ne bir haber...” şarkısının aksine!.
İnsanların, karşılıklı kurdukları dostlukların zamanla kaybolmaması.
Ancak, şunu da arz etmeden geçemeyeceğim.
Bizzat, yüz yüze karşılıklı konuşma ve dostluğun sıcaklığını da başka yerde bulamazsınız!..
***
En çok beğendiğim nokta ise, araya postacı, aracı hatta santral memuresi bile girmeden, birbirine uzun veya kısa yol gitme zahmeti olmadan anında yazışabilmek, resimli konuşabilmek.
***
Bu vesileyle asıl konum, anlattığım bu işlemler neticesi, her yaşta olan bay ve bayanların birbirleri ile kurdukları iyi ve ciddi dostluk neticesidir.
Okudukları veya kendilerince yazılan yazıları, haber ve sair işlemleri E-Mail denilen Türkçe’si E-Posta ile aynı anda pek çok kişiye göndererek duyurmaları, onlara bilgi ve düşünme sağlamaları, faydalı dakikalar yaşatmalarıdır.
***
Çoğunu sadece isimleri ile tanıdığım okurlarımdan E-Posta yoluyla dostlarım oldu.
***
Pek çok kişinin de bu yolla dostlar edindiği gibi, bendenize gelen E- posta yoluyla dünyanın her yerinde bulunan sadece isimlerini öğrendiğim, imkânımız olmuşsa resmini görebilme ve sesini duyabildiğim dostlar, dostluklar oluşuverdi.
Bu dostlar, Türkiye’den veya dışarıdan, yine oralar da yazılmış, söylenmiş, resmedilmiş konuları da göndermekte, bazıları da isteklerinin yerine getirilmesini istemektedirler...
Ne güzel değil mi?
Müteşekkirim bu dostlara…
***
Ne yazık ki birbirimizin hayatı, yaşamı maneviyatı ile uğraşıp dostlukları kaybettirme çabaları yerine böyle dostlukların kurulması beklentilerimiz olmalı ama…
Bir kaç meczubun, maneviyatla hiç ilgisi olmayan ve asla tasvip edilmeyen işlemleri neticesinde ki olaylardan doğabilen.
Kardeşliği, dostluğu zedeleyebilecek şekilde “bir gün değil her gün eylem” düşüncelerinden ayrılmamızı da temenni etmekteyim.
Dünyanın bize gıpta edip yaşamımızı söndürebilme çabaları karşısında…
Bu günlerde sağ duyu içinde daha çok dostluk kardeşlik oluşumlarına ihtiyacımız bulunmakta.
***.
Bunlardan Sayın H.Turan okurumuz bir fıkra göndermiş. Zamanında Amerikan halkının da yaptıklarını tasvip edip etmedikleri ve sevdiklerini(!) hicveden bir fıkrayı sunuyorum sizlere...
***
Bush’un benzini!..
Amerika’da adamın biri işine normal giderken birden anormal bir trafiğin içine düşer...
Trafik bir milimetre bile kıpırdamamaktadır!..
Bir süre beklerken, yanda ki cama birisinin tıkladığını görür!..
Heyecanla camı açıp, “Ne var acaba?” diye sorar.
“Teröristler Bush’u yakaladılar. Eğer on milyon dolar verilmezse, üstüne benzin döküp yakacaklarmış...”
“Haa şimdi anladım. Bu trafiği...”
“Ya..İşte onun için, tüm arabaları durdurup herkesten biraz yardım alıyoruz.”
“İnsanlar ne kadar veriyor ortalama olarak?”
“Valla yaklaşık birer litre benzin!..”
***
Sağlık ve esenlik içinde sevdiklerinizle yaşam dileğimle…

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.