Kaş yaparken, göz çıkarmanın çirkin bir örneğini paylaşacağım bugün.
AK Partili bir vekil, asgari ücret değerlendirmesinde bulunmuş.
Simit hesabı yaparak, asgari ücretlinin tasarruf edebileceğini söylemiş.
**
Ailesi ile birlikte günde 3 öğün simit yiyen bir asgari ücretlinin hesabını yapmış vekil bey.
Bu şartlarda bile asgari ücretlinin ayda cebinde bin 120 lira para kalıyormuş.
Ev kirası, elektriği, suyu, doğalgazı, telefon faturası, mutfak ve çocuklarının masrafları...
Bunlardan bahsetmemiş.
**
Kraldan çok, kralcılık bu!
Birilerine şirin gözükmek bunun adı!
Ama asgari ücretliler, rencide olmuştur bu açıklamalarla.
**
Vekil bey!
“Asgari ücret, günün şartlarında az. Ama Allah, razı olsun. AK Parti iktidarı döneminde asgari ücret, yükseldi” deseniz bu kabul görürdü.
Sadece bol keseden atmışsınız, sayın vekil!
Milletin aklı ile alay etmişsiniz!
Söylemleriniz ile siyasi hareketinize zarar vermişsiniz!
**
Tasarruf çağrısı yapan vekile bir şey sorayım.
Sayın vekil, herşeyi geçtim. “Sizin hiç parasızlıktan çocuğunuzu hastaneye götürürken bile 100 defa düşündüğünüz oldu mu?”
Sizin o tasarruf eder dediğiniz insanların durumu ne yazıkki böyle.
Gözünden sakındıkları çocuklarını bile hastalandıklarında hastaneye götürmekten ekonomik gerekçelerden dolayı çekinen insanlar bunlar.
Bu sözleri siz nasıl sarfedersiniz?
**
Ama size hak vermiyor da değilim!
Tok insan, aç insanın halinden ne anlasın.
22 bin 200 lira maaş alan bir insandan farklı nasıl bir yorum beklenirdi.
Asgari ücretin 10 katı kadar maaş alıyorsunuz.
Yine insaflı söylemlerde bulunmuşsunuz!
Daha ağırda konuşabilirdiniz.
Buna da şükür!
**
Sayın vekil!
Atalarımız “Bin düşün, bir söyle” diye boşa konuşmamış.
Size acizane bir tavsiyede bulunayım mı sayın vekil!
Siz, “Bir düşünüp, bin söylemeyi” bırakın.
Ama sahi ya
Siz, “Yüz bin düşünüp, bir konuşsanız da” artık bu dakikadan sonra kâr etmez.
Çünkü toplumun gönlünde derin bir yara bıraktınız.
İzi de kolay kolay silinmez.
Yapmayın bunları.
Hoş olmuyorsunuz.
Ricamdır...
Yorum, kıymetli okuyucularımındır.