Arı alerjisi öldürebilir!

Türkiye Ulusal Allerji ve Klinik İmmünoloji Derneği'nden yapılan yazılı açıklamada; basın ve yayın organlarında zaman zaman  alerjik hastalıkların tedavisi  konusunda bilimselliği kanıtlanmamış tedavilerin yer alması, halkı yanıltarak bu tedavilere başvurulmasına ve ölümcül olabilecek  sonuçlar  doğmasına  yol açtığı bildirildi. Açıklamada; “Görevleri  arasında  toplumu alerjik hastalıklar konusunda  eğitmek ve uyarmak da olan Türkiye Ulusal Allerji ve Klinik İmmünoloji Derneği arı alerjisi konusunda aşağıdaki basın açıklamasını  yapmayı   zorunlu  görmüştür” denildi.

ARI REAKSİYONU DEYİP GEÇMEYİN

“Doğada  bulunan  arılar, duyarlı olan bazı insanlarda  çok hafif dereceden  ağır ve  öldürücü  derecelere  kadar  değişebilen  şiddetlerde  alerjik reaksiyonlara sebep  olabilirler” denilen açıklama şu şekilde sürdü: “Bu reaksiyonlar  arının  soktuğu yerde  kaşıntı, kızarıklık  şeklinde olabileceği  gibi  “anafilaksi “ adını verdiğimiz öldürücü olabilen tablolara  da yol açabilir.  “Anafilaksi “ adını verdiğimiz durumda  arı sokmasını izleyen  bir kaç dakika içinde insanda  yaygın deri kızarıklığı, dilde ve dudaklarda  şişme, nefes almada  zorluk,  bulantı, kusma,  bayılma, karın ağrısı gibi belirtilerden bir kaç  tanesi  olabilir. Arı sokması  saptandığında ilk  önce  arının  iğnesinin  mümkünse tam olarak deriden çıkarılması gerekir. Daha  sonra sokulan yere  buz  tatbik  edilmelidir.  Eğer yukarıda sayılan  anafilaksi   belirtileri varsa hastanın acilen bir  sağlık  kurumuna  nakli gerekir. Anafilaksi   belirtileri  yoksa hastaya ağız yoluyla  antihistaminik  verilmeli,  kızarıklık  ve şişlik  küçülürse bu ilaçlara iki-üç gün devam  edilmelidir.  Antihistaminiklere rağmen şişlik artarsa  yine bir hekime başvurulması uygun olur.

Öldürücü  arı alerjisi (anafilaksi)  gelişen hastalarda  aşı tedavisi (venom immünoterapisi) bugün için bilimselliği  kanıtlanmış ve çok etkili olan bir tedavi  yöntemidir. Bir alerji-immünoloji uzmanı  gözetiminde yapılan  ve 3-5 yıl  süren bu tedavi ile hastaların yüzde 90’ından  fazlasında ciddi bir düzelme olmakta ve hastalar  normal  yaşamlarına dönebilmektedirler. Venom  immünoterapisi  dışında öldürücü arı alerjilerinde   bugün için  bilimselliği  kanıtlanmış bir  tedavi yoktur.  Özellikle  “Frekanslı tedavi”,  “lazer tedavisi” veya  “akupunktur  tedavisi “ gibi  tedavilerin hiç bir yararı olmadığı  gibi, bu tür  uygulamalar  gerçek  tedavilerin yapılmasını  engelledikleri veya geciktirdikleri için hastaların hayatını tehlikeye de atabilirler.”