Osmanlı Devleti’nde 4 ila 7 yaş arasındaki çocuklara “elif-ba” ve ahlâk bilgilerinin öğretildiği ilk mektebe başlatılırken yapılan merasimler vardı… Bu merasimin bir kandil günü olmasına bilhassa dikkat edilir, bu mümkün olmazsa, pazartesi veya perşembe günleri yapılırdı…
***
Bu geleneğe ÂMİN ALAYI denirdi…
Semtte, Âmin Alayı bir seyir vesilesidir… O gün sokaklarda bir bayram havası ve görülmedik bir kalabalık olur…
***
Mektebe gidecek çocuk, evinin kapısında göründüğü anda ilahiciler, ilahi okumaya başlarlar ve ilahilerin uygun yerlerinde alayda hazır bulunan Âminciler de “âmin! âmin!” diye nakarat yaparlar…
***
İlahi sona erince mahallenin hocası duaya başlar, çevrede bulunanlar büyük bir huşu içinde, çömelerek duayı sessizce dinlerdi… Hocanın duası sona erince, ilahiler okunmaya başlanır, âmin nidaları göğe yükselir, çocuk bu alay ile birlikte mektebe götürülür bir dua daha yapılarak derslere başlatılır…
***
Milletçe, çoluk, çocuk, kadın, kız, yaşlı, genç 27 gündür meydanlarda nöbet tutuyoruz… Bu nöbetlerde yavrularımızda bizlerle beraber…
Hayatlarındaki en unutulmaz anı ve en yüksek ahlâk dersini bu 27 gün içerinde bu meydanlarda aldılar…
Elhamdülillah…
***
Meydanlardan yükselen ÂMİN nidaları, dualar, Kur’an-ı Kerim tilavetleri, gönüllerin coşkusu, ahlak ve maneviyat kalesi kesilen ülkenin meydanları, Osmanlı’nın Âmin Alaylarını aklımıza getirdi…
***
Kadın, kız, çoluk, çocuk, yaşlı, genç, 27 günlük ACEMİ BİRLİĞİ’ni meydanlarda tamamlayarak bütün dünyanın şaşkınlıkla izlediği devasa bir orduyu oluşturduk…
Millet Ordusu…
Duaların, gök kubbede mahzun feryatlara dönüşen ÂMİN nidalarıyla;
Cenab-ı Hakk’ın yeryüzündeki en güçlü, en karmaşık, en anlatılamaz, mazlum coğrafyaların yüreklerini serinleten ümmetin, ‘Moral Ordusu’ bu meydanlarda sadece 27 günlük acemi birliği eğitimi ile ortaya çıkıverdi…
***
Milletin duası ve ümmetin ÂMİNLERİ ile büyüyen, şairin mısralarında İSLAM’IN SON ORDUSU BU YARABBİ diye belirttiği o muazzam ordu dün itibariyle evci iznine çıktı…
Rabbim, birliğimizi, dirliğimizi ve muhabbetimizi bozmasın inşallah…
Âmin diyin Müslümanlar…
Ya dağıt kimsesiz kalan sürünü
Ya çobansız bırakma, Allah'ım!
Bizi Sen sevgisiz, susuz, havasız
Ve vatansız bırakma, Allah'ım!
Müslümanlıkla yoğrulan yurdu
Müslümansız bırakma, Allah'ım!..
(Arif Nihat Asya)
Âmin desin hep birden yiğitler
Allahu ekber gökten şehitler
Âmin! Amin! Allahu ekber”
(Mehmet Akif Ersoy)