Almanya En Çok ‘devletleri Dava Etme Hakkı’ndan Rahatsız

Almanya'da Federal Meclis dünkü oturumunda ABD ve Kanada ile imzalanması gündemde olan TTIP ve CETA anlaşmalarını ele aldı. Meclis’teki tartışmalarda en çok anlaşmadaki ‘yatırımcıların devletleri dava etme hakkı’ konusundaki rahatsızlık...

Almanya'da Federal Meclis dünkü oturumunda ABD ve Kanada ile imzalanması gündemde olan TTIP ve CETA anlaşmalarını ele aldı. Meclis’teki tartışmalarda en çok anlaşmadaki ‘yatırımcıların devletleri dava etme hakkı’ konusundaki rahatsızlık dile getirildi. TTIP anlaşmasının ise Almanya’yı olumlu yönde etkilemesi bekleniyor.

Avrupa Birliği (AB), Kanada ile Serbest Ticaret Anlaşması (CETA), ABD ile de Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı Anlaşması (TTIP) için müzakereleri sürdürüyor. AB ile Kanada bugün CETA çerçevesindeki görüşmelerin sonuçlarını açıklamak isterken, Almanya da müzakerelerin sonuçlanmadığını ifade ederek, düzeltmeler yapılmasını talep ediyor.

Nitekim Federal Meclis’in dünkü oturumunda Federal Ekonomi ve Enerji Bakanı Sigmar Gabriel (SPD), AB Komisyonu yeni Başkanı Jean-Claude Junker’in “anlaşma her ne pahasına olursa olsun sona ermemiştir” dediğini aktardı.

Gabriel, CETA’daki özellikle uluslararası şirketlere, gelirlerini riske sokan yasalardan dolayı AB devletlerine özel mahkemelerde dava açabilme hakkı sunulması konusunun yeniden müzakere edilmesi gerektiğini vurguladı.

Alman Sendikalar Birliği (DGB) ile birlikte anlaşmalardan beklentileri içeren ‘pozisyon önergesi’ hazırladıklarını hatırlatan Gabriel, bazı düzenlemeler yapıldıktan sonra bu anlaşmaların imzalanması durumunda Almanya’ya çok yararlarının dokunacağını savundu.

Hükümetteki partililer de konuşmalarında bu anlaşma sayesinde bir milyona yakın yeni istihdam yeri ve Almanya’nın ABD’ye olan ihracatında yüzde 94’lük bir büyüme beklendiğini aktardı.

Muhalefetteki Yeşiller Partisi Meclis Grubu Başkanı Anton Hofreiter, Federal Hükümet’ten ‘devletleri dava etme hakkına’ net bir şekilde ‘hayır’ demesini, CETA anlaşmasında bu konuda değişiklik yaptırılmasını talep etti.

Brüksel’de Ticaret Komiseri olan Karel De Gucht ise CETA anlaşmasıyla ilgili müzakerelerin yeniden başlatılmasının mümkün olmadığını açıkladı. De Gucht, “Müzakereleri yeniden başlatırsak, anlaşma ölmüş olacak” şeklinde konuştu.

Komiser, AB ülkelerinin böyle bir riski göze almaması gerektiğini savundu. AB Komisyonu Başkanı Juncker ise CETA ve TTIP anlaşmalarında düzeltmeler yapılmasında yana. CETA müzakerelerinin olumlu sonuçlanmasının TTIP’ye de olumlu etki yapması bekleniyor.

CETA ve TTIP anlaşmaları tamamlandığı zaman AB üyesi 28 ülkenin parlamentoları tarafından da onaylanıp onaylanmaması konusunda netlik sağlanmış değil. Federal Hükümet, bu anlaşmaları Federal Meclis’te oylamaya sunmayı istiyor. Ancak AB Komisyonu ise bu uzun süreci göze almak istemiyor.

Federal Ekonomi Bakanlığı’nın 2013’de yaptırdığı bir çalışma, TTIP’in en önemli refah artırıcı etkisinin yüzde 13,38 ile ABD, yüzde 9,7 ile Büyük Britanya ve yüzde 7,3 ile İsveç’te olacağını, Almanya açısından ise refah artışının yüzde 4,68 olarak kendini göstereceğini ortaya koymuştu. CİHAN

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yerel Haberleri