Almanya Büyükelçiliği Ekonomi Bölüm Başkanı Friedo Sielemann ve Gıda ve Tarım Müsteşarı Bölümü Başkan Yardımcısı Dr. Peter Böhlen, Türkiye ve Almanya arasındaki ekonomik ilişkiler ve yatırımlar hakkında gazetecilere bilgi verdi. Almanya'nın Türkiye ile güçlü bir ticari ve ekonomik ilişkiye sahip olmak istediğini kaydeden Almanya Büyükelçiliği Ekonomi Bölüm Başkanı Sielemann, "Almanya Büyükelçiliği Ekonomi Bölümü iki ülke arasındaki ticaret hacminin artırılması için çalışıyoruz. Elçilikte German trade invest bölümü var. Bölümümüzde Türkiye'deki ekonomik gelişmeler rapor haline getiriliyor. Türkiye'deki ekonomik gelişmeleri yakından takip ediyoruz" dedi.
ALMAN FİRMALAR YATIRIM YAPMAYA İSTEKLİ
Alman firmalarının Türkiye'deki güneş enerjisi potansiyelini keşfettiğini kaydeden Sielamann, şunları söyledi: "Alman özel sektörü Ekim ayı sonunda Bakan bey Türkiye'de enerji formunu katılacak. Heyetinde çok sayıda enerji sektörünün temsilcisi de olacak. Bu da gösteriyor ki; Almanya'nın enerji sektörü özellikle yenilenebilir enerji sektörü konusunda yatırım yapmaya istekli. Türkiye'nin fosil enerjiye yönelik büyük bir bağımlılık sözkonusu. Bu bir anlamda birden fazla meseleyi tek bir hamlede çözmek olacaktır. Yenilenebilir enerjiye yatırım yaparak karbon salımı azalacaktır. Diğer tarafından da enerji bağımlılığını en aza indirecektir. Fosil enerjiye bağımlılık yüzünden Türk ekonomisi oldukça olumsuz etkilendi. Bu anlamda Almanya'nın enerji sektörü Türkiye'de yatırım yapmaya oldukça istekli. Alman firmaları Konya gibi yenilenebilir enerjiye müsait yerlerde güneş enerjisi alanında yatırım yapmak istiyor" dedi.
ALMAN TURİSTLERİN SAYISI ARTACAK
Her yıl 4 milyona yakın Alman'ın tatil için Türkiye'ye geldiğini hatırlatan Friedo Sielemann, "Türkiye'de turizm çok önemli. Turizm Türkiye'nin ekonomisine ciddi katkı sağlıyor. 2016 yılında Alman turistlerin sayısı azalmıştı. Bu yıl 4 milyon Alman vatandaşı Türkiye'ye tatil için geldi. Bu büyük bir rakam. Önümüzdeki yıl bu rakamın daha da artmasını bekliyoruz. Alman vatandaşları geçtiğimiz yıllarda terör olayları nedeniyle Türkiye yerine İtalya ve İspanya'ya yönelmişti. Fakat İtalya ve İspanya beklentileri karşılamadı. Türkiye'deki herşey dahil sistemi alman vatandaşları için çok cazip" diye konuştu.
ET VE SÜT TÜKETİMİNDE TÜRKİYE GERİDE
Gıda ve Tarım Müsteşarı Bölümü Başkan Yardımcısı Dr. Peter Böhlen ise Türkiye ve Almanya hayvansal ve bitkisel ürünlerin tüketimi hakkında istatistiki bilgiler verdi. Türkiye'nin tarımdaki istihdam rakamlarının Almanya'ya göre çok yüksek olduğunu kaydeden Böhlen, şunları söyledi: "Türkiye'de tarımın gayri safi milli hasılaya ve istihdama katkısı yüzde 20, Almanya'da ise yüzde 2 oranında. Türkiye'de tarıma verilen önem 10 kat daha fazla.Türkiye, yılda 5 milyar dolarlık tarımsal ürünü ihracatı yapıyor. Bu ticaret açığını önemli ölçüde kapatıyor. Türkiye sektöründe iddialı bir ülke. Fakat iki ülke arasında önemli farklılıklar var. Türkiye bitkisel ürünler tüketiminde Almanya'dan çok önde. Türkiye'de yıllık sebze ve meyve tüketimi yıllık kişi başına 280 kilo. Almanya'daise 97 kilo. Türkiye'de kişi başı yıllık domates tüketimi 116 kilo Almanya'da 27 kiloda kalıyoruz. Türkiye'de yıllık kişi başı 204 kilo tahıl ürünleri tüketilirken, Almanya'da sadece 98 kilo tüketiliyor. Fakat et ve süt ürünlerinde tam tersi bir durum yaşanıyor. Türkiye'de kişi başına yıllık 38 kilo iken Almanya'da ise 88 kilo et tüketiliyor. Türkiye'de yıllık kişi başına 2.1 litre süt tüketilirken, Almanya'da 24.5 litre süt tüketiliyor."
İBRAHİM BÜYÜKEKEN