Özel Konya Hospital Üroloji Uzmanı Op. Dr. Mehmet Balasar, "Aşırı aktif mesane, son birkaç yılda oldukça popülarite kazanan bir kavram. Aşırı aktif mesane tüm yaş gruplarında izlenebilir ancak yaygınlığı yaşla birlikte artar. Özellikle genç ve orta yaşlı bayan hastalarımızı oldukça etkileyen, ancak bununla sınırlı kalmayıp, tüm yaş gruplarında ve kadın, erkek, çocuk, yaşlı demeden tüm insanlarda görülebilen bir hastalık türüdür. Aşırı aktif mesanenin nedeni bilinememektedir. Mesaneye gelen sinirlerdeki bir problem bu hastalarda mesane daha dolum aşamasındayken, istemsiz olan ve önceden bir belirti vermeden ortaya çıkan kasılmalara neden olmaktadır. Bu durumda kişi daha idrar kesesi dolmadan veya çok az bir miktar idrar birikmişken aniden tuvalate gitme ihtiyacı duymaktadır. Normal bir idrar kesesi 300-400ml idrar biriktikten sonra idrar yapmak için uyarı yollarken, bu hastalarda kapasitenin yarısı bile olmadan idrar yapma istemi oluşmaktadır " dedi.
Aşırı mesane kasılmalarından dolayı hastaların sık sık tuvalete çıkma ihtiyacı hissettiklerini belirten Op. Dr. Mehmet Balasar, "Bu hastalarımız günde 15 – 20 kez tuvalete gidebiliyorlar. Gece uykularından idrar şikâyetleri yüzünden 5 – 6 kez uyanabiliyorlar. Bunun sonucunda da hastaların sosyal aktivitesini, günlük yaşamını, hatta seyahat planlarını dahi olumsuz etkilemekte, hayat kaliteleri önemli ölçüde düşmektedir. Hastalar, sosyal hayatlarında hiçbir şey yapamıyorlar, bir yere yolculuk edemiyorlar, otobüse binemiyorlar, sinemaya, alış verişe, gezmelere gidemiyorlar, kısacası sosyal hayatları neredeyse tamamen durduğu için hastalarımızın hayat kaliteleri oldukça düşüyor. Bu problemi ciddi olarak yaşayan vakalarda, sorun psiko-sosyal bir boyuta kadar vararak, kişinin çevre ve toplumla iletişimini dahi olumsuz etkileyebilmektedir" dedi.
Op. Dr. Mehmet Balasar, aşırı aktif mesane problemlerinden hastaların korkmaması gerektiğini, söz konusu problemlerin ilaç tedavileriyle büyük ölçüde giderildiğini söyledi. Op. Dr. Balasar, şunları söyledi: “Yaygınlığı yüksek olmasına rağmen hastaların çoğu tedavi edilmemektedir. Eldeki veriler aşırı aktif mesane belirtileri bulunanların önemli bir oranının tedavi için başvurmadığını ya da başvursa bile ilaç almadığını göstermektedir. Eğer hastalarımızda şeker hastalığı, parkinson, demans, yaşlılık gibi problemler yoksa mutlaka bir üroloji uzmanına başvurması gerekiyor. Aşırı aktif mesane hastalığı, kolaylıkla tanısı konan ve uygun ilaçların kullanımıyla tedavisi mümkün olan bir hastalık türüdür.”
Aşırı mesane kasılmalarından dolayı hastaların sık sık tuvalete çıkma ihtiyacı hissettiklerini belirten Op. Dr. Mehmet Balasar, "Bu hastalarımız günde 15 – 20 kez tuvalete gidebiliyorlar. Gece uykularından idrar şikâyetleri yüzünden 5 – 6 kez uyanabiliyorlar. Bunun sonucunda da hastaların sosyal aktivitesini, günlük yaşamını, hatta seyahat planlarını dahi olumsuz etkilemekte, hayat kaliteleri önemli ölçüde düşmektedir. Hastalar, sosyal hayatlarında hiçbir şey yapamıyorlar, bir yere yolculuk edemiyorlar, otobüse binemiyorlar, sinemaya, alış verişe, gezmelere gidemiyorlar, kısacası sosyal hayatları neredeyse tamamen durduğu için hastalarımızın hayat kaliteleri oldukça düşüyor. Bu problemi ciddi olarak yaşayan vakalarda, sorun psiko-sosyal bir boyuta kadar vararak, kişinin çevre ve toplumla iletişimini dahi olumsuz etkileyebilmektedir" dedi.
Op. Dr. Mehmet Balasar, aşırı aktif mesane problemlerinden hastaların korkmaması gerektiğini, söz konusu problemlerin ilaç tedavileriyle büyük ölçüde giderildiğini söyledi. Op. Dr. Balasar, şunları söyledi: “Yaygınlığı yüksek olmasına rağmen hastaların çoğu tedavi edilmemektedir. Eldeki veriler aşırı aktif mesane belirtileri bulunanların önemli bir oranının tedavi için başvurmadığını ya da başvursa bile ilaç almadığını göstermektedir. Eğer hastalarımızda şeker hastalığı, parkinson, demans, yaşlılık gibi problemler yoksa mutlaka bir üroloji uzmanına başvurması gerekiyor. Aşırı aktif mesane hastalığı, kolaylıkla tanısı konan ve uygun ilaçların kullanımıyla tedavisi mümkün olan bir hastalık türüdür.”