Türk toplumu için büyük önem arz eden 'aile kurumu' kökünden sallanıyor. Aile Mahkemelerindeki dosya sayısı, boşanma oranlarındaki korkutan gerçeği gün yüzüne çıkarmaya yetiyor. Gençlerin sorumluluk alma ve evlenme yaşının 30'u aştığı bu dönemlerde; evli çiftlerin de en küçük bir sorunda boşanmayı tercih etme girişiminde bulunması değer yargılarının, geleneklerin, tahammülün ne kadar zayıfladığını gösteriyor. Boşanma vakalarına gerekçe olarak daha çok çiftlerin ailelerinin ilişkiye müdahil olması, ekonomik yetersizlik, 6284 sayılı kanunun uygulanması ve daha birçok sebep gösteriliyor. Toplum tüm bu gelişmelerle birlikte büyük bir tehlike altına giriyor. Toplumun temeli olan ailenin göz göre göre her geçen gün daha fazla parçalanması, gelecek adına tehlike sinyalleri çalıyor.
AİLEYİ VE GENÇLİĞİ TAHRİP EDEN DERNEKLER KAPATILMALI
Manevi, İlkeli, Liyakatli, Diyanet ve Vakıf Çalışanları Sendikası (Mil-Diyanet Sen) Genel Başkanı Celaleddin Gül, konu ile ilgili gazetemize özel açıklamalarda bulundu. Gül, sendika olarak 5 yıdan bu yana özellikle aile kurumu üzerinde hassasiyetle durduklarını belirtti.
Aileyi tahrip eden unsurlarla mücadele ettiklerini ifade eden Gül, “İlk olarak İstanbul Sözleşmesi'ne karşı çıkarak işe başladık” dedi. 6284 sayılı kanunun güncellenmesi gerektiğine vurgu yapan Mil-Diyanet Sen Genel Başkanı Celaleddin Gül, “Kendi örf, adet ve değerlerimize göre bu yasa yeniden ele alınmalı. Bu da yetmez. Ülkemizde 22 LGBTİ derneği faaliyet gösteriyor. Bu derneklere dışarıdan ciddi finansal destek sağlanıyor. Buralarda aileyi ve gençliği tahrip etmek için sinsi bir şekilde dernek çatısı altında faaliyet gösteriliyor. Bu derneklerin kapatılmasını ve propagandalarının da yasaklanmasını talep ediyoruz” şeklinde konuştu.
AHLAK DENETİM KURULUNUN OLUŞTURULMASI GEREKİYOR
“RTÜK bünyesinde ahlak denetim kurulunun oluşturulmasını istiyoruz” diyen Gül, daha sonra konuşmasını şöyle sürdürdü: “Dijital yayınlar ve platformlarda maalesef aileyi tahrip eden, dini değerlerimize de ters düşen ahlaksız programlar var. Bunlarla mücadele için 'ahlak denetim kurulunun' oluşturulması elzemdir. Manevi ve ahlaki kalkınma yasasının meclisten çıkarılmasını istiyoruz. Okullarda 'önce ahlak ve maneviyatın' ders olarak okutulmasından yanayız. 100 yıllık laik-seküler eğitim bizim gençliğimizi tamamen ifsad etti. Bu eğitim sisteminin ve anlayışının bize bir getirisi olmadı. Deyim yerindeyse bu iş çığrından çıktı. Ahireti önceleyen eğitim sistemine mutlaka dönmeliyiz. '6284 sayılı kanun, İstanbul Sözleşmesi yaşatır' ifadelerinin kadın düşünüldüğü için söylendiğini düşünmüyoruz. Aile yapımızı daha fazla bozmak için ortaya atılan ifadelerdir bunlar.”