“Konyaspor’daki acı gerçekler” başlıklı yazımda “Konyaspor’un içerisinde bulunduğu şu durumda Ali’den ya da Veli’den başkan olmaz diye düşünenlerden değilim… Eğer aradığınız, bir Mehmet Oktut veya Mehmet Köseoğlu değilse…
Ya da Ömer Atiker…
Şu da bir gerçek ki, Konyaspor’da Başkanın ve yönetimin kim olacağına Konyaspor Genel Kurulu değil, Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek karar verecek…
Çünkü, Bahattin Karapınar tarafından “enkaz”a dönüştürülmüş Konyaspor’a kimse talip olmayı göze almaz, alamaz…
Tahir Başkanın desteği olmadan, kimse bu işe soyunmaz, soyunamaz…
30-40 trilyona yakın borcu olan, futbolcusunun transfer taksitini ödemeyen ve aylardır çalışanların maaşını veremeyen Konyaspor’u kimse sırtlamaz, sırtlayamaz” demiştim…
Yanılmışım…
Hem Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Tahir Akyürek, hem de Konyaspor Başkanı Ahmet Şan, ben ve benim gibi düşünen çoğunluğu mahcup ettiler…
Allah’ı var, Ahmet Şan’ın, Bahattin Karapınar tarafından “enkaz”a dönüştürülmüş, onuru ayaklar altına alınmış, dünya’ya rezil edilmiş, ekonomisi dip yapmış, havada uçana, yerde yürüyene borçlu bu kulübü omuzlayacağını hesap etmemiştim…
Aramızdaki futbola bakış farklılıkları ve tatsızlıklar nedeniyle gönlünü alacak ne tek satır kalem oynattım, ne de tek bir kelam ettim…
Nedense yıldızımız bir türlü barışmadı…
Ama, şimdi biliyor ve görüyorum ki, en azından bu kulübe yararlı olacak, bu kulübün yerlerde sürünen onurunu kurtaracak…
Dün için kabahatliyim!
Anlayışına bırakıyorum Ahmet Şan’ın…
Sakın yanlış anlaşılmasın…
Küçük hesaplar peşinde koşarak, herhangi bir güce “biat” edenlerden değilim…
Bende “biat” kültürü yok…
Sadece “ölüm”ü görüp “verem”e razı olmaktır bu…
Başka bir şey değil…
Yanlış yapılırsa elbette eleştireceğiz…
Doğru işlere imza atılırsa da, tabi ki iltifatlandıracağız…
Mesele, Konya ve Konyaspor’un daha iyi yerlere gelmesi ise hesapsız kitapsız el ele, gönül gönüle, yürek yüreğe vermenin zamanı ise biz de nasibimize düşeni almanın bilinciyle kendimize yön vereceğiz…
Mesele Konyaspor ise…
Şunu herkes iyi bilmelidir ki, kaybeden takımın kazanan oyuncusu, kaybeden kulübün kazanan yöneticisi, kaybeden şehrin kazanan insanı olmaz…
Kazananın kaybedeni olmadığı gibi…
xxx KARŞIYAKA MAÇI
Konyaspor yeni bir yönetim, yeni bir ruh ve bembeyaz bir sayfa açarak çıktı Karşıyaka maçına…
Kartal ve Denizlispor maçlarından sonra beklentiler farklıydı…
Konyaspor, Karşıyaka’yı yenecek, futbolcular yeni yönetime “hoş geldiniz” armağanı sunacaklardı…
Ve öyle de oldu…
Tribünlerdeki hareketlilik şeref tribününe de yansımıştı…
Uzun zamandır tribünlerde göremediğimiz valimiz Sayın Nezih Aydın Doğan’ı gördük mesela…
Spor Genel Müdürü Mehmet Baykan’ı da…
Karatay Belediye Başkanı Mehmet Hançerli’de gelmişti maça…
Dayanışma adına güzel fotoğraflardı…
Bu minvalde başladı maça Konyaspor…
Konyaspor maçın ilk yarısında vasatın üzerine çıkmadı, vasatın altında da kalmadı…
İkinci yarı ise daha hareketli, daha futbol dolu geçti…
Özellikle Gökhan-Serkan değişikliği ile oyunu biraz daha rakip yarı alana yıktı Konyaspor…
Sonucunda da gol geldi…
Şu bir gerçek ki, Konyaspor kalecisi Pawelek’le 1-0 önde başlıyor maçlara…
Dün de öyle oldu…
Kritik pozisyonlarda Çanakkal’e geçilmezi oynadı…
Maçın teknik analizi bir kenara, takımın kazanması moral oldu hem tribünlere hem de yeni yönetime…
Haftaya önemli bir Rize maçı var…
Keşke Erdinç ikinci sarıdan kırmızıyı görmeseydi…
Sahada durması bile güven veriyor…
Ama futbolda bunlar var…
Kısacası şu; Konyaspor, hiçbir takım için çantada keklik olmayacak.
Ya da Ömer Atiker…
Şu da bir gerçek ki, Konyaspor’da Başkanın ve yönetimin kim olacağına Konyaspor Genel Kurulu değil, Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek karar verecek…
Çünkü, Bahattin Karapınar tarafından “enkaz”a dönüştürülmüş Konyaspor’a kimse talip olmayı göze almaz, alamaz…
Tahir Başkanın desteği olmadan, kimse bu işe soyunmaz, soyunamaz…
30-40 trilyona yakın borcu olan, futbolcusunun transfer taksitini ödemeyen ve aylardır çalışanların maaşını veremeyen Konyaspor’u kimse sırtlamaz, sırtlayamaz” demiştim…
Yanılmışım…
Hem Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Tahir Akyürek, hem de Konyaspor Başkanı Ahmet Şan, ben ve benim gibi düşünen çoğunluğu mahcup ettiler…
Allah’ı var, Ahmet Şan’ın, Bahattin Karapınar tarafından “enkaz”a dönüştürülmüş, onuru ayaklar altına alınmış, dünya’ya rezil edilmiş, ekonomisi dip yapmış, havada uçana, yerde yürüyene borçlu bu kulübü omuzlayacağını hesap etmemiştim…
Aramızdaki futbola bakış farklılıkları ve tatsızlıklar nedeniyle gönlünü alacak ne tek satır kalem oynattım, ne de tek bir kelam ettim…
Nedense yıldızımız bir türlü barışmadı…
Ama, şimdi biliyor ve görüyorum ki, en azından bu kulübe yararlı olacak, bu kulübün yerlerde sürünen onurunu kurtaracak…
Dün için kabahatliyim!
Anlayışına bırakıyorum Ahmet Şan’ın…
Sakın yanlış anlaşılmasın…
Küçük hesaplar peşinde koşarak, herhangi bir güce “biat” edenlerden değilim…
Bende “biat” kültürü yok…
Sadece “ölüm”ü görüp “verem”e razı olmaktır bu…
Başka bir şey değil…
Yanlış yapılırsa elbette eleştireceğiz…
Doğru işlere imza atılırsa da, tabi ki iltifatlandıracağız…
Mesele, Konya ve Konyaspor’un daha iyi yerlere gelmesi ise hesapsız kitapsız el ele, gönül gönüle, yürek yüreğe vermenin zamanı ise biz de nasibimize düşeni almanın bilinciyle kendimize yön vereceğiz…
Mesele Konyaspor ise…
Şunu herkes iyi bilmelidir ki, kaybeden takımın kazanan oyuncusu, kaybeden kulübün kazanan yöneticisi, kaybeden şehrin kazanan insanı olmaz…
Kazananın kaybedeni olmadığı gibi…
xxx KARŞIYAKA MAÇI
Konyaspor yeni bir yönetim, yeni bir ruh ve bembeyaz bir sayfa açarak çıktı Karşıyaka maçına…
Kartal ve Denizlispor maçlarından sonra beklentiler farklıydı…
Konyaspor, Karşıyaka’yı yenecek, futbolcular yeni yönetime “hoş geldiniz” armağanı sunacaklardı…
Ve öyle de oldu…
Tribünlerdeki hareketlilik şeref tribününe de yansımıştı…
Uzun zamandır tribünlerde göremediğimiz valimiz Sayın Nezih Aydın Doğan’ı gördük mesela…
Spor Genel Müdürü Mehmet Baykan’ı da…
Karatay Belediye Başkanı Mehmet Hançerli’de gelmişti maça…
Dayanışma adına güzel fotoğraflardı…
Bu minvalde başladı maça Konyaspor…
Konyaspor maçın ilk yarısında vasatın üzerine çıkmadı, vasatın altında da kalmadı…
İkinci yarı ise daha hareketli, daha futbol dolu geçti…
Özellikle Gökhan-Serkan değişikliği ile oyunu biraz daha rakip yarı alana yıktı Konyaspor…
Sonucunda da gol geldi…
Şu bir gerçek ki, Konyaspor kalecisi Pawelek’le 1-0 önde başlıyor maçlara…
Dün de öyle oldu…
Kritik pozisyonlarda Çanakkal’e geçilmezi oynadı…
Maçın teknik analizi bir kenara, takımın kazanması moral oldu hem tribünlere hem de yeni yönetime…
Haftaya önemli bir Rize maçı var…
Keşke Erdinç ikinci sarıdan kırmızıyı görmeseydi…
Sahada durması bile güven veriyor…
Ama futbolda bunlar var…
Kısacası şu; Konyaspor, hiçbir takım için çantada keklik olmayacak.