"Cumhur ittifakı" ile istediğini alamadığını düşünen ve Saadet Partisi'ni de yanına çekerek karşı bir cephe oluşturmayı hedefleyen iktidar partisine yakınlığı ile bilinen Star gazetesinde köşe yazısı yazan Ahmet Kekeç, bugünkü köşesinde Saadet Partisi ve Temel Karamollaoğlu'nu hedef aldı. Karamollaoğlu'nun "cumhur ittifakı"na girmek istememesi üzerine bazı eleştiriler yöneltmeye çalışan Kekeç'in yazısında ciddi hatalar bulunuyor. Kekeç'in yazısında yer alan ifadeler ve işin gerçek tarafı şöyle:
PAZARLIK KONUSU
Kekeç yazısında Saadet Partisi'nin "pazarlığa giriştiğini" iddia ediyor ancak Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, asla pazarlık yapmadıklarını açıklamıştı. Hatta geçen günlerde bir yazar köşesinde AKP tarafından Saadet Partisi'ne iki bakanlık, 20 milletvekilliği ve maddi destek teklif edildiğini ancak bunların reddedildiğini" yazmıştı.
Temel Karamollaoğlu: Değerlerimiz hiç değişmedi
İTTİFAK DIŞINDAKİLER GAYRİ MİLLİ KONUSU
Kekeç'in yazısındaki bir diğer konu da "cumhur ittifakı"na katılmayan partilerin gayri milli olarak itham edilmesi konusu.
Kekeç'in yazısındaki ilgili bölüm şöyle: "Temel Karamollaoğlu, partiler arasındaki ittifakı, özellikle AK Parti-MHP ittifakını “ayrıştırıcı”, “kutuplaştırıcı” bulduklarını söylüyor: “İttifakların kurulmasına gerek yok. Çünkü öyle bir hava estiriyorlar ki, ittifak yapan partiler tek partiymiş gibi hareket edecekler. Kendi dışındakileri de ‘gayri milli’ gibi bir tarifin içine giriyorlar. Sıkıntı çektiğimiz şu dönemde bunlara söyleyeceğimiz, Allah size akıl fikir versin.”
İttifak yapan partiler, kendi dışındakileri “gayrı milli” diye niteliyorsa, gerçekten de bunlara Allah akıl fikir versin.
Bu zaviyeden baktığınızda, Karamollaoğlu’na hak veriyorsunuz ama ötekini “gayrı milli” ilan etme tekelini kim elinde tutuyor, hangi partiler kendi dışındakilere gayrı milli damgası yapıştırıyor?
İşte bunu bilmiyoruz.
Karamollaoğlu, belli ki, “Cumhur ittifakı”nı kuran AK Parti ve MHP’yi kastediyor.
İyi ediyor da, bildiğimiz kadarıyla bu partilerin “Bizim dışımızdakiler milli değildir” gibi bir beyanları bulunmuyor."
Bu ifadeler Ahmet Kekeç'in gündemi yakından takip edemediğini gösteriyor. Çünkü bundan 3 gün önce AKP Genel Başkan Yardımcısı Öznur Çalık, AKP Malatya İl Başkanlığına yeniden seçilen Hakan Kahtalı'ya hayırlı olsun ziyaretinde şunları söylemişti:
"Cumhur İttifakı'nın karşısında duran gayri milli ve gayri yerli olan siyasi partilere de milletimiz sandıkta gereken cezayı verecektir."
"MİLLİ GÖRÜŞ" İLE "MİLLİ İTTİFAK"I BİRBİRİNE KARIŞTIRIYOR
Ahmet Kekeç, yazısının devamında Karamollaoğlu'nu kendi dışındakileri gayri milli olmakla suçladığını yazıyor. Bunu da Karamollaoğlu'nun "Kimse kendini kandırmasın. Eğer bir insan hakiki manada milli görüşçü olduğunu iddia ediyorsa onun yeri Saadet Partisi'dir. Saadet Partisi dışında bir milli görüş olmaz, yoktur..." ifadelerine dayandırıyor. Burada Temel Karamollaoğlu "Milli Görüş" hareketinden bahsederek Saadet Partisi'nin Milli Görüş hareketinin tek siyasi temsilcisi olduğunu söylüyor. Milli Görüş hareketi Türkiye'de herkesin bildiği gibi 1969 yılından bu yana devam eden bir harekettir. Ancak Kekeç, işi anlamazlığa vurup eleştirebileceği bir nokta bulmuş gibi buradan yüklenmeye çalışıyor. Bu da Kekeç'in siyasi bilgisinin zayıflığını veya konuyu çarpıtıp manipüle etmeye çalıştığını gösteriyor.
CHP'NİN TEKLİFİNİ SAADET KABUL ETMİŞ GİBİ BİR ALGI UYANDIRMAYA ÇALIŞIYOR
Kekeç'in köşe yazısındaki her satır düzeltilmeye hatta tekzip edilmeye muhtaç. Yazının devamında CHP'li Dursun Çiçek'in bir açıklamasını alıntılayan Kekeç, "Saadet Partisi Abdullah Gül’ü aday gösterecekse 100 bin imza toplamalarına gerek yok, biz grup desteği sağlarız" teklifini sanki Saadet Partisi kabul etmiş ve bir ittifak kurulmuş gibi bir algı oluşturmaya çalışıyor. Aksine Saadet lideri Karamollaoğlu, Hem iktidar hem muhalefet tarafına bir ittifak yapmayıp kendi adaylarını çıkaracaklarını açıklamış olmasına rağmen...
İŞTE O SİYASETÇİ: ÖZNUR ÇALIK
Kekeç yazısında şunu soruyor:
"Hangi parti ya da siyasetçi, “Benimle beraber değilsen sen farklısın, sen hainsin” demiş? Değerli Karamollaoğlu bize onu açıklasın."
Karamollaoğlu belki zaman bulup bunu açıklayamaz ama bizim işimiz gereği biz açıklayalım. Az önce yukarıda okuduğunu açıklamaların sahibi sayın AKP Genel Başkan Yardımcısı Öznur Çalık'tır. Küçük bir arama sonucu bu ifadeleri bulabilirsiniz.
İŞİN AYIP TARAFI KEKEÇ'İN PAZARLIK İFTİRASIDIR
Kekeç yazısının son bölümünde "ittifak yapmak ayıp değildir ayıp olan pazarlık yapıp pazarlığa hoş bakmıyormuş gibi davranmaktır" ifadelerini kullanıyor. Ancak Saadet Partisi'nin bir pazarlık yapmadığı Karamollaoğlu'nun beyanlarıyla apaçık ortada duruyor. Asıl ayıp olan bunu bir iftiraya dönüştürüp baskı aracı haline getirmektir.
YAZININ SONUNDA TROL DİLİ HAKİM
Ahmet Kekeç'in köşe yazısının sonunda ise tuhaf bir şekilde sosyal medya trollerinin sıklıkla kullandığı ve itibar suikastı amaçlayan ifadeler yer alıyor:
"Bu Temel Bey ne istiyor? Anlayabilmiş değilim...
Bu tavrıyla Aydın Doğan’ın sakallısından ve bazı türbanlılardan alkış alır, Mehmet Bekaroğlu gibi düşük profilli adamların içini soğutur.
Başka da bir şey elde edemez!"
Editör notu: Ahmet Kekeç her ne kadar Temel beyin ne istediğini anlayamadığını söylese de ne istemediğini (cumhur ittifakı) gayet iyi anlamış ve bundan duyduğu rahatsızlığı da açıkça göstermiş. Bu köşe yazısıyla Ahmet Kekeç'in ne yapmak istediğini ise biz gayet iyi anladık...