Dünya üzerindeki tüm zeminlerde bir ahlak zâfiyeti hâkim. Kişilerde, ailelerde dolayısıyla da toplum da derin bir ahlâkî çöküş yaşanmakta. Bu durum son on yıllarda artık kendisinden söz ettirecek dereceye ulaştı. Bizler de bahsettiğimiz hususlarda hep yazdık, yazıyoruz ve yazacağız da..
Toplumun ahlâkî olarak doğru yapılanması, ülkemiz ve ülkeler çapında son yıllarda üzerinde uzun uzun düşünülüp araştırmalar, çalışmalar yapılması gereken önemli bir konudur. Bu hususta ne yapılsa azdır. Bilindiği gibi insanın ihtiyaç duyduğu veya duyabileceği her sahada müthiş yenilikler, hayatı kolaylaştırıcı harika gelişmeler icra edildiği halde neden bozulan insanlık değerleri ve evrensel ahlakın yapılanması adına hiçbir gayret yoktur?
Bugün bireysel olarak, aileler bazında ve hatta tüm insanlık olarak utanılacak işler yapılıyor. Medya unsurları da tüm birimleriyle bu utanılacak tabloları ballandıra ballandıra ‘mal bulmuş mağribi’ misâli büyük bir haber gibi vererek toplumun ahlâkî yönünü ifsat ediyor. Şimdiye kadar hep vurguladığımız gibi bu yönüyle medyanın ahlâkın olumsuz yapılanmasında çok büyük katkısı ve vebâli vardır.
Topluma şimdiye kadar yerleştirilmeye çalışılan bencillik, maddeperestlik, tembellik, saygısızlık, ahlaksızlık, gayri meşru olana ilgi, kısa yoldan köşeyi dönme, haksız kazanç, şöhret olma, şımarıklık, israf derecesini geçkin bir alma tutkusu, dünyaya olan müthiş muhabbet gibi saymayla bitmeyecek yanlış ahlâkî yapılanmalar maalesef insanların içine girdi, ruhlarını bozdu, ahlâkî seviyelerini düşürdü. İşte bu olumsuzlukları ruh dünyalarında barındıran insanlardan meydana gelen toplumlar ve cemiyetlerden de bugün ne yazık ki doğru davranışlar sergilenemiyor. Yıllarca medeniyetin göstergesi diye bizlere lanse edilen Avrupa’nın ahlâkî açıdan ne kadar berbat bir durumda olduğunu artık ayan beyan görüyoruz. Amerika’da bunların dışında değil.
Çok uzak yıllara gitmeye gerek yok (Bosna’da ki Sırp vahşetini dillendirmiyorum) daha geçenlerde bir İsraillinin katlini bahane ederek acımasızca işlenen binlerce Filistinlinin onlarca gazetecinin katlini tüm dünya seyretti. Şu an 28 bin aile Gazze’de evsiz. Bu kabul edilemez bir haksızlıktır. Bırakın yardım etmeyi Türkiye hariç hangi dünya ülkesi bu zulmü kınadı? Irak savaşında Ebu-Gureyb’lere dolduran binlerce masum insana Amerikan askerlerinin zevklerine, keyflerine göre zâlimce hiçbir ahlâkî kâide tanınmadan işkenceler edildi. Biliyorsunuz son yıllarda yayınlanan Amerika-CIA işkence raporlarıyla kendileri de yaptıkları pislikleri itiraf ettiler. Nerede kaldı insanlık? Gerçekten insanlık bugünkü hâliyle bitmiştir.
Ya Suriye’de kendi halkına zulmeden bir zâlim, son yıllarda ne çok mâsum insanı katletti, Mısır’da da benzer manzaralar hâkim. İnsanlık ayaklar altında. Işıd’ın yaptığı kafa-kol kesmelerin insanlıkla-İslam’la ne bağlantısı var? Daha uzaklarda Afrika’da bir dilim ekmeğe, bir bardak suya muhtaçlar, bugün bize insanlığın seviyesinin nerelerde olduğunu gösteriyor. Yine oralarda insanların her türlü zenginliğini sömürüp asıl o zenginliklerin sahiplerinin köle muamele görmesi dünyanın bir numaralarından Fransa’nın yüreğini hiç sızlatmıyor. Hakikaten bugün insanlık ve ahlak yerlerde sürünüyor!
Ülkemizde de en son Kobani olaylarında kurban eti dağıtan gencimi hem öldür sonra arabayla üstünden geç, kafasını taşlarla vura vura ez… Neredesin ey insanlık diyesimiz geliyor. Annelerinin boğazını kesenler, babasını dövenler, evlâdına kem gözle bakanlar… Hep bana, hep bana diyerek göbeğini şişirenler.. Neredesin ey insanlık? Nerede kaldı ahlâkî düsturlar? Evet, bütün bu saydıklarımız eskilerde bulunmayan bugün ki çağın getirdiği menfiliklerdir. Biz de bugün diyoruz ki önce ahlak, önce ahlak, önce ahlak.
Hakikaten son günlerde maddi, ekonomik, kültürel yapılanma adına çok olumlu gelişmeler kaydedildi. İyi, tamam, eyvallah ama biz ayni gayretleri toplumun ahlâki yapılanması için de görmek istiyoruz. Değerlerimiz alt-üst oldu, ahlâkımız yozlaştı. Bunlar toplumu yapılandıran, ayakta tutan en müessir âmillerdir. Allah korusun değerlerimizin gitmesi sosyal hayatı rezil ve korunaksız bir hâle getirir. Biz birey ve toplum olarak bu konuda âcil çalışmalar yapılmasını tedbir alınmasını istiyoruz.
Hayırlı cumalar, moralinizi bozdu isek affola..