Ağaoğlu’ndan Epdk’ya Veryansın: Piyasayı Dinamitleme Kurumuna Dönüştü

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (EPDK) lisans iptal kararlarına Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim kurulu Başkanı Ali Ağaoğlu’ndan tepki geldi.Ağaoğlu, “Bizim EPDK’nın adı Enerji Piyasasını Dinamitleme Kurumu’na döndü. Seferihisar’da...

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (EPDK) lisans iptal kararlarına Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim kurulu Başkanı Ali Ağaoğlu’ndan tepki geldi.

Ağaoğlu, “Bizim EPDK’nın adı Enerji Piyasasını Dinamitleme Kurumu’na döndü. Seferihisar’da rüzgâr santrali projem var. 2009’da şirketi satın aldım. 2010’da izinler için müracaat ettim. 2 senede izin çıktı. Ondan sonra bir de imar için müracaat ettik. 2 senedir de imar planı onaylanmadı. Geçenlerde durumu aynı olan 200 lisansı iptal etme kararı aldı. Bunlardan ilk 30’una geldi, içinde benim Seferihisar projem de var. İptal olunca şirket ortakları için 3 sene yatırım yapmama, ihaleye girmeme kararı söz konusu oldu. 200 lisansın içinde Sabancı’nın dâhil pek çok grubun lisansı var. Geçen zaman devlet kurumlarından dolayı kaybedilen bir zamandır. Ben bütün edimleri yerine getirdim, yatırımları yaptım, milyonlarca lira para harcadım resmi kurumlardan müsaade bekliyorum. Bundan dolayı zaman geçti. Zaman geçince Enerji Piyasasını Dinamitleme Kurumu lisansımı iptal etti. Maalesef şu an büyük yatırım grupları bu tehlike ile karşı karşıya. “ dedi.

Ekonomi muhabirleri ve editörlerini evinde ağırlayan Ağaoğlu, EPDK’nın lisans iptal kararlarından şikâyet etti. Kurumdan davacı olduğunu vurgulayan Ağaoğlu, EPDK yönetimine “Ya kardeşim bu şartlarda memlekette kim yatırım yapacak. Bırak yabancı yatırımcıyı Türkiye’den yatırımcının önünü kesiyorsun, dinamitliyorsun. “ diye seslendi.

BABACAN’A ‘İNŞAATA NE DESTEK VERDİN’ SORUSU

Ali Ağaoğlu, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın ‘İnşaata değil sanayiye yöneleceğiz.” sözüne de sert çıktı. Ağaoğlu, “Ya her dönem inşaatçı rantçı oluyor; şu oluyor, bu oluyor, bilmem ne. Babacan’ı dinledim ‘inşaatı değil sanayiyi destekleyeceğiz’ diyor. Babacan hakikaten benim de takdir ettiğim, iyi bir bakanımız. Ekonomiyi hakikaten iyi yönetti, yönetiyor da. Ama talihsiz bir açıklama yaptı. Ya kardeşim adama sorarlar ‘sen bugüne kadar inşaata ne destek verdin ‘diye. İnşaat kendi kaynağını kendi yaratan bir sektör. AK Parti 10-12 senede başarı elde ettiyse ki başarılı, çünkü Türkiye’yi 3 kat büyüttü. Bunda inşaatın payı büyüktür.” ifadelerini kullandı. Ağaoğlu, şöyle devam etti:

“Senin 100 liralık kaynağın vardır inşaata verip sanayiye vermezsen haklısın. Ama inşaat kaynak, teşvik talep eden bir sektör değil kendi kaynağını kendi yaratan bir sektördür. TOKİ modeli önemlidir. TOKİ’ye Hazine’den bildiğim kadarı ile tek kuruş verilmedi. Tam aksine TOKİ istihdam ve yarattığı kaynak ile AK Parti iktidarının başarısına en büyük katkıyı sunmuştur. Ama kaynak yaratıyor. Dediğim gibi senin 100 liralık bir kaynağın varsa bunu inşaata verip de sanayiyi ihmal ettiysen haklısın. Ama tam aksine inşaat ciddi kaynak yarattı, AK Parti’nin başarılarının altında yatan en önemli etmenlerden biri oldu. Çünkü sektör kaynak yaratıyor, duran bir varlığı değer haline getiriyor.”

Ağaoğlu, Babacan çok katlı binalar yerine 3-4 katlı bina yapılması önerisine ise “Sen ekonomide kimi şeyleri düzelt. Konutun 3-5-10 katlı olacağı na ilgili bakanlığı var, o karar versin. Sen finansmanda yapman gereken bir sürü şeyler var onları hallet. Türkiye’de böyle bir durum varken konut sektörüne sen nasıl, İstanbul’da Allah göstermesin bir deprem olsun 7’yi aşan İstanbul’a ordu giremez. İnsanlar canlı canlı tabutta yaşıyor sen bu sektörün önünü nasıl kesiyorsun?” cevabını verdi.

SANCAKTEPE BELEDİYE BAŞKANI’NA SOYTARI SUÇLAMASI

Bürokrasiden yakınan Ağaoğlu, “Yeniköy’de bir arazim vardı. 2009’da tasvip olan projemin ruhsatı neden verilmiyor? O kadar para yatırdım, oraya. Bir yanlış varsa reddedilsin.” dedi.

Kimi belediyelerin yanlış uygulamalarını tenkit etti. Sancaktepe Belediyesi’nin imar planı ile ilgili şunları kaydetti:

“Sancaktepe’de 2003’te bir proje yaptım. Yaptık, maliklerine verdik, evin içinde oturuyorlar. Güzel bir siteydi. Hala da çok güzel. 10 sene geçti aradan. Sancaktepe Belediyesi şu an bölgede yeni plan yapıyor. İnşaat bitmiş, ruhsatı almışım, iskanını almışım kat irtifakı tapularını kurmuşum, insanlar 10 senedir evlerde oturuyor. Adama ‘Belediye Başkanı’ demeyeceğim, başka şey diyeceğim; ‘soytarı ya’ açık söylüyorum ‘soytarı’. Dava açsın. Ora ile ilgili plan yapıyor. Orada ev 1,75 idi, ben 0,50 emsal kullandım, üçte birini bile kullanmadım. Villalardan ve konutlardan teşekkül eden bir proje yaptım. 10 senedir oturuyor insanlar. Bu binalar 100 sene daha yıkılmaz, şu an oraya yeşil alan koyuyor. Nasıl olsa o binalar 100 sene yıkılmaz. Emsali oradan alıyor, başka yerde rant yaratmak için başka yere transfer ediyor. ‘Soytarı’ sen kimsin. Sen belediye başkanı mısın? “

“ÇALIŞMA GÜVENLİĞİ ADINA ALINACAK HER TEDBİRİ ALIYORUZ”

Mecidiyeköy’de vuku bulan asansör kazasına değinen Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı, şu açıklamalarda bulundu:

“Yakın zamanda elim bir olay yaşadık. Arkadaşım, dostum Aziz Torun Bey’in başına gelen bir olay var. Sektör için acı verici bir olay. Orada 10 arkadaşımızın hayatını kaybetmesi sektör için çok kötü, çok acı oldu. Ölen kardeşlerime Allahtan rahmet diliyorum. Aziz kardeşime başı sağolsun diyorum. İnşaallah sektörde bu tür kötü şeyler yaşanmaz. Görevlerimiz çok. Bu konuya daha çok önem vermeliyiz. Benim Maslak 1453 projemde 3 bin 400 çalışan var, burada iş güvenliği kadrom 119. Tabii iş güvenliğinin bir maliyeti var. Bu da 10 milyon lira. Daha çok harcarım, yeter ki böyle olay olmasın. Bir 10 milyon lira daha harcarım, 20 değil, 40 milyon lira da harcarım. Alınacak her tedbiri alıyoruz, almaya devam edeceğiz. Bu konuda bir insanın hayatı para ile ölçülemez.”

17 ARALIK AÇIKLAMASI: HAYATIMDA KUL HAKKI YEMEDİM

Ağaoğlu, ekonomi muhabirleri ve editörleri ile sohbetinde 17 Aralık iddialara temas etti, kendini şöyle savundu:

“Bakırköy’de bir arazim var. Bu arazinin yeri sanayi arsasıydı. İmarı vardı. Sanayiydi Orada 18. madde uygulaması vardı. Burayı almadan evvel Kadir Topbaş’a danıştım. ‘Burayı alıyorum ama burada 18. madde uygulaması var. Uygulama yapılamıyor’ dedim. 20 senelik bir imar sorunu var. ‘Burayı imara açabilir miyiz’ dedim, Topbaş memnun olacağını ifade etti. Burası metruk, tinercilerin, uyuşturucu kullananların barındığı bir alandı.

Gereken müracaatı yaptım. Ama aradan 2 sene geçti. Yapılamadı, yapılmadı. Ben de Başbakan’a durumu anlattım. Kadir Bey’i şikâyet ettim. Ben o araziyi alırken sordum, problem yoktu. Kanuna göre 3 ay içinde sorun hallolmazsa bakanlığa müracaat etmemiz, yasal hakkımızı talep etmemiz gerekiyordu. Bakanlığa müracaat ettim. Bunun için beni gözaltına aldılar. Ben hayatımda kul hakkı yemedim, yedirmedim. Tek suçum işimi takip etmek. 17 Aralık’ta gözaltına alınanlardan oldum. Amaç ayrıydı. Tüm iktidarlar n ekonomi krizlerinden sonra değişmiştir. AK Parti 12 senedir iktidarda, Türkiye 3 kat büyümüş. Buna darbe vurmak için ekonomi çökertilmeliydi. Biz süreç içinde buna kurban olduk. Esas amaç ekonomiye darbe vurmaktı. Bu sayede ‘iktidar değişikliğinin yolu açılır mı ‘diye akıldan geçirildi. İnşaat lokomotif, ardından finans geliyor. İnşaatta ben öne çıkıyorum. Onun için bizi buna dahil ettiler, kurban ettiler: Finansta da Halkbank. Adına ne derseniz diyin paralel yapı şu ya da bu. Olayın aslı bu. “

CİHAN

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Ekonomi Haberleri