1998 yılında tarihi Piri Mehmet Paşa Medresesi'ni kiralayarak aktar dükkânı açan Dereli Kemal Baharatçısı'nın sahibi Yafes Sinop, aktarın yanında antika merakı sebebiyle yıllarca para harcayarak ülkenin çeşitli yerlerinden toplayarak biriktirdiği yüzlerce çeşit sanat eserini iş yerinin bahçesinde sergiliyor. Sinop’un dükkânının bahçesi ve içerisi bir müzeyi andırıyor. Dükkânda, Osmanlı döneminden kalma 100 yıllık dolma tüfekten, el işi asırlık ahşap kapılara, 140 yıllık asma kilide, 60 yıllık radyolara kadar birçok tarihi eser bulunuyor. Tarihi eserlerin her geçen gün kıymetleniyor, şark odası yapmak isteyenler dükkâna uğruyor. Sinop’un dükkânının bahçesi ve içerisi bir müzeyi andırıyor
ŞARK ODASI YA DA DEKOR İÇİN ALIYORLAR
Tarihi eserleri alan müşterilerin ürünleri aksesuar ya da dekorasyon için kullandıklarını belirten Sinop, şark odası yapmak isteyenlerin dükkânda bulunan tarihi eserleri aldığını söyledi. Bunun yanında dükkânda bulunan el işi tarihi ahşap kapı ve dolapları büyük otellerin bahçelerinde dekorasyon amaçlı kullandığını belirten Sinop, “Bazı eserlerin şeklini değiştirip masa yapıyorlar. Özellikle büyük oteller bahçelerinde dekorasyon amaçlı kullanmak için kapı alıyor. Burası pek bilinen bir yer değil göz önünde değil ama bu işi yapmak isteyen de araştırıp buluyor” şeklinde konuştu.
TESADÜFEN GELYORLAR
Sinop, medreseyi tarihi mekân olduğu için turistlerin dikkatini çeker düşüncesiyle kiraladığını ve aktar dükkânı açtığını aktardı. Önceleri hobi olarak tarihi eşya biriktirdiğini anlatan Sinop, "Daha sonra biriktirdiğim antikalara alıcı çıkınca bu işin ticaretini yapmaya başladım. O kadar çok eşya topladım ki artık dükkânın bahçesinde koyacak yer kalmadı. Birazını çuvallarda muhafaza ediyorum" diye konuştu. Dükkana artık pek fazla kimsenin gelmediğini belirten Sinop, gelen müşterilerin de tesadüfen geldiğini belirtti. Dükkanın sapa bir yerde olması sebebiyle çok ilgi görmediğini aktaran Sinop, “Konya’da su tarz tarihi eser işi yapan dükkanlar var. Çoğu işlek caddeler üzerinde bulunduğu için talep görüyor ve ürünlerini satabiliyor. Özellikle Mevlana Caddesi buraya göre hareketli oraya tarihi eserle ilgilenen insanlar çok geliyor” diye konuştu.
KOLLEKSİYONU BOZMAK İSTEMİYORUM
Dükkandaki sanat eserlerinden bazılarının koleksiyon olduğunu ve parça olarak satmadığını kaydeden Sinop, “Koleksiyon olarak bulunan eserleri tek parça olarak almak istiyorlar fakat ben seriyi bozmak istemediğim için satmıyorum. Seri bozulduktan sonra diğerlerini satmakta zorlanırım” ifadelerini kullandı. Sinop, dükkanında koleksiyonların yanı sıra yıllar önce kullanılmış avizeler, elişi vazolar, çini tabaklar, kapı tokmakları bulunduğunu belirterek, “Yüzlerce eşya bulunuyor. Kınıklar, kantarlar, eski model radyolar, saatler, vazolar, küpler, lambalar ve daha birçok tarihi eşya bulunuyor. Hepsini aklıma getirmekte bile zorlanıyorum. Müşteri geldiğinde kendisi arar, bulur ve fiyatını sorar. Uygun bulursa ücretini ödeyip alır” dedi.
ARTIK ALMAYI BIRAKTIM
Artık almayı bıraktığını belirten Sinop, “2004 yılında aldığım malların çoğu hala dükkânda duruyor. Artık almayı bıraktım. Mallar aslında depoda duruyordu fakat yıkıldıktan sonra mecburen buraya getirdik” diye konuştu. Sinop, antika ve eski eşyalar kadar sokak hayvanlarına da ilgi duyduğunu vurgulayarak, dükkânının bahçesinde onlarca sokak kedisi beslediği söyledi.
ALİ İBİLEME merhabahaber.com