400 yıldır yaşayan gelenek

Bozkırda Ahilik uygulamaları 400 yıldır yaşatılıyor. Her Cuma ilçe merkezinde kurulan pazar, Bozkır Merkez Camii önünde okunan dua eşliğinde açılıyor
Bozkır’da Ahilik’e dayalı uygulamalar yaklaşık 4 asırdır ayakta tutuluyor. Her Cuma ilçe merkezinde kurulan pazar, Bozkır Merkez Camii’nde sabah saat 09.00’da okunan dua eşliğinde açılıyor. Pazarın bereketli geçmesi, alışverişin Ahilik kurallarına uygun yapılması için yapılan duaya Bozkır’ın köy ve beldelerinden pazara gelen köylüler kadar pazar esnafı da büyük ilgi gösteriyor. Pazara gelen köylüler dua merasimine canı gönülden katılıyor, yolda yürüyorlarsa durup merasimi takip ediyor, onlar da dua edenlerle birlikte dua ediyor. Her Cuma büyük bir titizlikle tekrarlanan merasim dolayısıyla pazarın sakin ve bereketli geçmesi temennisinde bulunuluyor. Bozkır esnafı yıllardır geleneklerine uygun bir biçimde esnaflık yapmaktan büyük mutluluk duyduklarını ifade ederek Bozkır’da hırsızlık gibi vakaların son derece az olmasına bu duaların ve ahilik geleneğinin neden olduğunu söyledi.
Asırlardır süre gelen geleneği bugün bile ayakta tutmanın huzurunu yaşadıklarını söyleyen esnaflardan Hacı Ali Kılınçel, “Cuma günleri kurulan pazarımıza Bozkır’ın tüm köy ve beldelerinden sabahın ilk ışıkları ile gelen köylülerimizin tek ulaşım araçları ise atları, katırları ve eşekleri idi. Birde o yılların modern araçlarından olan yeşil Jeepler vardı. Şimdi bu ulaşım geleneği yerini modern araçlara bıraktı. Artık her köye ve beldeye modern ulaşım araçları var. Ama pazardaki dayanışma ve Ahilik geleneğimiz halen devam ediyor. Bizlerde tüm esnaflar olarak müşterilerimizin gönüllerini kırmadan tatlı bir bağ ile alış verişimizi yapıyoruz. Buda bizim ile müşteri arasında güzel bir birlikteliğin oluşmasına neden oluyor” dedi.
Bozkır’ın pazarını anlatan ve dilden dile dolaşan yazılarda Bozkır’ın ‘Hoş geldin pazarı’ ise şu şekilde anlatılıyor, “Köyler, kasabalar çözülerek akıp gelirler Cuma günleri Bozkır Pazarı’na. Dört bir yandan gelen satıcılarda bir telaş vardır ki, sürüp gider bir müddet. Hem satıcı için hem alıcı için Cuma Pazarı’na erken gelmek adettendir. Bereketli olurmuş yapılan alışverişler. Bunun böyle olduğuna inanılır. ‘Hoş geldin pazarı’nda tezgâhlar erkenden Bismillah diyerek açılır ve müşteriler beklenmeye başlanır sabırla. Bazen soğuktan, bazen sıcaktan kavrulur yüzler. Hareketlilik akşam vakitlerine kadar süreklidir. Pazar bitip, satıcılar ve alıcılar evlerine gider. Belediye işçilerimiz başlar, pazardan arta kalan çer çöpleri temizlemeye. Cuma Pazarı, ‘Hoş geldin pazarı’ tam bir hafta süreyle yıllardır gözünün önündeki sevdalısı, hayat arkadaşı, haldaşı ve yâreni Çarşamba Çayı ile hep gelecek haftaları bekler hasbıhâl ederek”
Bozkır pazarına adını veren ‘Hoş geldin pazarı’nı Bozkırlı bir şair ise şu şekilde dile getirmiş,
Bozkır’da Cumaları pazar kurulur. Bulanan gönüller o gün durulur. Karşılıklı hâl hatır sorulur. Hoş geldin. Hoş bulduk, sen de hoş geldin.
Baybağanlı, Tepelceli, Çatlısı, Hocaköylü, Elmaağaçlı, Fartlısı, Eşeklisi, Katırlısı, Atlısı.
Hoş geldin. Hoş bulduk, sen de hoş geldin.
Köyler yumak gibi, o gün çözülür. Herkeste, bir neşe, keyif sezilir. Bazen alışveriş, bazen gezilir. Hoş geldin. Hoş bulduk, sen de hoş geldin.
Gün bazen açıktır, bazen yağışlı, Kimisi fes giymiş, kimi dastarlı, Kimi şalvarlıdır, içi astarlı.
Hoş geldin. Hoş bulduk, sen de hoş geldin.
Şafak vakti yamaçlardan inerler, Kimi merkep, kimi katır binerler. Jeep’dekiler çalımlı, yayalarsa sinerler. Hoş geldin. Hoş bulduk, sen de hoş geldin.
Bostan, kelek, karpuz, üzüm serilir. Pahalı da, ucuza da verilir. Unutulmaz paroladır denilir Hoş geldin. Hoş bulduk, sen de hoş geldin.
Postalcısı postal satar, mes satar. Peynircisi çökelek, küflü keş satar. Şerbetçisi suya biraz kar atar. Hoş geldin. Hoş bulduk, sen de hoş geldin.
Alıcı satıcı, sürter geçerler. Yankesici, hırsız adam seçerler. Çalışanlar, ürünü orada biçerler.
Hoş geldin. Hoş bulduk, sen de hoş geldin.
Alışveriş çok hararetlidir orda, Lokantacı bağırır  ‘Aşımız korda’ Fakir Allah’a yalvarır ‘Bırakma darda’ Hoş geldin. Hoş bulduk, sen de hoş geldin.
Bazısı kömbeyle karın doyurur, Bazısı azık yer, kelek sıyırır. Bazısı çay içer, bıyık kıvırır.
Hoş geldin. Hoş bulduk, sen de hoş geldin.
Yörüğün inciri kıl ipte dizili, Keçiboynuzları çuvalda gizli. O da gelir pazara, alında yazlı.
Hoş geldin. Hoş bulduk, sen de hoş geldin.
Pazara gidenin hepsi memnundur. Armağan çarşı bittiği, bazen somundur. Ver çocuğa çerezi, şeker onundur. Hoş geldin. Hoş bulduk, sen de hoş geldin.
Nazım, yeter ağam, sen de burda kes, Elin yüzün yıka, ayağına mes. Kulağımda çınlar anlamlı bir ses Hoş geldin. Hoş bulduk, sen de hoş geldin.
ALİ SAİT ÖGE

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Merhaba Şehir Haberleri