13 Ocak Cumartesi günü, Meram Belediyesi Tantavi Kültür Sanat Merkezinde, Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi’nin 15. Olağan Genel Kurulunu başarıyla gerçekleştirdik. Bu huzur dolu atmosfer, ikramları ve zarif hediyeleri için öncelikle Meram Belediye’sine teşekkür etmeliyim.
Program sırasında, kuruluşunun 30. Yılına izafeten, “şehrimizin kültür sanat düşünce hayatına yaptıkları katkılardan” dolayı çok değerli isimlerin yanında, fakir de “Şeref Kurulu Üyeliğine” seçildi. Şeref Kurulu Beratı, Türkiye Yazarlar Birliği genel başkanlarından Sayın İbrahim Ulvi Yavuz tarafından verildi.
Genel Kurul esnasında küçük bir konuşma yaptım. O konuşmayı sizlere sunuyorum:
“Kelimelerle doğar, büyür, yaşar, ölürüz. Onları giydirir donatır, sevmediklerimizi öteler, kalıplara sokar, bin bir hayalle, örgüyle kuşatırız.
Bize özgü, özel kelimelerimiz vardır.
Bazıları dostumuz, âşığımız olurlar. Yeni kelimelerin yüzünü açarız.
Kelimelerle vuruluruz. Kimileri kurşun gibi içimize işler.
Bazıları bir hışımla gelir, meşum diye algılanır, keşke hiç rastlamasaydık, bilmeseydik denir; hatta yeryüzünden silesimiz gelir.
Kelimeler, boynumuzu büktüğü gibi, dikleştirir. Yürüyüşümüze, yolumuza bir ahenk, sevgi, seviye, manâ yükler. Sesimizi güçlendirir, hüviyetimizi renklendirir, ufuk açarlar.
Bazen en anlamlı kelimeler ele ele verir, bütünleşir; Bambaşka içerikler, tatlı öğrencilikler, zevkli koşular önümüze getirir.
Bir sevgi çemberiyle hemhal edip, eritir. Kanatlar ilave eder belki, kuvvetlendirir.
Bir girizgâh, dipnot, hüsn-i hâtimeler ekler Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesini oluşturan sözcükler gibi:
*Uğruna baş koyduğumuz sevda: TÜRKİYE.
*Hayatımızın yazısına karışan YAZARLAR (Ki aslında hepimiz bir anlamda yazarız. Eylemlerimizi yazıyoruz ve her iki dünyada da okurlarımız bulunuyor)
*BİRLİK, beraberlik, düzen, dirlik.
*Ve nice doğumlara, ilerleyiş ve yükselişlere sahne olan Aziz eşsiz KONYA…
*ŞUBE değil, taptaze filizler veren güçlü, verimli, merkezî bir dal.
Ve 30. Yıl… Geceleri saymaz ve biraz da kırparsak, kuruluşumuz gibi 30 yaşında bile sayılabiliriz. Bodur tavuk her dem taze(!).
Gençlik aşısı vuran bir atmosfer ve kültür haznesi çeşmesi…
Liyakatimi, hak edip etmediğimi bilemem, ama bu kadar seçkin ismin yanına bendenizi de katmalarından büyük bir onur duydum.
Başta başkanımız Sayın Ahmet Köseoğlu ile bütün başkanlarımıza, hassaten destek ve teşvikleriyle her zaman yanımızda olan TYB Genel Başkanı Sayın Musa Kâzım Arıcan’a; varlıklarıyla zamanı mekânı güzelleştiren şahsiyetlere, kıymetli yönetim kuruluna, gönül dostlarına minnettarım.
Bu zarif, şenlikli, esenlikli lâtif seneler, yuva addettiğim, gönüllere dökülen muhabbet(li) çaylarını unutmadığım sıcak mekân için şükür borçluyum.
Ulu çınarların gölgesinde nefeslenen; zamanı mekânı aşan ölümsüz sözlerin sahiplerinin rehberliğiyle ilerleyen bir kafileydik biz.
Kervan daima yürüyecek.
Şimdi.. yeni cümleler kurma, başlama ve beyaz sayfalar açma zamanı!”